Huntington'a o kitabı kim yazdırdı
Afgan savaşı belli ki 11 Eylül 2001de başlamadı. Tasarlanmasını çok öncelere götürmek mümkünse de, başlangıcını, Sovyetlerin dağılmasından hemen sonra sayabiliriz. ABD iktisâdının yürümesi çoğu zaman hayalî bir düşmanın gösterilmesine bağlı. Sovyetler dağılıverince Pentagon, Şimdi düşman kim? diye kısa bir şaşkınlık devresi geçirdi. Hemen arkasından yeni düşman gösterildi. Altı ay içinde tüm Amerikan kamuoyunun beynine, (orada da ayarlı olan basın-yayın yoluyla) şu formül işleniverdi: Müslüman=Fundamentalist=Terörist (yâni tedhişçi). Kızıl Tehlike gitti, Yeşil Tehlike geldi dediler. Ne zaman? 1990ların başlarında. İşte, Ortadoğu, sonra Kafkasya ve Orta Asya kaynaklarının doğrudan Küresel Kıraliyetçilerin emrine verilmesine yönelik son Haçlı Seferi böyle başlatıldı. Bu suretle, küresel kıraliyetçilerin, onların üç beş uluslar ötesi şirketi ve bankasının egemenliğindeki tek dünya devletinin kurulması yolunda da önemli adımlardan biri atılmış oldu.
Sahte Aydınlara Maşalık Görevi
Böyle durumlarda, yalnız ABD halkı için değil, dünya ve özellikle Üçüncü Dünya ülkelerinde kamuoyu oluşturulması, bu suretle oralarda erk sahibi edilmiş sahte aydınların maşalık görevlerini daha kolay yerine getirebilmeleri için Huntington gibi adamlara Medeniyetler Çatışması gibi kitaplar yazdırılır. ABDde Huntingtonu pek takan yok, ama Türkiyede herkesin dilinde; basın-yayında hakkında bol bol yorumlar yapılıyor. Kitap zaten bunun için yazdırılmış olacak.
Huntington Kimin Nesi?
Şimdi, bu işlerin böyle olduğunu çoktandır biliyor, en azından kuvvetle tahmin ediyorduk ama, geçenlerde, Huntingtonun kimin nesi olduğu hakkında ayrıntılı bilgilere rastladık; İsviçrede çıkan ilginç bir derginin Ocak 2002 sayısında Nadia Weiss yazıyor; aktarıyorum:
Huntingtonun perde arkasına baktığımızda karşımıza ilk çıkan kim ola dersiniz? Zbigniew Brzezinskinin ta kendisi. Z.B., ABDnin dünya egemenliği kurması için ABD stratejisini hazırlamış olan kişi. Bu küresel egemenlik savaşı Avrasyada yürütülecek. Onun için Amerika, Ukrayna, Türkiye, İran, ve Kafkas ülkelerini denetim altında tutmalı. Avrupa Birliğinin de, NATOnun da Doğuya doğru genişletilmesi işte bu stratejinin bir parçası.
Nadia Weiss devam ediyor:
Huntingtonu okurken insan Brzezinskiyi okur gibi oluyor; ikisi de aynı siyasî planı güdüyorlar: Dünyaya tek bir gücün hâkim olmasını, kendilerinin de bu gücün bir parçası olmalarını istiyorlar.
Bu iki zat-ı şerif, sadece aynı doğrultuda ayrı ayrı yürümüyorlar; işlerini birlikte yapıyorlar. 1959da tanıştılar; 1960-1962de Siyasal Güç: ABD/SSCB: Bir Karşılaştırma kitabını ortaklaşa yazdılar; bu konuda Kolombiya Evrenkentinde (üniversitesi), sonra çeşitli ülkelerde birlikte seminerler verdiler. Bşk. Jimmy Carter döneminde ikisi de ABD Ulusal Güvenlik Kurulunda idiler. Birçok kurulda birlikte ve önderlik mevkilerinde çalıştılar. İkisi de CFR (Council on Foreign Relations) ve TC (Trilateral Commissi (Üçlü Kurul) üyesiler. Bu iki kurul öyle zararsız, kendi hâlinde sivil örgütler değil, demokratik hiçbir yasal tabanı olmayan fakat dünyanın gidişatını tâyin eden özel kuruluşlar.
CFR üyesi Carroll Quigley, Trajedya ve Umut adlı kitabında, CFRnin temel inancının ulusal sınırların silinmesi; yerine bir dünya düzeni kurulması olduğunu yazıyor. Huntington ve Brzezinski de bu gaye peşindeler.
1921de kurulduğundan beri CFR, ABDnin özellikle dış siyaset ve savunmasında son derece etkili olmuştur. Her yönetimde, en azından Dış İşleri, Savunma, Hazine, ve Milli Güvenlik Bakanları CFRdendir. Belli başlı basın-yayın kuruluşlarında da (NBC, ABC, CBS TVleri, The New York Times, ve Vaşington Post gazeteleri) CFR üyeleri bulunmaktadır.
CFR, Üçlü Kurul (Tri. Comm.), ve Bilderbergciler, gerçek kararların alındığı gizli siyasî çevreler olarak belirlenmektedir. Şimdiki dönemde Madeleine Albright, David Rockefeller, ve George Bush CFR üyesi. En büyük ABD bankaları ve sanayi şirketlerinin de CFRde temsilcileri var.
Üçlü Kurul, 1972de, aralarında D. Rockefeller ve Z. Brzezinskinin bulunduğu sekiz CFR üyesi tarafından kuruldu. Amaç, ABD, Avrupa, ve Japonyanın egemen sınıflarını bir araya getirmekti. Dünya Ticaret Örgütü (WTO), NAFTA (Kuzey Amerika Gümrük Birliği), ve MAİ (Çok Yanlı yatırım Anlaşması) önderleri de Üçlü Kurulda. Bu takım, dünyayı yönlendiren kararları, gizli celselerde, olağan demokratik siyâsî süreçlerin dışında alıyor. Bu etkinliklerde Huntington hep Z. Brzezinskinin sağ kolu.
Üçlü Kurulun gayesi, kamuoylarını ve devletlerin siyasal kararlarını o şekilde etkilemek ki, tüm dünyanın ulusları, hükümetleri, ve iktisatları, uluslar ötesi banka ve şirketlerin çıkarlarına hizmet edecek. Bu amaç için, halklar bağımlı kılınacak, karşıt sesler susturulacak, demokrasi, denetim ve gizli teşkilâtlar aracılığıyla rafa kaldırılacak. Nihâî amaç, tek dünya iktisâdı, tek dünya devleti, tek dünya parası, ve tek dünya dini. Hedefler arasında ABDnin kendi siyasal hükümetinin de birkaç banka ve şirketin güdümüne alınması var.
Üçlü Kurulun tasarıları, 1975te Samuel Huntingtona yazdırdıkları Demokrasinin Buhranı adlı kitapta belli oldu. Halkın, meclis, eyalet ve yerel hükümetlerde etkili olmağa başlamasından, demokrasi bilinci ve katılımının artmasından rahatsız oldular. Halkı tekrar tepkisiz, uyuşuk, kolay güdülür bir hâle getirmek istediler. İlginçtir ki, 11 Eylülden sonra hem ABD, hem diğer çeşitli ülkelerde, olağanüstü durum bahanesiyle birçok özgürlük, demokratik hak kaldırılıyor.
Üçlü Kurul ve CFR, amaçları doğrultusunda, desteklediği vakıflara, eğitim ve araştırma kurumlarına bazı çalışmalar ve yayınlar yaptırıyor. Bir yandan hayali düşmanlar yaratılıp dünya hâkimiyeti için harpler çıkarılırken, bir yandan da kitleler korkutulup ellerinden demokratik hakları ve özgürlükleri alınıyor. Birincisinin zeminini hazırlayan Medeniyetler Çatışması kitabında da, ikincisine kamuoyu hazırlayan Demokrasinin Buhranı kitabında da Samuel Huntingtonun imzası var.
Oktay Sinanoğlu - 28 Ekim 2007 Pazar
Kaynak:
- İm (Kod): Tümünü seç
http://oktay-sinanoglu.blogspot.com/2007/10/huntingtona-o-kitabi-kim-yazdirdi.html