Kaosun Sebebi ve Çözüm Mesajı!
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Türkiye, yapmak isteyenlerle bozmak isteyenler arasında bir çatışmanın, sıkıntının sürecini yaşıyor. 10 Ağustos 2014'te, Cumhurbaşkanı yerine Başkan seçmiş olsaydık, Türkiye bugünkü kaosu yaşayacak mıydı? Yaşamayacaktı" dedi.
Müezzinoğlu'na göre yapmak isteyenler, Tayyip Erdoğan ve takipçileri, bozmak isteyenler ise muhalifler...
Gerçek ise bunun tam tersi!
Türkiye'nin parlamenter sistemini kim bozmak istiyor?
Anayasa'daki vatandaşlık ve millet tanımından Türk kelimesinin çıkarılmasını kim istiyor?
Türkiye'nin kurucu iradesini, kuruluş felsefesini kim ortadan kaldırmak istiyor?
Bu soruların cevabı belli değil mi?
O halde bozguncu kim?
* * *
Gelelim ikinci cümleye... "10 Ağustos 2014'te, Cumhurbaşkanı yerine Başkan seçmiş olsaydık, Türkiye bugünkü kaosu yaşamayacaktı" demek, "kaosun, şiddetin, terörün sorumlusu biziz" demektedir.
Tayyip Erdoğan başkan olsaydı ne yapacaktı da kaos olmayacaktı? Güneydoğu'ya özerklik mi verecekti?
PKK özerk devletin ordusu, jandarması ve polisi mi olacaktı? Dolayısıyla PKK'nın teröre başvurmasına artık gerek kalmayacak mıydı? Türkiye ise, Erdoğan'ın "Osmanlıya baktığımız zaman o güçlü Osmanlı'da Lazistan, Kürdistan eyaletleri vardı. Güçlü bir Türkiye asla eyalet sisteminden korkmamalıdır" sözlerinin altında yatan projeye uygun olarak federasyon sistemine mi geçecekti?
AKP, sadece seçimden önce milliyetçilik yapmakta, seçimden sonra ise her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almaktadır. Üstelik bunu her seçimde yapmaktadır. Seçmenin bu ikiyüzlülüğü göremediğini sanmak, herkesi aptal yerine koymaktır. Asıl sebep, seçmenin millî bilincinin zayıflamasında, seçimleri bir üleşme vasıtası olarak görmesinde yatmaktadır. Oysa üleşmenin konusu bütün Türkiye'dir ve üleşecek olanlar da Türk seçmeni değil, Orta Doğu'yu kaosa sürükleyen, ABD, İngiltere ve İsrail'dir. Tabii, Almanya ve Fransa da kendi piyonları vasıtasıyla, pastadan pay kapmaya çalışıyor. Onlara da Libya'da olduğu gibi birkaç kemik atabilirler!
Bu tuzakla netice alırlarsa, AKP zenginlerinin bugüne kadar elde ettiği servetler ne olur?
* * *
Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyayla ilgili gerçekleri açıkça dile getiren bir kişi var: Adı Hasan Nasrallah!
"Orta Doğu" demiyor, "bölge" diyor. Çünkü Orta Doğu, İngilizlerin kullandığı ve kabul ettirdiği bir kelimedir. Yoksa insan kendi bulunduğu bölgeye, Doğu'nun ortası der mi?
Herneyse Nasrallah bakın ne diyor:
"ABD, İsrail ve Suudi Arabistan'ın iş birliğiyle, IŞİD'i bölgeyi, Suriye ve Irak'ı bölmek için kullanıyor. ABD, IŞİD üzerinden bölgenin resmini yeniden çizmeye, rejimleri ve devletleri düşürmeye çalışıyor.
Bölgenin yeniden bölünmesine karşı çıkmalıyız. Bu, ABD ve İsrail'in bölgede şu an gerçekleştirmeye çalıştığı bir komplodur ve yazık ki bazı bölgesel güçler de bilerek veya bilmeyerek kendilerine de zararı dokunacak bu planı uygulamakta ve izlemektedir.
Bugün her yerden haykırmalı, halklarımızı ve ümmeti uyarmalıyız. Bölge ülkelerini yeniden bölme ve parçalama planları bölgeyi uzun sürecek etnik ve mezhebi iç savaşlara sokuyor. Bunun bölge güçlerinin yıkımından, tahrip olmasından mültecilikten başka sonuçları yok.
Dolayısıyla İslam dünyasının âlimleri, Müslüman ve Hıristiyan liderler, İslamcılar, milliyetçiler, laikler, tüm güçler ve hareketler, bu komplo karşısında yeni bir tavır almalıdır. Eğer buna izin verirsek, eğer bu nesil buna izin verirse bölge yeniden bölünüp parçalanırsa, bunun etkileri sonraki nesillerde görülecek ve hepimiz Allah katında sorumlu olacağız."
İşte Türkiye'de seçmene verilecek mesaj da budur!
ABD komplosuna hizmet eden bölgesel güç kimdir, BOP eş başkanı kimdir; belli değil mi?
Arslan BULUT, 18 Ağustos 2015
arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr