Hızlı ABciler dilini mi yuttu?
Gerçek Gündem Ankara Bürosu, belki de 2008 yılının en önemli haberlerinden birine imza attı. Büromuz, çok kısıtlı olanaklar çerçevesinde yapmaya çalıştığı habercilikte, büyük medyayı atlattı. Haber merkezimiz, ABnin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehnin Türk Futbol Federasyonunun (TFF) davetlisi olarak milli maçı izlediğini ve yaklaşık 250 bin dolarlık harcama yaptığını ortaya çıkardı.
16 Haziran günü manşetten yayımladığımız bu haber, Türkiyeden önce Avrupa Birliğinde etkisini gösterdi. ABnin Ankaradaki temsilcilerinden biri, haberin İngilizce çevirisini Brüksele yolladı. ABnin felsefesine ters düşen TFF Olli Rehn ilişkisinin ortaya çıkması üzerine, AB yetkilileri duruma müdahele etmek zorunda kaldı.
AB yetkilileri, Gerçek Gündemin haberinin doğruluk derecesini öğrenmeye çalışırken, Türk Futbol Federasyonundan da Portekiz maçını izleyen Rehn için yapılan harcamaların faturasını istedi. Gerçek Gündeme konuşan bir AB yetkilisi Faturalar incelenecek. Durum o zaman ortaya çıkar dedi. Aynı yetkili, ABnin kriterleri arasında, görevlilerinin 50 Euroyu aşacak bir hediyeyi kabul etmesi mümkün değil ifadesini kullandı.
Haberimiz üzerine konuyu gündemine alan Radikal Gazetesi, bir AB yetkilisinin görüşlerine başvurdu. Gazete AB yetkilisiyle konuştuktan sonra Olli Rehnin başını ağrıtacak iddia başlığını koydu. Salı günü yayımlanan Radikal Gazetesinin 6. sayfasını bu konuya ayıran ve sitemizi kaynak gösteren Radikali, Cumhuriyet, Medyaspor.com ve Yön Radyo takip etti. Adı geçen yayınlar da Olli Rehnin yaptığı harcamayı okurlarına duyurdu.
Ancak ne yazık ki; Olli Rehnin TFFye yaptırdığı 250 bin dolarlık harcama, sadece adı geçen yayınların okurlarına-dinleyicilerine ulaştı. Avrupa Birliğini (AB) bile harekete geçiren ve bir nevi soruşturma yürütmesine neden olan gelişme, Türk medyası tarafından görmezden gelindi.
Bunun sebebi çok açık. Ve bir o kadar da trajik
Bir düşünün, Türkiyenin iç ve dış dahil olmak üzere, tüm işlerine karışmayı kendine görev bilen Olli Rehn, Türk Futbol Federasyonu ile akıl almaz bir ilişki içine giriyor. TFF, Rehni Portekizde beş yıldızlı otelde konuk edip tüm harcamalarını üstleniyor. Rehn, eşi ve arkadaşları, milli maçı Türk kafilesinin bulunduğu locadan izliyor. Gününü gün ederken, TFF bütçesinden de sonuna kadar faydalanıyor. CHPyi faşist AKPyi demokrat devrimci ilan eden Rehn, bunu yaparken, Türkiyeye her konuda akıl vermeyi de ihmal etmiyor.
Yine aynı Rehn, bir süre önce kendisiyle görüşen Alevi inancına sahip yurttaşlara kızmış ve AKP iyi işler yapıyor demişti. AKPnin hangi iyi işleri yaptığı Portekizde ortaya çıkıyor!
Şimdi cevaplamadığımız soruya dönelim?
Bunca olan biten karşısında Türk medyası neden susuyor? Ateşli AB yanlıları, bu etik dışı davranışa neden göz yumuyor? Neden sayfalarına, köşelerine taşımıyor?
Sebebi belli:
TFF artık AKPnin yan kuruluşlarından biridir. TFFyi eleştirmek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğanı eleştirmektir. Bunun için TFF artık dokunulmaz kuruluşlar arasına girmiştir. Rehni eleştirmek ve bu etik dışı davranışı ortaya koymak ise, AB için dizilen övgülerin yerle yeksan olması anlamına gelir. Türk halkını yıllardan bu yana AB havucu ile aldatanlar, işlerin orada da tıpkı Türkiyedeki gibi döndüğünü yazamazlar. Yazdıkları taktirde, hem musluklarını akıtan ağababaları kızar, hem de desteklerini kaybederler.
Bu, korumasız kalacakları için TSKya saldıramayacakları anlamına gelir. AByi arkasına alarak AKPyi demokrat, karşısındakileri ise darbeci ilan eden yandaş - yalaka medya, işte bu çaresizlik içindedir. Bu yüzden, Olli Rehnin TFF ile girdiği ilişkiyi görmezden gelmek zorundadırlar.
Gerçek Gündem, AByi de sarsarak, yıllardan bu yana sürdürülen ikiyüzlülüğe büyük bir darbe indiriyor. Sorun, 250 bin doların harcanması değil, Türkiyenin kimlere peşkeş çekildiğinin ortaya çıkarılmasıdır. Rehnin sözcüsü Nagy, Harcamaları geri ödeyeceğiz diyerek, iddialarımızı kanıtlamıştır. Bu itiraf, fazla söze gerek bırakmamaktadır. Nagynin açıklamaları, ABnin ateşli savunucularının boynuna asılan bir yafta olmuştur.
Kaynak