Iraklı Kürtlerin Silahlandırılması: IŞİD’le savaşmak mı, çatışmaya davet çıkarmak mı? / (Çeviri: Erkan GÜÇİZ)

Iraklı Kürtlerin Silahlandırılması: IŞİD’le savaşmak mı, çatışmaya davet çıkarmak mı? / (Çeviri: Erkan GÜÇİZ)

İletigönderen Erkan Güçiz » Prş May 21, 2015 15:53

Bu yazı kendini kâr amaçlı olmayan, ölümcül çatışmaları engellemeye çalışan bir Sivil Toplum Kuruluşu olarak tanıtan, “The International Crisis Group” Mayıs 2015 bülteninin derlenmiştir.

Haziran 2014’de IŞİD’in yıldırım hızıyla ilerleyen saldırısına karşı Batılı ülkelerin ayak üstü kurduğu bir koalisyon Iraklı Kürtlere askeri yardıma koştu ve bu başarısız oldu.

Şimdi, Kürt güçlerini, geçmişte alınan derslere dayanarak kurumsallaştıracak yeni bir yaklaşım gerekli.

Batının endişelerine rağmen bunun Kürt bağımsızlığını desteklemesi olası değil. IŞİD’in sahneye çıkışından beri Kürt gruplar Türkiye ve İran ile ittifaklarına daha az değil aksine çok daha muhtaç bir durumda kaldılar.

Petrol satışları Kürtlerin bağımsızlık yolunda ihtiyaçları olan gelir kaynağı; bu da ancak Türkiye üzerinden gerçekleşebiliyor. Türkiye ise bu işe yanaşmadığı gibi Irak’ın bütünlüğünün korunmasını istediğini her fırsatta belirtiyor.
...
IŞİD’e karşı Bağdat ile birlikte savaşmak ve ardından gelen siyasi ortamın hazırlanması için temel şart, profesyonel bir Kürt askeri gücünün kurulmasıdır.
...
Fakat Irak Kürtlerinin devamlı değişmekte olan politikaları belirsiz bir görünüm yaratıyor. Güçlü, önde gelen iki rakip, KDP (Kürdistan Demokrat Partisi) ve KYB (Kürdistan Yurtseverler Birliği) bir çatışma sürecinin ardından aralarındaki stratejik anlaşma çerçevesinde Irak Merkezi devletine, İran ve Türkiye’ye karşı aldıkları ortak tavırdan uzaklaşıyorlar. Üstelik onların tarihi liderleri Mesut Barzani ve Celal Talabani’nin politik güçleri zayıflıyor; bu da gücü ele geçirmek isteyen elitlerin parti içi kavgalarını tetikliyor.

Dolasıyla çok kırılgan bir noktadayız. “Teröre karşı savaş”ta bu son hamle üniter Kürt yapısını ve kurumlarını destekleyeceğine, her iki taraf içinde öldürücü olan eski ve yeni gerilimleri yeniden ateşliyor. Peşmergeleri, tek bir kumanda zinciri ile yönetilen profesyonel bir askeri güç haline getirme yolundaki ilerlemeyi de baltalıyor.

Başlangıçta 2014 Ağustos’unda doğrudan KDP’ye gönderilen Batılı askeri yardım, şimdi Bağdat’ın önceden izniyle Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne (KBY) gidiyor. Aslında silahlar, pek çok değişik kaynaktan, koordinasyonsuz olarak, nerede nasıl kullanılacağına dair bir kayıt konulmadan geliyor. Bunun sonucu, bölgesel başşehir Erbil’e hakim olan KDP’ye diğerlerinden çok daha fazlası gitti ve KYB İran’ın askeri yardımına daha muhtaç duruma düştü, Türkiye’deki asi Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile ittifaka zorlandı.
...
Sonuç olarak, Kürtler IŞİD karşısındaki savaşta olabilecekleri gücü gösteremediler. Koalisyon üyeleri, askeri yardım için Irak Merkezi Hükümetinin bağımsızlığının ve üniter yapısının tanınmasını şart koşsa da davranışları Irak’ın bütünlüğünü zarar verecek şekilde. Kürtlerin kendi aralarında, Kürtlerle Sünni Araplar, Kürtlerle Bağdat, Tahran ve Ankara Hükümetleri arasındaki kırılgan dengeleri sarsarak onları daha da zayıflatma riskini yaratıyorlar. Kürt parti kuruluşlarını güçlendirerek devletin kurularının dağılmasına sebep oluyorlar, dışarıdan müdahaleye davet çıkarıyorlar.

Bunun yerine, Koalisyon üyeleri birlikte hareket ederek, Kürt Partileri paralel askeri ve güvenlik güçlerini, partiler üstü bir oluşum içinde birleştirmeye ikna etmeli. Peşmergelerin en profesyonel elemanlarını, KDP-KBY birleşik tugaylarını ve ihtilaflı bölgelerdeki Kürt olmayanları güçlendirmeli, IŞİD ortadan kaldırıldıktan sonra bölgede güvenliği birlikte devam ettirecek, konumlarını görüşme yoluyla belirleyecek bir planı merkezi hükümetle birlikte hazırlamalı.

KBY liderliği kendine bir çeki düzen vermede geç bile kaldı. IŞİD karşısındaki savaştaki desteği ile gururlansa da eski sorunlar yakında su yüzüne çıkacak; bölgenin istikrarına IŞİD’in yarattığından çok daha ciddi tehlikeler doğuracak.
...
Türk ve İran Hükümetlerine öneri:
Koalisyonun Peşmergeleri kurumsallaştırma ve merkezi hükümetle birlikte olmaları için çabalarına destek olun.



Kaynak:
http://www.crisisgroup.org/en/regions/middle-east-north-africa/iraq-iran-gulf/iraq/158-arming-iraq-s-kurds-fighting-is-inviting-conflict.aspx?utm_source=Sailthru&utm_medium=email&utm_term=%252AMideast%20Brief&utm_campaign=New%20Campaign
________________________________________
“The International Crisis Group”da yönetici ve danışman olarak görev alan birkaç tanıdık isim.

Mort Abramowitz
Wesley Clark
George Soros
Javier Solana
Ersin Arıoğlu
Shimon Peres
Güler Sabancı

“The International Crisis Group” sitesinde Türkiye hakkında, çoğunluğu Kürt Sorunu’na odaklanmış Türkçe raporlar:
http://www.crisisgroup.org/en/other-languages/turkish-translations.aspx
Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa, bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir. Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar ulusun yaşamına giderilmesi olanaklı olmayan zararlar verebilir.
Gazi Mustafa Kemâl Atatürk

Erkan Güçiz

Facebook - TC ERKAN GÜÇİZ
Kullanıcı küçük betizi
Erkan Güçiz
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 421
Kayıt: Çrş Eyl 29, 2010 5:18

Şu dizine dön: Erkan GÜÇİZ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x