GÖZBEBEĞİ
Genel Kurmay Bașkanı eski bașkanı İlker Bașbuğ’un tutuklanması üzerine yine ortalık tozduman.
Yine ‘hukuçu’lar hukuksal ıvır-zıvırlarını sayıp döküyorlar.
Yine ikiye bölünmüșler.
Özel Görevli Mahkeme mi, Anayasa Mahkemesi mi?
Yine maddeler, yine fıkralar.
Ve ortada Alaca Karanlık Hükûmeti’nin Genel Kurmay eski Bașkanı Mehmet İlker Bașbuğ.
Dünyaca ünlü bir ‘akademisyen esker’.
‘Türk subayı’ olmayı becerememiș bir komutan.
Dr Recep’in ‘mesai arkadașı’..
Görev süresi boyunca, sıradan deyimiyle, ‘askerin gazını alma’nın ötesinde hiç bir olumlu ișe imza atmamıș bir komutan.
Amerika ile ‘mükemmel ișbirliği’ yapmakla övünen..
‘Tarikat hukuku’na güvenen.
Bir an önce ‘Fenerbahçe Orduevine’ kapak atmaya çalıșan komutan.
Tutuklanması ile ilgili olarak yarattığı ‘yapay gündem’in öznesi olan bu komutan, Türk Silahlı Kuvvetleri için bir kayıp değildir.
Olsa olsa Alaca Karanlık Partisi’nin ekmeğine yağ sürmüștür.
‘Zekeriya hukuku’na boyun eğmiștir.
‘Tarikat hukuku’nu meșrulaștırmanın ‘aracı’ olmuștur.
Bir ‘akademisyen asker’ olan Genel Kurmay eski Bașkanının kendi görev ve sorumluluklarını bilmemesinden daha büyük bir ‘ayıp’ı olabilir mi?
Bu Mehmet İlker Bașbuğ bilmediğini ortaya koymuștur.
Bir ‘Kansız’ savcının talebi karșısında, ‘ağır ol evlat, haddini așma’ diyememiștir.
‘Sorușturulacaksam eğer Yargıtay bașsavcısı çağırsın’ diyememiștir.
Bu basit bilgi ve kararlılık karșısında ne kendisi tutuklanabilecek ve ne de Türk Ordusu bu tür bir yara alacaktı.
Örnek olsun, hangi polis müdürü Saldıray pașa’yı ‘Özel Yetkili Savcı’nın talebi üzerine karakola götürebilmiștir?
Türk ulusu Türk subayını gözünden tanır demek ki.
Kușkusuz Türk Ordusu Türk ulusunun gözü-kulağı, eli-ayağı, ruhu ve bedenidir.
Bir STK olan TSK ise Alaca Karanlık Partisi’nin gözbebeği olmak yolundadır.
Naylon bebeği de denilebilir.
Șișirip șiririp söndürebildikleri...
Șimdiki Genel Kurmay Bașkanı’nın kulağına küpe olsun!
Ve TSK nın mı yoksa Türk Ordusu’nun mu komutanı olduğuna karar versin.
Dr Recep’e de pek güvenmesin.
Onun güvendiği ‘mesai arkadașları’na bir baksın.
Mübarek ve Kaddafi gibi ‘din kardeșleri’ neredelermiș șimdi?
‘Can kardeși Beșar Esad’ nerede?
TSK’nın bașı İlker Bașbuğ’un durumuna da üzülüyormuș diyorlar.
Yanlıș anlașılmasın; Türk ulusu Türk Ordusu’nun kușkusuz arkasındadır.
Sözgelimi bir teğmen Çelebi uğruna yapmayacağı șey yoktur.
Her ast subayı, her er ve her onbașısı için ‘sen dur ben öleyim’ de diyebilir.
Yeter ki kendisini feda edeceği asker Türk askeri olsun..
Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür...
Habip Hamza Erdem