His name is Ergun Babahan...

Tartışma Alanı

His name is Ergun Babahan...

İletigönderen omniscient35 » Pzr Ağu 17, 2008 7:26

Sene 2006, aylardan Agustos’un 28’i

Ergun Babahan der ki : “...Öncelik sıralaması yaparsak Cumhurbaşkanı ülkenin gençlerini ilgilendiren bir konuda görüş bildirmek için siyasi parti yöneticilerinden izin almak zorunda değildir.
Bundan rahatsız olabilirsiniz ama Cumhurbaşkanı'nın fikirlerine de saygı göstermelisiniz.
Bu bir.
İkincisi Cumhurbaşkanı'nı sorgulayanlara şu soruyu yöneltmek gerekir, "Niye Lübnan'a asker göndermek istiyorsunuz?"
Amacınız barışı tesis etmek mi, Müslüman nüfusu korumak mı, İsrail sınırına bekçilik etmek mi, bölgesel güç olduğunuzu kanıtlamak mı?
Neyin peşindesiniz, buradaki ilkesel duruşunuz nedir, bir söyleseniz de, zorunlu askerlik hizmetine aldığımız gençleri Ortadoğu'nun en karanlık bölgelerinden birine bu kadar canla başla gönderme hevesinizi anlasak...” (linki http://arsiv.sabah.com.tr/2006/08/28/yaz41-40-101.html )

Sene 2008 , aylardan Mayis’in 23’ü

Ergun Babahan bu sefer der ki : “...O zaman Ortadoğu'da demokratik değişimi hızlandırmanın tek etkin yolu olarak dış müdahale görünmektedir.
Bush'un Irak'a müdahalesi bunun bir denemesidir.
Maliyeti yüksek, bedeli ağırdır ama gerek Kürtler, gerek Şiiler açısından özgürleştirici sonuçları olduğu inkar edilemez.
Türkiye benzer bir müdahaleyi Avrupa Birliği aracılığıyla yaşamaktadır.
Avrupa Birliği hedefi Türkiye için değişimi sağlayıcı bir ortam yaratma konusunda kritik bir rol oynamıştır, hala oynamaya devam etmektedir...” (linki http://arsiv.sabah.com.tr/2008/05/23//h ... 1C89D.html )


Iyice gazi alan Babahan bu sefer tam ucarak 1 Agustos 2008’de söyle buyurur:

“...Kapatma göze alınamadığı için verilmiş bir karar olduğu anlaşılıyor.
Peki ne yapmak lazım?
TÜSİAD'dan TOBB'a, AB'den ABD'ye kadar, her kesim yeni bir anayasanın kaçınılmazlığı konusunda hemfikir...” (linki http://www.sabah.com.tr/2008/08/01/habe ... 5410B.html )

Buradaki “AB’den ABD’ye kadar” lafina dikkat.

Öyle iste...
Kullanıcı küçük betizi
omniscient35
Üye
Üye
 
İletiler: 26
Kayıt: Pzt Ara 17, 2007 2:52

İletigönderen kaye » Prş Ağu 21, 2008 11:23


Görün bakın, bu adamın size 22 Temmuz 2008'teki yazısı, ibretlik:
Kaynak
Asıl tehlikenin farkında mısınız?
Anayasa Mahkemesi bugün toplanarak AK Parti ile ilgili kapatma davası için karar duruşması tarihini belirleyecek.
Ağustos ayının ikinci veya üçüncü haftasına denk gelen bir tarih olması bekleniyor.
Gittikçe artan iyimser bir karar bekleyişine rağmen, gerçekçi bakış açısını savunanlar, kapatma yönünde bir karar çıkacağını iddia ediyor.
Karar sadece bir kişiyi, bir partiyi değil, Türkiye'de hukuk devleti anlayışına dayalı demokratik sistemin geleceğini de yakından ilgilendiriyor.
Karar ne olursa olsun, Türkiye bu krizin de üstesinden gelecek güce sahiptir.
İlk günden beri buna inanıyorum.
Olası bir kapatma kararının yaralarını da sarar bu ülke.
Öyle bir olgunluğu var.
Sıkıntı, kökten-laikçi kesimin tavrında.
Kendisinden farklı düşünen, giyinen herkesi satılmış, vatan haini, düşmanla işbirlikçi gören bir anlayış bu.
Kendilerince vatan hainleri olanlara yaşam hakkı tanımayan, onlarla aynı havayı solumak istemeyenlerden oluşuyor bu kamp.
Deniz kenarında, kendi halinde oturmuş yaşlı bir hacı teyzeyi taciz edebilecek kadar gözü dönebiliyor.
Çünkü böyle bir ruh haliyle yönlendiriliyorlar.
Dünyadaki tüm ülkelerin tek hedefi olduğuna inanıyorlar, Türkiye'de ılımlı bir İslam devleti kurmak, Türkiye'yi bölmek, Kıbrıs'ı "sattırmak."
Çünkü onu duyuyor, onu okuyorlar.
Çocukluklarından beri görünmeyen bir düşman paranoyasıyla yetiştirilmişler.
"Yurtta sulh, cihanda sulh" diye bir sözü dillerinden düşürmüyorlar ama dört bir yanımızın düşmanlarla dolu olduğuna inanıyorlar.
Kendinden farklı olduğunu gördüğüne de düşman muamelesi yapıyorlar.
Kıbrıs'ta diplomasi yoluyla çözüm arayışı başlayınca kıyameti koparıyor, "Kıbrıs'ı satıyorlar" diye.
Avrupa Birliği yolunda reform yapılınca "Askerin elini zayıflatmak için reform yapıyorlar, bunlar takiyeci" diyorlar reformlar yavaşlayınca da "Bak bunların zaten niyeti yok" deyip işin içinden çıkıyorlar.
Patronlarının inşaat işleri, ihale takipleri, bankalarla vıcık vıcık ilişkilerini görmüyorlar.
Ergenekon'a komedi filmi muamelesi yapıyorlar.
Böyle yaptıkça da kampları keskinleştiriyorlar.
Kürt meselesinde olmadığı kadar yüksek bir gerilim var.
Bu bilinçli biçimde yaratılmış bir ortam.
Bu size ve çıkarlarınıza bir süre uygun düşebilir ama çocuklarınız böyle bir atmosferdeki ülkede nasıl yaşayacak düşünüyor musunuz?
Asıl tehlikenin farkına varıyor musunuz?
*****************************************************************

İşte Ergun Babahan denilen kişi, bu yazının sahibi kişi..
Aynı zamanda omniscient35'in yakaladığı çelişkileri taşıyan kişi..
Mankurt'u bilir misiniz Mankurt'u....

...
Kullanıcı küçük betizi
kaye
Üye
Üye
 
İletiler: 1036
Kayıt: Pzr Oca 06, 2008 0:57

İletigönderen mufisas » Prş Ağu 21, 2008 22:44

Mankurt'u bilir misiniz Mankurt'u?....

Mankurt; Cengiz Aytmatov'un 1980 yılında yazdığı "Gün Uzar Yüzyıl Olur" adlı eserinde Kırgız destanlarından yararlanarak güncelleştirdiği bir kişiliktir. Mankurt bazı işlemler sonucu öz benliğini yitirerek kendisini kimliksizleştiren düşmanının kuklası haline gelmiş BIR ZAVALLI INSAN tipidir.

Kücük bir hatirlatma!... Saygilarimla,
Mufisas-Gurbetci
Kullanıcı küçük betizi
mufisas
Üye
Üye
 
İletiler: 6
Kayıt: Cmt Tem 05, 2008 2:22


Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 5 konuk

x