Sevgili Türk-Kan eline yüreğine sağlık. Çok teşekkürler.

Harikasın Türkkan

Tesekkürler Türkkan.

paylasim icin tesekkürler

sagol kardes!!!

Mükemmel,Harika,Muhteşem,
Türk-Kan ne diyelim,
Teşekkürler eğer yeterse...

teşekkürler...

Teşekkürler Türk-Kan..

Bence çok önemli bir program olmuş. Hatta baştan aşağı "kapak" programı diyebilirim.

Ben şimdiye dek, bu zaten boynumuza kadar pisliğe batırılmış haldeyken bir de Musul'u almaya hiç sıcak bakmadım. Yalçın Hoca'ya da bu yüzden hep biraz şüpheyle bakmaktaydım. Düşüncem çok değişmiş değil ama, hep naklettiği, Ecevit'in "Musul'u alırım ama Amerika'ya güvenmiyorum" sözünü sıkça tekrarlamasının üstüne esas, kendisi, "bunu Amerika'yla/Amerika'dan almak olmaz. Kendimiz alacağız. Türk solcuları, Kerkük Türkleri, Türkiye Kürtleri, Irak Kürtleri, emekçileri, hep birlikte alacağız" mealinde konuşunca birazcık da olsa rahatladım.

Eğer Misak-ı Milli'de olduğuna ve bizim için önemli olduğuna inanarak almaya karar verilirse, tabii ki bu AKP ile olacak iş değil ama yalnızca "ortalık şimdi karışık, hele biz bir düze çıkalım" diye beklemek de boşuna olabilir. Hem düze çıkmak ne ölçüde ve hangi yollardan geçerek olacak ki, belki de düze çıkabilmek için Musul'un bize katılması da önemli bir aşamadır. Milli bir hükümete kavuştuğumuzda yapılacaklar listesinde olup olmadığı bence mühim bir noktadır, çokça tartışmak gerekir.

Öte yandan Azerbeycan ile birleşme adımları başlatmak gerektiğini söylemesi de çok önemli. Zaten federasyon önerilerine çok önceden bile "parçalar birleşerek federasyon olur, tıpkı Almanya ve Amerika küçük ayrı ayrı devletler birleşir. Ulus-üniter hale gelmiş hiçbir devlet parçalanarak federasyona gitmez, bu şaklabanlıktır. Biz şimdi KKTC ve Azerbeycan ile federasyon/konfederasyon haline gelsek bu olabilir" mealinde konuşmaktaydı. Bu sefer de Kıbrıs'tan bahsetmesini beklediydim gerçi.

MansurSah,

Cok guzel noktalari yakalamissin, ancak burada dikkat edilmesi gereken hayati bir ayrinti var. Eger Turkiye, Musul'u alacaksa, Azerbaycan'la, bu olaydan daha once birlesmelidir. Aksi halde Azerbaycan ile birlesme olana kadar Turk Milleti kole olabilir. Musul'u almak demek, butun demokratik secimlerde AKP ve DTP benzeri partilerin, daha cok "Kurtcu" soylemler ve daha buyuk bir kitle ile Turkiye'de iktidar olmasina ve kendini Turk bilenlere karsi fasizm uygulamasina olanak verecektir. Azerbaycan ise boyle bir projenin olmazsa olmazidir. Bir demografik denge unsurudur. Kesinlikle, akli basinda bir hukumetin (ki Koksal Toptan'i uzaklastirdigina gore AKP degil) Turk dunyasinin bize en yakin devleti olan Azerbaycan ile birlesme muzakerelerini baslatmasi gerekmektedir.

Azerbaycan'in katilmadigi bir Turkiye'ye Musul'un katilmasina kesinlikle karsiyim, %47'lerden biktik yurdumda %57 Kurdo-Judaik cogunluk istemiyorum.

Evet, nüfus oranları dediğin gibi çok önemli ve Azerbeycan'la birleşmenin önce olması konusunda çok haklısın.

Yalçın Hoca, henüz tam çözemediğini belirtmekle birlikte, zamanında Musul'un sanki alınabilecek olmasına rağmen biraz da "alınmamış" olduğuna yakınsamakta ve buna gerekçe olarak da oradaki yoğun Kürt nüfusu olabileceğini söylemişti, daha önceden.

Kürtlerin daha hızlı nüfus artışını ve son yıllarda Musul ve özellikle Kerkük'e dışarıdan getirilen yüz binlerce Kürt'ü düşününce, 1920'lerde bile mesele olabileceği düşünülen bir husus, şimdi çok daha önemlidir.

Bu nokta şimdilik daha bir havada kalacak ve bu haliyle içinde bariz çelişkiler de var gerçi ama, Rusya da Amerika da Azerbeycan'ı kaybetmek istemez. Rusya, hiç istemez. Dolayısıyla (zaten o aşamalar ancak AB(D)'ye rest çekip İncirlik'i kapatacak milli hükümetle olabileceğinden), ABD'yle ipleri o kadar atmadan, en öncelikli olarak Azerbeycan meselesi hallolmalı ki ABCD, Azerbeycan'ı, her an etkisi altına girebilecek Rusya'dan kurtarmış olduğunu düşünerek, bizim bu hareketimize karşı çıkmaktan öte hele bir de desteklesin. Nasıl ama

Bu arada, burda ne kadar Azeri hatta İran Azerisi ve hatta İran Farsları'nda da biraz olmak üzere, müthiş bir Türkiye sevgisi, özentisi, hasreti var. Hep Türk dizileri izliyorlar, o kadar ki kendi aralarında bile Türkiye Türkçesi kullanan arkadaşlarım var. Bizim tarafta da pek sorun yok; gerisi milli hükümete kalmış..

MansurSah yazdı:Bu arada, burda ne kadar Azeri hatta İran Azerisi ve hatta İran Farsları'nda da biraz olmak üzere, müthiş bir Türkiye sevgisi, özentisi, hasreti var. Hep Türk dizileri izliyorlar, o kadar ki kendi aralarında bile Türkiye Türkçesi kullanan arkadaşlarım var. Bizim tarafta da pek sorun yok; gerisi milli hükümete kalmış..

Evet, benim de tanidigim tum Azeri arkadaslarim, boyle bir sey olur mu acaba diye bir konu acilsa gozleri parliyor. Cok isterler bunu, ama onlarda esasen biraz guven sorunu var. Gerek Rus, gerek Ermeni, gerekse Fars politikalarinin derin etkileri ruhlarina islemis, ama en derinde hala Turk ve Turkiye sevgisi var, ne mutlu ki oraya hickimse sirayet edememis.

Tesekkurler.