Recep Tayyip Erdoğan, Büyük Ortadoğu Projesi, Eşbaşkanı aynı zamanda dünya'da "Yahudi Cesaret Madalyası" alan tek Müslüman. Hünerleri ve İlk'leri bu kadarda değil, daha Başbakan olmadan önce, hiç bir siyasi-bürokratik bir ünvanı yokken, ABD'ye "Beyaz Saraya" giden tek kişidir. CFR (Dış İlişkiler Konseyi tarafından yazılan parti programı ile 2002 yılın'da iktidara geldiler. O tarih'den itibaren Türkiye Cumhuriyeti BOP projesi rayına oturdu. Verilen görevleri eksiksiz yapmak için ellerinden geleni yaptılar, AB'nin bütün dayatmalarına ses çıkarmadılar. ABD askerleri, Irak'da Türk Askerinin kafasına çuval geçirdi, utanmadan pişkin pişkin "Ne Notası, Müzik Notası mı vericez" diye sırıttılar, Büyük Milletin Onurunu ayaklar altına aldılar. 2002'den beri Milli Onur diye birşey bırakmadılar, koca Türkiye Cumhuriyetini şamar oğlanına çevirdiler. Bunlar olurken birde 100 yıllık projenin temelleri üstüne kat çıkmaya çalıştılar.
2009 yılında "Kürt Açılımı" başlatarak bölücü eşkiyaları şımarttılar, HABUR sınır kapısına dağdaki eli kanlı Teröristleri getirerek, PKK şovu yaptırdılar. Şehitlerin kemiklerini, Türk Milletinin'de yüreklerini sızlattılar.Yaptıkları açılımlar ile verdikleri tavizin haddi hesabı yok! Uluslararası diller arasında sayılmayan Kürtçe için devlet eliyle TRT Şeş açtılar, İşlevi olmayan bu dil için, Üniversite'de bölümleri kurslar açtılar. Olmayan birşeyi yoktan var etmeye çalıştılar. Bununla'da kalmadı, Kürtçe savunma ve dilekçe hakkı da tanıdılar, Nifak tohumları ektiler. Habur'dan sonra sekteye uğrayan Kürt açılımına yeniden işlevlik kazandırmak için Oslo'da Pkk yöneticileri ile devletin temsilcilerini masaya oturttular, resmen Terör örgütünü tanıdılar, resmiyete kavuşturdular. Bu kadar tavizden sonra Kürtçüler ile Şeriatçılar el ele vererek, Cumhuriyete karşı Palazlandılar. Terör örgütüne siyasetin yolunu açtılar.Bölücü tayfa, İktidardan yüz bularak Meydanlarımızda gövde gösterisi yaptılar. En sonda 21 Mart'da Nevruz bayramın da, Diyarbakır'da toplandılar. Tam bir fiyaskoydu bu olay, Pkk'nın bayrakları Diyarbakır sokaklarında dalgalandı. Her tarafda Öcalan posterleri asılıydı. Bunların üstüne birde Katil Öcalan'ın Mektubu okunarak, PKK (Kürdistan İşçi Partisi)' ya siyasi ünvan kazandırdılar.
İçler acısı bir durumdu, 29 Ekim'de Cumhuriyet Bayramın yasaklanırken, Türk Bayraklarına, Atatürk Posterlerine tazikli sular sıkılırken, bölücülere meydanlar sonuna kadar açılmıştı.Türkiye Cumhuriyeti İşgal edilmişti artık! Bu işgale karşı sansüre uğramış Gazeteci yazar Banu Avar, HEPAR Lideri emekli general Osman Pamukoğlu ve Erdal Sarızeybek paşa , halkı uyandırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Türk Milletin'in bundan sonra rehberi, Gençliğe Hitabe ve Bursa Nutku olmalıdır. Türk Gençliği Sağ-Sol diye ayrılmayarak, Tam Bağımsızlık'da birleşmeli. Çünkü düşman bu sefer daha kurnaz ve güçlü. Milli İrade ve Meclise işgal altında, Ordu'nun değerleri Komutanları tutuklu, Ordu'nun Omuriliği felce uğratılmış durumda. Artık Güç Silahsız Türk Kuvvetlerinde'dir.
"İşgal varsa, Direniş'de Olacaktır..."
Nevzat Zeyrek