Durumu net olarak ortaya koyma zamanı geldi de geçiyor bile.
ABD sermayesinin temsilcisi liberaller + Brüksele bağlı AB ci liberaller + Ayrılıkcı Kürtler ve son olarak da Ilımlı İslamcı cemaatin; Türkiye Cumhuriyeti, TSK ve Ulusalcı aydınlara karşı oluşturduğu ittifak çadırdamaya başladı.
Ülke sermayesinin yeşillenmesi ile birlikte özellikle son seçimlerde elede ettikleri güç ile iyice antidemokratik işler yapmaya başlayan ılımlı İslami kesim ve cemaat destekli kesim ilk olarak ABD ye dayanan liberallerimizi küstürdü. Gazetelerindeki yerlerinden etti, şu an o görüşün temsilcisi fikir lideri bir liberal yazar ABD de Türkiyede neler olup bitiyor konulu konferanslar veriyor.
Peki yıllardır Türkiyenin bölgesel emperyal ülke olmasını savunan bu görüş ne oldu da ters düştü başta destek verdiği ortak cepheye? Çok basit bölgesel emperyal ülke olup çok uluslu ABD şirketlerinin acentalığını yaparak ortadoğuyu sömüreceğini düşünen bu gruba ılımlı islamcı grup geçit vermedi. K. ırakda yeşil sermayenin milyarlarca dolarlık yatırımlar yaptığı Oda tv de yazılıp çizildi.
Aynı şekilde ABD destekli liberal görüş ile bölge üzerinde özellikle Kürtler üzerinde farklı planları olan Brükselci liboş aydınlar arasında da ciddi bir çekişme başladı. eskinin liberalleri o liberal kılıklı Brüksel lahanalarına giydirip duruyorlar yazılarında.
Son günlerde özellikle KCK operasyonu nedeni ile Türkiye Cumhuriyetine karşı oluşan cephede ılımlı islamcıların Brüksel lahanalarına karşı taviz vermez tutumlarını da görüyoruz. Örneğin İslamcı cemaatin fikir önderlerinden Taha Akyol ve o görüşün gazetesi Zaman sürekli KCK ya giydiriyor, operasyonun haklılığını vurguluyor. KCK nın Komün yapıda bir yaşamı savunduğunu, totaliter bir örgüt olduğunu gözlere sokuyor. Brükselciler ise KCK operasyonlarının bir an önce durdurulması çağrısında bulunuyorlar, başbakana uyarı makaleleri döktürüyolar, öncede dediğim gibi çünkü onların Kürtler konusunda farklı planları var, İslamcıların ise farklı planları var.
İslamcılar Türkiye kökenli ayrılıkcı Kürtlere biçilen rolün dışına çıkılmasına izin vermek istemiyor.
Nedir Türkiye kökenli ayrılıkçı kürtlere biçilen görev o halde ?. Barzani liderliğinde ılımlı islam ile yönetilen feodal bir Kürt devletine dahil olunmasını istiyorlar. Adamlar bölgenin ılımlı islam ile yönetilmesine güdümleniş durumdalar ama Türkiye kökenli Kürtler hem Barzani gibi bir feodal ağanın emrine girmeyi kabul etmiyorlar, bir de kalkıp komün bir yapı savunuyorlar. Çizmeyi aşıyorlar o nedenle bir an önce ezilmeleri gerekiyor.
KCK operasyonları ile üzerlerine gidilirken, Brüksel lahanaları direk Taha Akyola ya da Zaman a giydiriyor, en son başbakan KCK ya sahip çıkan bizden değildir diyerek rest çektiğinde, Brüksel lahanasının biri köşesinde neredeyse özür dileyecek konuma geliyor ama başbakana bir daha düşünün demeyi de ihmal etmiyor.
Peki güçlenen ve güçlendikçe cüretlenen kim ? Ilımlı İslamcılar.
İlk kazığı yiyen kim? ABD destekli liberaller.
İkinci kazığı kim yiyor ? Brüksel lahanaları,
peki her daim kazığı yiyen ve her daim yiyecek olan kimler ? emperyalistler ve onların yerli işbirlikçi fikir liderlerinin gazına gelen ayrılıkçı Kürtler.
Unutulmasın Apo nun ifadesi alınırken, Apo, "Kürtler için gerçek özgürlük Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır" demiştir.
Ayrılıkçı Kürtcülere son uyarı, "Emperyalizm ile hamama giren terler, gelecekte de terlemeye devam edecektir, sizin hayaliniz olan özgür, bağımsız, modern bir ülkeyi size kurdurtmazlar, çünkü öyle olursa yakında yer altı kaynaklarını da sahiplenmeye kalkacağınızı bilirler, gelin siz Aponuzun o sözüne kulak verin, ne demişti yakalandığında " Kürtler için özgürlük Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır" .
Saygılar
Kuvvai Milliyeci Torunu