İmamın Ordusu

İmamın Ordusu

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzt Mar 28, 2011 2:37

İMAMIN ORDUSU

“İmamın Ordusu”nun telif hakkı Ahmet Șık’ındır diyorlar. Ortada böyle bir kitap da yok zaten. Olsa da, “İmam Ordusu”nu enine-boyuna anlatamaz Ahmet Șık. Çünkü Doğan Holding’de çalıșan bir ‘gazeteci’nin çapını așar bu boyut.

Bu ‘Ordu’da ‘bașkumandanlık’ yok örneğin ‘eșbașkanlık’ var; Doğan Grubu bunu dile getirebilir mi? Eșbașkanlar içindeki ‘gâvur’ları sayabilir mi? Bu ‘Ordu’nun müslümanlardan çok hristiyanlara hizmet ettiğini açıklayabilir mi Ahmet Șık?

Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmayı hedeflediğini? Türk Ordusu’nu içten çökerttiğini? Ulusu ‘imam ordusu’na dönüștürdügünü yazmıș olabilir mi?

Eșbașkanlardan birinin Bașbakanlığı kaptığını yazmıș olsun çok çok. Bir diğerinin Cumhurbașkanlığını ișgal ettiğini...

Anayasa Mahkemesi Bașkanlığında oturanın kim olduğunu da yazmıș mı? Beșiktaș Kadı’ları ne oluyor? Kurmayları mı? Polistekiler ‘Boğazda Oturan Simonlar’ mı oluyordu? Millî Egitimdekiler; milsiz eğitimdekiler; maliyedekiler; mülkiyedikiler; tıbbîyedekiler; sıhhiyedekiler; nafiadekiler; vakıflardakiler; içeridekiler; dıșarıdakiler; öndekiler ve arkadakileri de yazmıș mıydı acaba?

Ya basım ve yayımdakileri? Camidekiler ve cemevlerindekileri? Çarșıda ve pazardakileri? Evdekiler ve yoldakileri? Ve dağdakiler ile düz ovadakileri? Daldakiler ile yerdekileri? Sağdakiler ve soldakileri? Biçare ortadakileri?

Bütün bunları yazmıș olamaz Ahmet Șık. Yazsa yazsa birkaç tane öndekileri yazmıș olabilirdi ki biz onları zaten biliyorduk. Birkaç vali ve emniyet müdüründen ‘ordu’ olmaz oysa. Sözgelimi ‘Türk Ordusu’ içindeki imamınkileri yazmalı idi. Son üç ‘Genel Kurmay Bașkanı’nın imamla nasıl oynaștıklarını örneğin...

Neyi yazıp neyi eksik bıraktığını bilmiyoruz daha. Ancak ‘İmamın Ordusu’nu a’dan z’ye yazması olanak dıșıdır. Bașta da dedim; ulusun tümünü imamdan orduya çevirdi bu İmam.

Telefonda ‘selamın aleyküm’ diye bașlamayan kaç kiși kaldı Türkiye’de? Recep Șaban Ramazan gibi Osmanlıca sözcük kullanmaya özenmeyen kaç kiși?

Pavyon feadisi gibi yürümesine; hayvan pazarındaki celep gibi bağırmasına hayran olmayan mı var?

Hissiyatınız bozulmadı ise hassasiyetiniz de mi değișmedi daha? Duygularınız mı köreldi yoksa? Bu ‘İmam’ın adını duyduğunuzda göğsünüz sıkıșıp soluğunuz kesilmiyor mu hala?

Ayırdında olmadan ‘İmamın neferi’ olmayasınız sakın. Bırakın Ahmet Șık’ı kendinize bir bakın!

Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1665
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Re: İMAMIN ORDUSU

İletigönderen GEZGİN » Pzt Mar 28, 2011 10:18

Arkadaşım yazın güzel olmuş ancak sonuna takıldım . Bu saydığın Recep , Şaban , Ramazan Osmanlıca Arapçadan gelme değil mi ? Hicri ayların iisimleri olarak biliyorum lütfen yanlış ise düzeltin.. Bunları normal hiçbir ideolojisi olmayan her insan kullanabilir ki kullanınca ne daha iyi bir Müslüman olur nede cenneti garantiler.

Benim böyle bi hitap tarzım olmasada konuşmaya selamla başlamanında sakıncalı bir durumu yok .Telefonu selamla açan gayet bilinçli dindarlarda bolca bulunuyor. İslamiyet bu amerikanperestlerin tekelinde değilki .
Kullanıcı küçük betizi
GEZGİN
Üye
Üye
 
İletiler: 114
Kayıt: Çrş Kas 10, 2010 23:17

Re: İMAMIN ORDUSU

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzt Mar 28, 2011 12:01

Gezgin Kardeș,
Recep Șaban Ramazan’ı ay adları gibi mi yazmıșım? Bağıșlayın ama bu aylar ne zamandan beri ‘Pavyon fedaisi gibi’ yürümekte, celep gibi bağırmaktalar? Duyarlılığınıza değil ama ‘hassasiyetinize’ sunarım.
Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1665
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Re: İMAMIN ORDUSU

İletigönderen GEZGİN » Pzt Mar 28, 2011 12:13

Anlam karmaşası yaşadım . Kusura bakmayın tekrar okuyunca daha net anlaşıldı.

Sitemimim nedeni genel aslında .Örneğin yıllardır Türk Ordusu dinsizmiş gibi gösterildi ve halktan uzaklaştırıldı . Bu konularda biraz hassasım ve halkın bizim gibi düşünenlerden uzaklaşmaması için hasas olunması gerektiğine inanıyorum. Bende biran dogru algılamayınca sorun yaşadık .
Kullanıcı küçük betizi
GEZGİN
Üye
Üye
 
İletiler: 114
Kayıt: Çrş Kas 10, 2010 23:17

Re: İmamın Ordusu

İletigönderen murat8 » Sal Mar 29, 2011 1:07

Az önce internet ortamında ilk defa okuduğum kitaba dair taslaklar olduğu iddia edilen bir kısım paragraflardan edindiğim izlenim Sayın Habib Hamza Erdem'in öngörüsünü doğrular nitelikte. (Henüz tamamını okuma olanağım olmadığı için okuduğum kısım kadarının eleştirisini yapabiliyorum, ancak tümünün de pek farklı şeyler anlatacağına ihtimal vermiyorum.

Bu kitap Türkiye içindeki iç mücadeleyi ön plana taşıyıp meselenin uluslararası ilişkiler boyutunu -ki bence bam teli orasıdır - hasır altı etme amacında sanki.

Her konuda olduğu gibi ikircikli bir yapıyı ortaya koyup 'yiyin birbirinizi' psikolojik dürtüsünü kabartıyor.

Nasıl ki bu memleketin potansiyeli senelerdir;

aydın-avam
şeriatçı-kemalist
dindar-dinsiz
sağcı-solcu
bizden-sizden ve benzeri onlarca sözde cephelerle saflar yaratılarak etkisiz kılındıysa bu kitap da aynı şeyi devam ettirir nitelikte.

Bu camaati bir antitez, birşeylere cevap, bir tepki, bir rövanş olarak sanki bir DOĞAL ÜRÜN gibi ortaya koyuyor.

Hani bölücü terör örgütü PKK hakkında geveleyen liboşlar algı kirliliği yaratmak için TSK'yı kastederek " her iki taraf da silah bırakmalı" diye PKK ve TSK'yı kavramsal ve işlevsel anlamda aynı terazide tartan ve bu şekilde terör örgütüne aslında sahip olmadığı bir kudret ve tanınma atfeden tabirler kullanıyorlar ya, işte Ahmet Şık da benzer bir diyalektik kullanıyor yani;

Tez: Ordu
Antitez: Cemaat

Tez: 28 Şubat
Antitez: Ergenekon

Tez: Derin devlet
Antitez: Cemaat

Ve bununla cemaati ve örgütsel işleyişini meşrulaştırıyor.

Taslaklarda okuduğuma göre yazar "Ergenekon" diye bir örgütün olduğunu kabul ediyor/ varsayıyor, Cemaate getirdiği eleştiri sadece bu davada bertaraf etmek istediklerini örgütle bağlantılı göstererek ortadan kaldırma hamlesi.

Yani bu Ergenekon bir tertibin bir operasyonun adıdır diyememiş, en azından benim ulaşabildiğim kısımlarda.

Bundan 5 sene öncesine gidelim, ilk operasyona..

Orada emniyetin bu OPERASYONA verdiği isim idi Ergenekon.

Nasıl ki baskınlara, operasyonlara "Şafak operasyonu" vb isimler veriliyorsa o yapılan ilk operasyona Ergenekon ismi verilmişti. Daha ortada ne isimler vardı, ne sözde örgüt üyeleri, ne bir organik yapı. Sadece Ümraniye'de güyya bazı bombalar ele geçirilmişti emniyet tarafından ve işte bu operasyona EMNİYET(!) Ergenekon ismini vermişti.

Çok sonraları medya bombardımanıyla OPERASYON'un adı birden SÖZDE ÖRGÜT'ün adı oluverdi.

Yani Ergenekon'un isim babası ne sözde üyeleridir ne suçlanan ve yargısız infazları yapılan onca insan, isim babası emniyettir!

Ama ne hikmetse Ahmet Şık bu örgütün hakikatliğini varsaymakta!

Taslağın okuduğum kısmında bu projenin okyanus ötesi beyin takımına hiç değinilmiyor.

Gülen-cia bağlantısı işlenmemiş( umarım bu konu işlenmiştir ama pek umudum yok)

Olay tamamen memleket içi bir hesaplaşmadan ibaret, bir iktidar kavgası, memlekete hükmetme mücadelesi gibi yansıtılmış ve cemaat sanki CUMHURİYET kurumlarının alternatifiymişçesine meşrulaştırılmış.

Şu ana kadar okuduğum kısımda onyıllardır dayatılan şucu-bucu, sizden-bizden operasyonu dışında bir fikir sunan, yeni bir boyut kazandıran bir perspektif göremedim.

Herkesçe malum bir kadrolaşmanın birkaç adımı kronikleştirilmiş, şimdilik hepsi bu.

Ama tekrar altını çizeyim, bu kadarı bütünü temsil etmiyor da olabilir, tamamını görmek gerek ama açıkçası bana dağ fare doğurdu gibi geliyor.
Kullanıcı küçük betizi
murat8
Üye
Üye
 
İletiler: 36
Kayıt: Cum Mar 19, 2010 23:47

Re: İmamın Ordusu

İletigönderen Ram » Sal Mar 29, 2011 1:28

Bu memleket için canını vermiş asker, aydın ve yurttaşlar değil de, ileri dönük kurulan bir tezgâh içinde öldürülmüş orta oyuncusu birinin adını anıp "yaşasın ... adalet" diyenlere bugün herkesten çok sahip çıkılmıyor mu; işlerine gelmeyenlere "ötekiler" deyip aşağılamıyorlar mı¿?

Fare fare doğurur da, fareyi dağ yapanları kaydetmek gerekir.

Buna benzer durum ve koşullarda yoğun olarak yaymacası yapılan benzer içerikteki şu kitapta neler yazıyordu ki bu yeni ve şık kitaptan ne bekleyelim: serdar-ant-hanefi-avci-bdp-den-aday-olur-mu-t26288.html#p140581
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: İmamın Ordusu

İletigönderen murat8 » Sal Mar 29, 2011 1:52

Yeri gelmişken şunu da belirteyim; şöyle bir algı oluştu ki bence derhal kurtulunması gerekiyor;

Birileri nihayet gerçekleri ortaya çıkarıyor, artık kurtuluyoruz...

Yok böyle birşey. Gerçekleri bilmek tek başına yetmez. GÜÇ!

Önemli olan gücü elde etmek ve harekete geçmektir.

İşte taptaze örnek; ABD ve emperyalist diğer devletler Irak'ı işgalden önce en büyük gerekçe olarak sözde kitle imha silahlarını öne sürdüler.

Girdiler, işgal ettiler, istediklerini aldılar

ve ortaya çıktı ve tüm dünya öğrendi ki bu bahane sadece işgal için altyapı yaratmaya yönelik bir yalan idi.

Peki, hakikat ortaya çıktıktan sonra ne oldu?

ABD ve işgalciler yaptırım mı gördü?

Bush ve diğer katiller yargılandılar mı?

ABD tazminat mı ödedi?

Veya Irak'tan çıktılar mı?

Ambargo mu yediler?

Hiçbiri.

Vakit kaybetmeden yeni yalan ve bahanelerle sıradaki hedef ülkeleri işgal etmeye başladılar.

Yani siz isterseniz yarın tüm gazetelerde RTE ile CİA'nın anlaşmalarını yayınlayın (işte Gül-Powell anlaşması madde madde ortaya çıktı, AKP-PKK pazarlıkları çarşaf çarşaf ortaya döküldü) GÜÇ elinizde değilse sadece "vay be neler dönüyormuş" demekle yetinirsiniz.

Bu tip kitaplar, araştırmalar hakikate ulaşmada önemlidir.

Ama sakın kimse gevşemesin, rahatlamasın!

Savaşları kitaplar kazanmaz! Güç ve kararlılık, inanç, mücadele kazanır.

Bilmek yetmez, karşı koymak zarurîdir.

Ortada fiilen onyıllardır çalışan ve çok önemli mevziler kazanmış bir suç örgütü var.

İki kitap ile tüm bu bürokratik, mali, askeri, siyasi yapılanmanın diz çökeceğine inanmıyorsunuz herhalde..

Biz de onyıllarımızı, paramızı, vaktimizi, hayatımızı mücadeleye ve ideallerimize adadığımız zaman BAŞARI isteme hakkımız doğar.

Gerisi laf-ı güzaf.

Yoksa oh be iki kitap çıktı kurtulduk!

Yok böyle birşey.
Kullanıcı küçük betizi
murat8
Üye
Üye
 
İletiler: 36
Kayıt: Cum Mar 19, 2010 23:47

Re: İmamın Ordusu

İletigönderen metinozlem » Sal Mar 29, 2011 16:52

Bugün Bekir Coşkun çok güzel yazmış:
Bir:
Demek ki İmam Var...
İki:
İmamın ordusu var...
Üç:
İmamın ordusu devleti ele geçirdi.
/.../ Okumadıkları, görmedikleri kitap anlattı anlaşılan...
Kullanıcı küçük betizi
metinozlem
Üye
Üye
 
İletiler: 15
Kayıt: Prş Haz 03, 2010 17:38


Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 11 konuk

x