İKTİDARIN DIŞ POLİTİKADA "STRATEJİK DERİNLİK" ANLAYIŞI DEVAM EDİYOR


Başbakan Bin Ali Yıldırım BBC'yeverdiği röportajda "Bir terör örgütüne karşı, başka bir terör örgütü desteklenemez. Bizim için Esed neyse, IŞİD de odur. Suriye'de her şeyden önce Esed değişmeli." dedi. ( 14 Temmuz 2016, BBC HARDtalk programı )

Somut bir örnekle ben konuyu açayım.

İç işleri Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre bugüne kadar yapılan IŞİD operasyonlarında 1077'si yabancı uyruklu, 4374 kişi göz altına alındı. 514'ü yabancı uyruklu, 1416 kişi de tutuklandı. Ülkede hala 3 milyona yakın Suriye'li bulunmakta ve bu 3 milyona yakın kişinin hangi örgüt adına faaliyette bulunduğu tam olarak tespit edilememektedir. IŞİD bugüne kadar 30'dan Türkiye'de fazla terör eylemi gerçekleştirdi.

Sormak lazım :
Bu yabancı uyruklu teröristleri Türkiye'ye kim, ne zaman aldı?

Önceki Başbakan olan Davutoğlu yaptığı açıklamaların birinde "Esad'ın ülkede tamamen hakim olamamasında, bizim rolümüz çok büyüktür" dedi. Acaba, Esad rejiminin bölgede tam olarak kontrol sağlayamaması, hangi koşullarda ve kimlere destek verilerek gerçekleştirildi?

BBC'ye konuşan Başbakan Yıldırım bundan üç gün önce Ankara'da "Siyaset Akademisi"nde yaptığı bir konuşmada "Mısır, Suriye ve Irak'la ilişkileri düzeltmeliyiz. Kavga etmemiz için bir neden yok" demişti. Peki aynı anda hem Suriye rejimini değiştirme histerisi ile hareket edip, hem de Suriye ile ilişkileri düzeltmeyi nasıl başarmayı düşünüyorsunuz?

"Bir terör örgütüne karşı, başka bir terör örgütünün desteklenmemesi" konusunu şahsım olarak 2011'den beri belirtiyorum. Ancak bu karşılaştırmayı yaparken bir terör örgütü ile bir devletin arasında tercih yapılmayacağını, başbakan olmadığım halde idrak etmekteyim. IŞİD ve Esad'ı "iki terör örgütü" olarak yansıtmak; hangi stratejik derinlik sonucu ortaya çıkan bir algı merak ediyorum?

Terör örgütlerinin desteklenmemesi konusuna gelince. İktidar odağı olarak sizlerin 2011'den beri Suriye'ye karşı beslediğiniz ve "ılımlı muhalefet" dediğiniz örgütler acaba " Kanarya Severler Derneği" mi ? .

Bu arada aklıma gelmişken. 2014 Eylül ayında, Türkiye topraklarından geçen ve çevredekilerin "Bıjı Serok Obama"sloganı ile Şanlıurfa'da karşıladığı örgüt hangisiydi? Hani sizin çıkardığınız tezkerede geçmişlerdi ellerinde ağır silahlarla?

"Esad gitmeli" şartını koşan iktidar odağının, Dolmabahçe'de kiminle el sıkıştığını belirtmeye gerek yok sanırım.

Habur rezaletini ise yazmıyorum bile.

https://www.facebook.com/profile.php?id=100006232153226
Mithat Akar

Daha önceki tüm yazılarınız gibi bu yazınız da son derece güncel, somut, bilimsel ve mükemmel bir yazı. Candan tebrikler, yeni başarılar ve en iyi dilekler size çok değerli ve sevgili Mithat Akar. Gönül Pınar Atacı, 15.7.16

Çok teşekkür ederim Gönül hanım. Eksik olmayın. İnsanları değerli kılan, diğer insanlardır. Yazılarıma vermiş olduğunuz değer bizleri çok mutlu kıldı.