Geçmiş iktidarların Alevileri parçalama projesi!

Genel & Güncel Konular

Geçmiş iktidarların Alevileri parçalama projesi!

İletigönderen cafersadık » Cmt Mar 24, 2007 13:07

Aleviliği, Hz. Ali'den ve İslamiyet’ten ayırmak isteyen Avrupa merkezli derneklerin baskısına maruz kalan Reha Çamuroğlu'na bir destek de "Ehl-i Beyt Vakfı"ndan geldi. İşte Vakfın Başkanı Altun'un çok çarpıcı açıklamaları!


Bir süredir Türkiye coğrafyasında çok ciddi bir operasyon var. Bu operasyon İslamiyet'i hedef alıyor. Aşırılığı şiar edinmiş Türk gruplar, Türklerin İslamiyet'i zorla kabul ettiğini, özüne dönmesi için Şamanizm’e geri dönmesi gerektiğinden dem vururken, Kürt vatandaşlar üzerinde de, Kürtlerin İslam'dan önceki dini Zerdüştlüğün propagandası yapılıyor.

PKK'lılar en beğendikleri liderin Zerdüşt olduğunu söylerken, Zerdüşt'ün Kürt olduğu iddiası yayılıyor. Ülkemiz insanının en önemli ortak değerlerinden biri olan İslamiyet'ten uzaklaştırarak bölmek isteyen odaklar Aleviler üzerinde de ciddi oyunlar oynuyor. Şamanist Türkçüler, Aleviliğin kökenini Şamanizm’e bağlarken, Zerdüşt Kürtler, "Alevilik, Zerdüştlüğün devamıdır" diyor.

Abant Platformu tarafından İstanbul'da düzenlenen "Tarihi, Kültürel, Folklorik ve Aktüel Boyutlarıyla Alevilik" sempozyumunu protesto eden; "Alisiz Alevilik" ve "Aleviler Müslüman değil" tezlerini savunan marjinal kesimlerin, Avrupa'da "farklı bir din olduğunu ispat eden inanışlara destek için ayrılmış olan 5 milyar Euro’luk fondan pay almak istedikleri" öne sürülüyor.

Avrupa Birliği'nin Alevilikle ilgili yanlış politikaları!


Sempozyumun katılımcılarından Alevi tarihçi-yazar Reha Çamuroğlu konuyla ilgili Yeni Şafak gazetesine şöyle konuştu: "Özellikle Almanya merkezli Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Avrupa'da bir Alevi diasporası oluşturmaya çalışıyor. Türkiye'deki Alevilik politikalarını belirlemeye çalışıyorlar. Bunların gücünün temelinde ise Avrupa Birliği'nin ne yazık ki Alevilikle ilgili yanlış politikaları bulunuyor. 11 Eylül'den sonra dünya çapında yürütülen İslam'ı karalama kampanyası bu arkadaşları da etki alanına rahatlıkla almıştır; çünkü zaten bu arkadaşlar da buna hazırdı."

DSP ve Tansu Çiller’in DYP’si…


Bu iddiaları .....ya değerlendiren Ehl-i Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun, "Çamuroğlu'nun tespitleri ve uyarıları çok doğru" dedi. Bazı Avrupa devletlerinin Alevi derneklerine gizli ve açık yardımlar yaptığını, bunun karşılığında da "Aleviliğin İslamiyet’le bağı olmadığını ispatlayacak bilimsel çalışmalar ve kültürel propagandalar" yapılmasını şart koştuklarını anlatan Altun, şok bir iddia daha ortaya atıyor: "Yalnız Avrupa değil, Türkiye'de bazı iktidarlar da Aleviliğin İslamiyet’ten ayrıştırılması projesine destek verdi. Bu iktidarlar ise DSP ve Tansu Çiller'in başında olduğu DYP iktidarlarıdır".
Alevilerin bu düşünceyi yaymak için Avrupa'dan aldıkları fonlarla gazete ve televizyon kurduklarını anlatan Altun, bu projelerin neden desteklendiğini şu sözlerle anlatıyor:
"Dış güçler ve uzantısı olan iç güçler Türkiye'nin yumuşak karnı olan gelişmeleri seçiyorlar. Yeni bir İslam dışı çoğunluk yaratmayı ve Türkiye'yi yeni bir sorunla karşı karşıya bırakmayı hedefliyorlar. Her aklıselim vatandaş, bu oyunlara karşı uyanık olmak zorunda.".

“Alevilerin yüzde 90’ı kendini Müslüman addediyor”

Peki Alevi vatandaşlar, İslamsız ve Ali'siz Alevilik fikrine nasıl bakıyor? Bu konudaki tespitlerini paylaşan Fermani Altun, "Biz uyanık olduğumuz sürece bu düşünceler asla itibar görmez. Alevilerin bugün yüzde 90'a yakını kendini Müslüman olarak addediyor. Kuran'a ve Ehli Beyte inanıyor. Gönüllerinde Allah- Hz. Muhammed- Ali üçlüsünü muhafaza ediyor. '12 İmam'ın vecizesini okuyor, muhabbetini taşıyor. Bu propagandalar bizim gönüllerimizde hayat bulmaz. İçimizde bilgisizler olsa da iman bağımız kuvvetlidir." diyor.

Aleviliği İslam'dan koparıp kültür boyutuna indirgemenin çok sapkınca bir görüş olduğunu ortaya koyan Altun, "Bu görüşü ortaya atanlar Hacı Bektaş Veli'den üstünü reddediyor. 12 İmam'ı yok sayıyor. Aleviliği gelenek boyutuna indirgemeye çalışıyorlar. Bu görüş bazı ideolojiye sahip olanların da işine geliyor. Özellikle ateist düşüncenin öne çıktığı ideolojileri savunanlar, Alevi kitlelere kendi ideolojilerini kabul ettirebilmek için Aleviliğin İslam'dan koparılması projesini destekliyor. Bir takım bölücü güçler ise Aleviliği Şamanizm’e ve Zerdüştlüğe dayandırmaya çalışıyorlar. Zerdüştlük de Şamanizm de bir din olarak kabul etmek mümkün değildir. Bunlar, İslamiyet’ten önceki toplumların örf ve adetlerini anlatan kavramlardır. Aleviler de bu örf ve adetleri İslamiyet ile harmanlamışlar, kültür ve sanatlarını beslemişlerdir. İslamiyet’le, eski geleneklere kutsiyet kazandırmışlardır. Alevilerin "nefes"leri bu sentezin bir tezahürüdür" şeklinde konuşuyor.

“Diyanet’in tavrı sevindirici”

Abant Toplantısı’nda Diyanet'in yaptığı "Biz Alevileri ihmal ettik" itirafının Alevi vatandaşları çok sevindirdiğini anlatan Fermani Altun, "Diyanet'in ve orada çalışan memurların hiçbir zaman bu ihmalde tek başına suçu yoktur. Diyanet’in çizgisini de iktidarlar belirlemiştir. Diyanet, bu nedenle ülkedeki tüm inançları kapsayamadı, tüm inanç kesimlerine hizmet edemedi. Bizim Diyanet'ten beklediğimiz tüm inançların temsilcilerinin bulunduğu ortak ve özerk bir kurul. Avrupa'da da sistem böyle işliyor. Bu inanç şurası ülke üzerindeki bölücü güçlere karşı koyarak, Alevilerin ve Sünnilerin, ortak bir temele dayandığını anlatarak, oyunları bozar. Çünkü Sünnilikle Aleviliğin, yüzde doksan oranında benzerliği, yüzde on oranında farklılığı var. Bektaşilerin çoğu ehlisünnettir. Alevi ve Bektaşiliği tanıyan Sünniler, bu yüzden 'hepimiz Aleviyiz' diyor. Mezhep taassubu çok çirkin bir davranıştır. Alevilik mezhep taassubunu kabul eden bir davranış değildir." yorumunu yapıyor.

"Alevi olunmaz doğulur" düşüncesinin asla kabul edilmeyeceğinin altını çizen Fermani Altun, "Alevilik, Bektaşilik kanda değil, yürekte, muhabbette ve insana saygıdadır. 1400 yıldır bu düşünceler yüzünden Arap dünyasında vahşet bitmiyor. Zalimle cahilin dini olmaz. Bana ne zalimse, cahilse; Aleviyse... Ben Sünnileri sevdiğim ve Sünniler beni sevdiği için ihanetle suçlandım. Fakat beni suçlayanlar, bu projelerden haberdar olduktan sonra özür diliyorlar" diyerek konuşmasına son veriyor.

kaynak
Kullanıcı küçük betizi
cafersadık
Üye
Üye
 
İletiler: 198
Kayıt: Sal Mar 20, 2007 20:22

İletigönderen Hasta » Cmt Mar 24, 2007 14:00

Bu çok önemli paylaşım için teşekkürler,cafersadık, tartışmalarla ilgili biraz malumatım var.Aleviliğin,İslamiyetin dışında olduğu,yakın çevremde,Alevi kökenli ama ateist bazı arkadaşlar tarafından iddia edildi.Çok dikkatli olunması,yeni bir bölünmeye meydan verilmemesi lazım.
Kullanıcı küçük betizi
Hasta
Satılmıştır
 
İletiler: 1
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 14:52

İletigönderen SultanGaliyev » Pzt Mar 26, 2007 2:13

BU ÇOK ÖNEMLİ VE BİREBİR KONUŞMAYI GEREKTİRİR bence alevilik yada nasıl bir alevilik yaratılmaak isteniyoru analamakta fayda var...inan arkadaşım bu konuda bir kitap yazdı ancak alevilik özellikle anadolu aleviliği bilimsel temelde ele alınmalıdır buradaki yazılar sadece polemik yaratır

hayaletler heryerde.....
Kullanıcı küçük betizi
SultanGaliyev
Üye
Üye
 
İletiler: 84
Kayıt: Sal Şub 27, 2007 21:29
Konum: dünyadan öyle diyorlar...

İletigönderen AlpereN » Cmt May 05, 2007 23:44

Hz.Ali yi Allahın bir parçası olarak gören ve Hz.Aliyi Peygamber Efendimizin yerine koyan zihniyetteki kafirlerin islamiyetle alakası yoktur onun dışında Müslüman olup sunnilerden farklı olarak Hz.Aliyi daha çok sevenlerde müslümandır bizim gibi :wink:
Kullanıcı küçük betizi
AlpereN
Üye
Üye
 
İletiler: 628
Kayıt: Pzr Nis 22, 2007 22:57

İletigönderen Çetin Taş » Pzr May 06, 2007 0:48

İsteyen istediğine istediği şekilde inanır diyorum.
Herkes işine baksın.Bu çağda Alevi-Sünni-Dinli-dinsiz,vs tartışılması çok saçma.
Laiklik diyorum başka da bir şey demiyorum.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Hasta » Pzr May 06, 2007 5:07

Çetin,yine sana katılamayacağım,evet,insanlar,inançlarını ,istedikleri gibi yaşasınlar tabii,ama bu ve laiklik;bazı olgular tartışılmasın demek değildir çünkü din hem bir inanç sistemi,hem bir yaşam felsefesi,hem de kültürel bir olgudur ve bireyi zengin kılar,özüyle ve ruhuyla yaşanırsa...Felsefi ve kültürel boyutu ile tartışılırsa,bireysel gelişime katkısı çok büyük olduğu gibi,bulunduğumuz dönemeçte,karşı taraf uğraşırken,sen boşverirsen,getiriler kime yazılır,belli!!! :wink:
Kullanıcı küçük betizi
Hasta
Satılmıştır
 
İletiler: 1
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 14:52

İletigönderen MedceziR » Pzr May 06, 2007 11:49

Çetin abi laikliği amacından saptırıyorsun bence.

Sen yazmışsın ki bu dönemde dindar-dinsiz tartışması olur mu? Sorması ayıp biz neyi tartışacaz. Ya da bu tarışmalar hangi deönemde oldu ki bu dönemde olmayacak, ilkel çağlarda mı oldu.

Devlet laik olabilir ama kişiler laik olamaz.

Peygamber Efendimiz yaşadığı dönem bence bütün yönlerden en modern dönemdir. Ben onun izinden gitmeye çalışıyorum, onun için asla laik olamam. Buna da izin vermem...
Resim

"Vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi. Halbuki hangi istiklal varki ecnebilerin nasihatlarıyla ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin!
Tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir..."


Söylesem tesiri yok
Sussam gönül razı değil...
Kullanıcı küçük betizi
MedceziR
Üye
Üye
 
İletiler: 1763
Kayıt: Pzr Nis 08, 2007 15:54
Konum: Yiğidin Harman Olduğu Yerden...


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x