"Bartholomeos'un bile Vakıflar Genel Müdürlüğü Meclisine seçilmesinin yolu açılıyor."
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, TBMM gündemine yeniden gelen Vakıflar Yasa Tasarısına ilişkin kaygılarını içeren bir raporu Cumhurbaşkanı Abdullah Güle gönderdi. Aygün, söz konusu düzenlemenin, Sevrle alınamayanların yasal zeminde verilmesi sonucu doğuracağını iddia etti.
Sinan Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, Vakıflar Yasa Tasarısının, Türkiyedeki vakıfların sorunlarına çözüm üretmek yerine, Türkiyenin başına yeni sorunlar açacağını savundu. Aygün, azınlık vakıfları konusunun AB ilerleme raporlarına da girdiğini hatırlatarak, Türkiyeye gelince AB şart koşuyor ancak, Yunanistana kimse birşey söylemiyor. Batı Trakyada Türk vakıflarını Yunan hükümetinin tayin ettiği kayyumlar idare ediyor. AB ülkelerinde azınlık hakkı bireysel haklar kapsamında değerlendirilirken, Türkiye bu tasarıyla, cemaat vakıflarına AB ülkelerinde tanınan azınlık haklarının ötesinde kolektif haklar tanıyor dedi.
Aygün, uygulama konusunda kanunda yer alan mütekabiliyet ilkesinin Lozanda yer alan bir ilke olduğunu belirterek, Yunanistandaki müslüman Türk cemaatine yapılan haksızlıkların bu yasa hükmüyle giderileceğini düşünmenin yanlış olduğunu söyledi.
-TÜRKİYEDEN HANGİ VAKIF SOROS VAKIFLARIYLA BOY ÖLÇÜŞEBİLİR-
Tasarının, vakıflara uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunma, yurt dışında şube ve temsilcilik açma, üst kuruluş oluşturma ve yurt dışında oluşturulan kuruluşlara üye olma hakkı verdiğini de hatırlatan Aygün, Tasarıyla mal edinimine de kolaylık getiriyor. Bu tasarı yasalaşırsa Soros Vakıfları gelip Türkiyeden arsa alırsa, (mütekabiliyet var, biz de alırız) mı diyeceksiniz. Türkiyeden hangi vakıf ekonomik açıdan Soros vakıflarıyla boy ölçüşebilir dedi.
Sinan Aygün, tasarının Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesine, Lozan Barış Antlaşmasına ve Anayasanın Kanun Önünde Eşiklik başlıklı 10. maddesine aykırı hükümler içerdiğine de dikkat çekti. Aygün, Vakıflar Yasa Tasarısının Sevrle alınamayanları, yasal zeminde vermeyi kolaylaştıracağını düşünüyorum. Tasarıyla Vakıflar Meclisinin oluşumunda da değişikliğe gidilerek vakıflardan temsilcilerin yer almasını öngörüyor. Fener Rum Patriği Bartholomeosun bile Vakıflar Meclisine seçilmesine olanak sağlıyor dedi.
-ÜLKE GÜVENLİĞİNE TEHDİT
ATO tarafından Cumhurbaşkanı Abdullah Güle gönderilen ve Vakıflar Kanun Tasarısının maddeler halinde değerlendirilmesini içeren raporda, sınırsız gayrimenkul yetkisinin ülke güvenliğini tehdit edeceği, tasarıda yer alan düzenlemelerin yasalaşması durumunda Fener Rum Patriği Bartholomeosun bile Vakıflar Genel Müdürlüğü Meclisine seçilmesinin yolunun açılacağına işaret edildi.
Türk Medeni Kanun hükümlerine göre kurulan vakıfların yöneticilerinin Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda olmaları zorunluluğu bulunduğu belirtilen raporda, tasarının yasalaşması durumunda ise yabancılara Türkiyede vakıf kurma, yönetme ve mevcut vakıflara yönetici olma hakkı tanınacağına dikkat çekildi.
Raporda, Lozan Antlaşmasına göre kurulan cemaat vakıflarının amacının, mepsuplarının dini, hayri, sosyal, eğitsel, sıhhi ve kültürel ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olduğu belirtilerek, yeni düzenleme ile cemaat vakıflarının amacının değiştirilmesinin Lozan Antlaşmasına aykırı olacağı uyarısı yapıldı.
Vakıfların uluslararası faaliyetlerinde her türlü sınırlamanın kaldırıldığı, yurt içi ve dışından ayni ve nakdi bağış ve yardım almalarının sağlandığı kaydedildi.