İşçi Partisi'nden ilginç öneri
“Batı Asya Ulusal Devletler Topluluğu” kurulmasını önerdi.
İşçi Partisi Genel Başkanvekili Mehmet Bedri Gültekin, birbirinin peşi sıra gündeme gelen “açılımlarla” atılması hedeflenen adımların, “Türkiye’nin sınırlarını ve rejimini değiştirecek büyük bir planın parçası” olduğunu ifade ederek bu plana karşı Irak, İran, Suriye ve Azerbaycan’ı içine alacak “Batı Asya Ulusal Devletler Topluluğu” kurulmasını önerdi.
Gültekin, düzenlediği basın toplantısında ABD başkanı Obama’nın Nisan ayında TBMM’de şimdi tartışılan ‘açılımları’ içeren bir konuşma yaptığını söyledi. “Bugün artık CHP ve MHP gibi Partilerin de görmek ve ifade etmek zorunda kaldıkları gerçek; Türkiye’nin toprak bütünlüğünü ve milli birliğini hedef alan bu saldırının arkasındaki güç, ‘Büyük Müttefik’ Amerika Birleşik Devletleridir” diyen Gültekin, çözüm için İşçi Partisi’nin “Yurtta Barış, Ortadoğu’da Barış” programını önerdi.
“Emperyalizmin küresel saldırısının hedefi olan devletler”in kendi sınırları içine kapanarak direnemeyeceğini söyleyen Gültekin, şöyle konuştu:
“Birinci olarak ulusal devlet, küresel saldırıya karşı benzer ulusal devletlerle cephe kurarak ayakta durabilir.
İkinci olarak ulusal devletler cephesi, öncelikle bölgesel düzlemlerde kurulmaktadır.
İşçi Partisi işte bu gerçekten yola çıkarak, emperyalizmin kışkırttığı bütün bölgesel sorunlara ancak bölge çapında birlik politikasıyla yanıt bulunacağını söylemektedir.
Türkiye, İran, Irak, Suriye ve Azerbaycan arasında ekonomiden güvenliğe kadar geniş bir alanda gerçekleştirilecek Bölgesel Birlik, emperyalist kışkırtmaların doğrudan sonucu olarak önümüzde duran Ermeni sorunu, Kürt sorunu, Kıbrıs sorunu vb. gibi sorunların köklü bir şekilde çözümünü sağlar.
Ekonomik bakımdan birbirini tamamlayan özelliklere sahip olan bu ülkeler arasındaki birlik, çok geçmeden dünyanın en büyük güçlerinden birinin ortaya çıkmasını sağlar.
Böyle bir birliğin çok güçlü bir tarihsel temeli vardır. Söz konusu ülkeler, bütün Bölgeyi siyasi otoritesi altında birleştiren Pers imparatorluğundan bu yana yüzyılları bulan sürelerle tek bir devlet içinde oldular.
Türkiye, Suriye ve Irak ise son 2500 yılın yaklaşık 2000 yılında aynı devlet içinde bulundular.
Bu olgu, çok güçlü bir ortak tarihsel arka planın varlığını gösterir.
Bugün karşı karşıya olunan emperyalist tehdit, bu ülkeleri birleşmeye zorlamaktadır. Ortak tarih, ortak kültür, birbirini tamamlayan ekonomik yapılar ve güvenlik ihtiyacı, birleşmeyi kaçınılmaz kılan etkenler olarak ortaya çıkmaktadır.
Amerika bütün Bölgenin haritasını yeniden çizmek istiyor. Irak ve Afganistan bunun için işgal edildi. İran’a yönelik kuşatma ve yaptırımlar bu amaca yöneliktir.
Bombardıman biçiminde önümüze yığılan ‘açılımlar’ın da amacı budur.
Küresel saldırıda Irak’tan sonraki hedef Türkiye’dir. Bu amaçla özellikle son yıllarda ülkemizin içine büyük bir yığınak yapılmıştır. Türkiye içerden kuşatılmıştır. Amerika, bu avantajlarına dayanarak Türkiye’yi Bölgenin ‘yumuşak karnı’ olarak görmektedir.
Türkiye bu saldırıya, aynı saldırının hedefi olan Bölgenin diğer ulusal devletleri ile birleşerek karşı durabilir.
Böyle bir birliğin Şanghay İşbirliği Örgütü gibi çok güçlü bir arka cephesi olacaktır. Bu tablo, Türkiye Avrupa Birliği ilişkilerini de sağlıklı bir zemine kavuşturacaktır. Nitekim bugün İran, Rusya ve Çin; Türkiye ile kıyaslanmayacak ölçüde Avrupa ile daha sağlıklı ilişkiler içinde bulunmaktadırlar.
Amerika hiçbir şekilde başarılı olamayacağı bir saldırı yürütmektedir. Ve bu saldırı saldırıya uğrayan devletleri biricik çıkış yoluna yöneltmektedir.
Bu çıkış yolunun adı Batı Asya Ulusal Devletler Topluluğudur.”
Gerçek Gündem