Faşizmin tokadını hisseden vekillerin Başkanvekili Muharrem İnce, “Parlamenter demokrasi fiilen sona ermiştir. Bu iş bitti” dedi…

Geç de olsa bu gerçeği anlamaları olumlu, bundan böyle meclisteki muhalefeti Kürecik’te füze kalkanına karşı(Emine Ülker Tarhan’ın başını çektiği vekillerin eylemi gibi),Silivri ve Hasdal’da ABD tarafından yönetilip, Fetullahçı çete eliyle uygulanan vatanseverleri ülkemizin parçalanması anlamına gelen Büyük Ortadoğu Projesi karşısında susturmayı,sindirmeyi; TSK’yı tasfiye etmeyi,edilgenleştirmeyi amaçlayan hukuksuzluklara, tertiplere karşı Türk Milletini ayağa kaldıran eylemlerde görmek isteriz...Ve yeni anayasa komisyonu çalışmaları adı altında bölünme anayasasının hazırlanması sürecinde figüran olmaktan derhal vazgeçilmelidir...AKP’nin tartışma götürmeyen faşist zihniyeti ve işgalci tarafından verilen görevi ve bunu layıkıyla yerine getirebilecek sayısal çoğunluğu karşısında hala daha mecliste muhalefet yapılabileceğini sanmak en hafif deyimle “GAFLET” tir…

MİLLETİN AZİM VE KARARI…

Atatürk’ün dediği gibi “Türk milletini yine milletim azim ve kararı kurtaracaktır”; uyutulan, uyuşturulan,cehalet batağına sürüklenen,açlıkla sınav geçiren,profesyonel istihbarat servislerince yönetilen büyük bir psikolojik savaşla karşı karşıya olan Millete giderek mahalle mahalle , köy köy gezerek gaflet, dalalet ve ihaneti anlatmak ..kurtuluşun reçetesi budur..Bundan gayrısı sadece adına demokrasi adı verilen bu tiyatroda figüran olmaktan başka birşey değildir…

İŞGALCİLERİN VE YERLİ İŞBİRLİKÇİLERİ FAŞİSTLERİN; KENDİ KONTROLLERİNDEKİ MECLİSLERİNDE YENİLDİĞİ GÖRÜLMEMİŞTİR…Direnişin merkezi milletin sinesidir;zira “hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün vatandır”…Ve zaten kurtuluşu 3-4 kişinin seçtiği vekillerden beklemek “DALALET”TİR…GENÇLİĞE HİTABE KOŞULLARI GERÇEKLEŞTİĞİ HALDE İÇİNDE BULUNDUĞU İMKAN VE ŞERAİTİ DÜŞÜNEREK GÖREVE ATILMAKTA KORKU,BİREYSEL KARİYER KAYGISI V.B.NEDENLERLE TEREDDÜT ETMEK,VATAN SAVUNMASINDAN KAÇMAK, GÖREVİ İHMALDİR, “İHANET”TİR.

Gençliğe Hitabe; Türk Gençliğine, koşulllar oluştuğunda “Mustafa Kemal ol, kurtarıcı ol,kahraman ol” demektedir.

Kahraman, kurtarıcı biryerlerden ışınlanmaz,tarihe adını yazdıran kahramanlarımız bedenen dirilmezler,onlar ruhlarını yaşatacak yeni kahramanlarda dirilmeyi beklemektedirler, esasen “damarlarında Türk milletinin(ETNİSİTE DEĞİL) asil kanı olan” herkeste bu ruh var. İçindeki Kuvayı Milliye ruhunu uyandırıp; mücadeleye tüm benliğini katanların arasındaki en cesur ve kararlı olanlar tarihe kahramanlıklarını altın harflerle yazdıracaktır.Kurtarıcılar Milletin kendiliğinden uyanmasını beklemezler, Milleti uyandırmak için önce kendi Kuvayı Milliye ruhlarını uyandıranlar bizzatihi kendileri Kurtuluşun muştusudur, Hasan Tahsin’dir, Şerife Bacı’dır,Gördesli Makbule’dir,Tayyar Rahmi Ana’dır, Yörük Ali Efe‘dir ve nicesidir…

Güneş ERKUL