Galip sayılmaz bu yolda mağluplar!
Türkiye halkının, %58’i evet, %42’si hayır dedi... Yani 37,6 milyon seçmenden 31.6’sının oyu ile, 6 milyon, farkla... Böylelikle Türk Milleti kendi “makûs talihini” kendisi tayin etmiş oldu. Türkiye’de, yeni bir devir başlıyor. Acı gerçek şu ki Erdoğan ve 8 yıllık icraatı güvenoyu almıştır ve bundan sonra “hayırsız” yolunda daha büyük bir güvenle, daha emin adımlarla devam edebilir...
Gerçekler
Önce, oylamanın şaibeli olmadığını itiraf etmeli ama gene de, Erdoğan’ın, iktidar olmanın bütün imkânlarından hatta maddi imkânlarından bolca yararlandığını teselli mahiyetinde olsa da, tespit etmek gerekir... Fakat sonuçta AKP’nin, yerel seçimlerde yaşadığı düşüşten sonra böyle bir sonuç elde etmesi başlı başına bir başarıdır.
Bu yenilginin doğru bir analizini, daha doğrusu “otopsisini” yapmak için vakit çok erken. Fakat doğru söylemek gerekir; son tahlilde bu netice muhalefet partileri için bir yenilgidir... Bahçeli ve Kılıçdaroğlu kampanyada yorulmadan, dinlenmeden çalıştılar... Ama nerede eksik kaldılar, hata yaptılar? Özellikle Bahçeli’nin, çok doğru mesajlarına ve uyarılarına rağmen MHP, en güçlü olduğu yerlerde bile kazanamadı! Cemaatin etkisi mi? Bence muhakkak! Erdoğan “ölüleri bile mezarlarından çıkarıp evet” dedirtmeye çağıran Hocaefendiye teşekkür etti. Sonunda yolları muhakkak ayrılır, ama şimdi ortada “kutsal olmayan” bir ittifak var.
Kadere bak!
Siyaset bilimci Monteskiyö, “Her millet, layık olduğu hükümeti kendisi bulur” demişti; ben her şeye rağmen Türk Milleti’nin bu iktidara layık olmadığına, sonuna kadar idraksiz kalamayacağına inanıyorum... Ama herhalde ben göremem; gözüm arkada, gönlüm mahzun kalacak!
Olacaklara bakın
- İleriyi, önümüzü iyi görmek için, geçmişi hatırlamamız lazım; ben, Kurtuluş Savaşı’nı ve Cumhuriyet’in ilk yıllarını, tarihin arka aynasından görünce, şimdi ileride olacakları daha iyi görebiliyorum.
Referandum, genel seçimlerin ve cumhurbaşkanlığı seçiminin provası mahiyetindedir. Erdoğan’ın, bu tartışmasız zaferinin ardından cumhurbaşkanlığı hatta padişahlık arzu ve kararlılığı, daha da artacaktır!
Ve bir hayal kırıklığı, hayır kazansaydı bu Ergenekon Korku İmparatorluğu’nun yıkılmasına da yol açacaktı. Heyhat!
BDP’nin, “Boykotu”, aslında, Evet’lere yaramıştır ve PKK/BDP bu yeni dönemde, ortamda daha da azacaktır!.. Şimdi PKK’nın eylemsizlik kararının sona ereceği 20 Eylül sonrası için bastıracaklardır.
Yeni anayasa
Bundan sonra yeni anayasa açılımı süratle başlayacak ve herhalde önümüzdeki genel seçimlerde AKP’nin temel sloganı bu olacaktır. Bu yeni anayasanın Atatürk’ün kurduğu rejimi değiştireceği, değiştirilemez maddeleri değiştireceği ve “Üniter Ulus Devleti” de ortadan kaldıracağı muhakkak!
Cumhurbaşkanı “Yeni bir dönem başladı” buyurmuşlar... Saye-i âlilerinde, öyle! Kendilerinin, bu oylamada, bitaraf kalmadığı ve “evet” dediği muhakkak. Bitaraf kalsaydı bertaraf ederlerdi maazallah!
Eski bir söz vardır “Galip sayılır bu yolda mağlup” diye... İtiraf etmeliyim, referandumun sonuçları üzerine böyle teselli duymaya imkân yok... Yenik düştük ve doğrusu benim bu konuda yazmak artık içimden gelmiyor... Fakat her şeye rağmen, susmayacağız ve mücadeleye devam edeceğiz! Çünkü milletimizin, cumhuriyetimizin varoluşu söz konusu. İlerideki günlerimizi bunlara bırakmayalım!
Altemur KILIÇ
14 Eylül 2010 / YENİÇAĞ