İKTİDAR VE MEDYA MERKEZLİ ALGI OPERASYONLARINA BİRKAÇ ÖRNEK

Üniversiteli Gençler Burada Yazıyor

İKTİDAR VE MEDYA MERKEZLİ ALGI OPERASYONLARINA BİRKAÇ ÖRNEK

İletigönderen mithat akar 1923 » Pzt Kas 10, 2014 11:03

İktidar ve Medya Merkezinden Yapılan Algı Operasyonundan Birkaç Örnek

- Bülent Arınç,"Çerkez Ethem hain değildir açıklamasını yaptı:"Vaktiyle işgal kuvvetlerine karşı çete savaşı vermiş olan Ethem;Kuvvayı Milliye'nin düzenli orduya geçiş sürecinde,Kurtuluş Savaşı'nı yürüten kadronun oluşturduğu orduların emrine girmeyeceğini açıklamış,bu karşı çıkış sözle de kalmayıp,Ethem'in yeni oluşturulan Türk Ordusu'na karşı fiili direnişiyle devam etmiştir."Kemal'in askerleri" yapmış olduğu savunma ve taarruz savaşlarında üstün gelmeye başlayınca,Ethem çareyi Yunan kuvvetlerine sığınmakta bulmuştur.Arınç'a göre eğer Yunan ve İngiliz kuvvetleriyle birlikte Türk Ordusuna mukavemet gösteren ve zoru görünce işgal kuvvetlerine sığınıp,Türk örgütlenmeleri hakkında muhbirlik yapan Ethem,hain değilse,Arınç'a göre hain kim olmaktadır?Muhtemelen Arınç da dönemin gerici kuvvetleri gibi "Yunan ve İngiliz ordusu,Halife'nin ordusudur;Halifenin ordusuna(işgal kuvvetlerine)karşı gelen günah işler" mantığı ile düşünmektedir.Bu durumda Arınç ve hempalarına göre Atatürk ve Kuvvayı Milliyeciler,Halifeye ve Saltanat'a karşı gelmekle "hain" olarak görülmektedir.

- AKP'li Adalet Bakanı:"İmralı Süreci Zora Sokuyor.Bu gidişle çözüm süreci donar."diyor.İlk bakışta bölücülüğe yönelik bir karşı koyma,bir engelleme varmış gibi okunuyor bu açıklama.Ancak iktidar temsilcileri ,emperyalizmin CEO'su ağabeylerinden aldıkları şifreli konuşma yöntemiyle ,Türk milletinin karşısına çıkıyorlar.Eğer şifreler ve diplomasi bir kenara bırakılsa ve" halkın anlayacağı dilden"konuşulsa biliyorlar ki her şey çok farklı olur.Bu cümledeki şifre ne peki?:Birincisi terör örgütünün eli kanlı ele başı Öcalan'ın adı, her zamanki gibi "İmralı" olarak değiştiriliyor.Halkta,teröristi ve bölücülüğü ifade etme ve bu ifade edilen güce karşı koyma refleksi,en başta kavramların farklı anlamlandırılmasıyla manüple ediliyor.Daha farklı bir anlatımla milli tepki köreltilmeye çalışılıyor.Çünkü kavramlar farklı tanımlanırsa,bu kavramlar ,olduğundan farklı algılanmaya başlanacak.İkincisi,Bakanın "süreç donar" diyerek bir karşı koyma pozisyonuna bürünmesi...Burada Öcalan denilen işbirlikçi bölücünün "şu an için karşılanamayacak taleplerinden" bahsedilerek,aslında "daha makul" ve "daha az tepki çekecek" taleplerle gelindiğinde,sürecin devam edeceği,"şu an için karşılanamayacak taleplerin",ileride karşılanacağına dair ,Bakan'ın el altından verdiği bir mesaj var bu cümlede.Ancak Bakanın kurmuş olduğu cümle şifrelendiğinden ilk okunduğunda tam anlaşılmıyor "mesaj".İktidar temsilcilerinin buna benzer her gün onlarca-yüzlerce şifreli mesajları var.Her gün bombardıman şeklinde beynimize nüfuz eden bu kavramlar,bir süre sonra halkın gündelik yaşamda kullandığı olağan kavramlar haline getiriliyor.

-CNN Türk:Şırnak'ın Cizre ilçesinde,7 Kasım 2014,Cuma günü öldürülen Abdullah Budak isimli gencin "infaz" edilmesi haberi ile ilgili,eline metin tutuşturulan zavallı muhabir aynen şu açıklamayı yapıyor:"Cizre’de 7 Kasım Cuma günü başından vurulmuş halde ölü olarak bulunan Abdullah Budak'ın (22) öldürülmesini, PKK’nın gençlik yapılanması YDG-H’ye bağlı "Botan Şehît Rêber Timi" adlı bir grup dağıtığı bir bildiri ile üstlendi."Genç muhabir bununla da kalmayıp,bölücü terör örgütünün yayın organının yaptığı haberde,bölücü terör örgütünün olayla ilgili dağıttığı bildiri metninin tam açıklamasını okuyor.Burada kullanılan "PKK'nın gençlik yapılanması.","Botan Şehit Reber Timi.",YDG-H'ye bağlı TİM" gibi ibareler,birincisi terör örgütünün,örgütlenme şeması ile ilgili açıktan propaganda yapmaya girer,ki bu bir haber bülteninde,her hangi bir kavram gibi kullanılırsa tehlikeli sonuçlar doğurabilir.İkincisi,"TİM","Gençlik Yapılanması", gibi askeri ve politik kavramlar,kurumsal ve meşru devlet güçleri ya da anayasal-yasal kurumlar için kullanılan terimsel ifadelerdir.Siz bu kavramları alır,Türk düşmanı bir terör örgütü nezdinde kullanır,üstelik bölücü terör örgütünün dağıttığı bildirinin tam metnini okutur ya da okursanız,terör örgütünün hem açıktan propagandasını yapar hem de bölücü terörün "basın sekretaryası" konumuna düşersiniz.Halkta yaratmış olduğunuz algı kirliliği de bu eylemlerinize ek olur sayın medya.Bunun adı habercilikte başarı değil,emperyalizmin psikolojik operasyonunda rol almaktır.

Tanımlanan kavramlar,aslında ele aldığımız konuya nasıl bir pencereden baktığımızı da gösterir.Terör örgütü ele başına,"terörist" demek ayrı;"İmralı" demek farklı bir bakış açısını ortaya koyar.Veya medyada son dönemde sıkça ifade edilen,"PYD Güçleri","PKK Genel Sekreterliği." gibi adlandırmalarla;"Bölücü terör örgütünün Suriye kolu PYD" ile "Bölücü terör örgütünün SÖZDE genel sekreterliği" gibi adlandırmalar çok farklı yerlerde durmaktadır.Zihinlere çekilen algı operasyonunda bu tip "küçük ayrıntılar" çok önemlidir.Bu kavramların ortaya konması basit bir "ifade farklılığı" değildir. Biri Batı'nın Türk milletine dayattığı kavramlar ve tanımlar olurken,diğeri maddeyi olduğu gibi tanımlamaktır.Nasıl Diyarbakır'ın adı "Amed",Ayn El Arab'ın adı "Kobane" değilse,bölücü terör örgütünün adı da yasal ve meşru bir hareket gibi yorumlanmaz.Psikolojik savaşın "kavramlaştırmada" kullanılan kelimelerle ve bilgi kirliliği ile ,Türk milletinin ayrılmaz bir parçasını yani Türk Silahlı Kuvvetleri'ni;Ergenekon-Balyoz-Kafes gibi ADLANDIRMALARLA,"terör örgütü" olarak yansıtmaya çalıştığı hafızalarımızdaki en taze örnek aslında.

İktidarın; hainleri "kahraman,teröristleri "sayın" olarak tanımlayıp,medyada , her haber bülteninde,her tartışma platformunda,her basın açıklamasında,her saat başı,her dakika, saniye saniye bu kavramları defalarca beynimize yedirmeye çalışması,Batı'nın ve kendilerinin bakış açısını ortaya koyduğu gibi,Türk milletinin de algısını değiştirmeye dönük projenin bir parçası olarak okunmalı.Bu yüzden haber bültenleri,belgeseller,tartışma programları ve hatta dizi ve magazin programları izlenir-dinlenirken bu "küçük ayrıntılara" dikkat edilmeli.Gerekirse not alarak emperyalizmin psikolojik operasyonunun ayrıntılarını yakalamak,görevimiz olmalı.Bu saldırıya ,ancak bir karşı saldırı(psikolojik savaş)ile yanıt vererek,en azından zihinlerdeki algı operasyonuna karşı iradi bir savaş başlatmalıyız.
Mithat AKAR-GAZİANTEP
Kullanıcı küçük betizi
mithat akar 1923
Üye
Üye
 
İletiler: 298
Kayıt: Çrş Ağu 28, 2013 16:18

Şu dizine dön: Gençlik Diyor ki

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

cron

x