Doğup büyüdüğün, belki de öleceğin topraklarda kendini kapana kısılmış hissetmek.
Yarına güvenememek, söylenen hiçbir şeye inanamamak.
Derin bir çaresizlik ve depresif ruh hali.
Neden böyle hissediyoruz?
İnsan kendi topraklarında neden böyle hissettirilir, neden açmazlara düşürülür.

Halbuki insan pozitif bir varlıktır.
Topluluklar halinde yaşar.
İlk etapta dişisini bularak ürer, çoğalır ve çekirdek yapıya geçer.
Sonrasında kolonileşmeye başlar.
Ülkeler, devletler, milletler oluşur.
Her şey birlik olmayla, dayanışmayla gelişir, öznelleşir.
Burada en önemli şey GÜVEN, konulmuş kurallar ve dayanışmadır.

Vatandaş ile devlet arasında güven kalmaz ise,
devlet vatandaşına bir nevi tuzak kurarsa,
böyle tuzağa düşmüş, kapana kısılmış hissetmek gayet doğaldır.
20 Aralık döviz operasyonu ile devlet, Türk Lirasına güveni kalmayan vatandaşını panikletip, manipüle edip üst seviyelerden almış olduğu dövizlerini sattırarak, ardından size kur garantisi veriyorum, kur aldığın/alacağın faizden fazla olursa sana aradaki farkı hazineden ödeyeceğim garantisi vererek vatandaşını kandırmıştır.
Öncelikle hazinenin en önemli ve başlıca kaynağı, vergiler ve vatandaşlarıdır.
(Yandaşa sürekli vergi aflarını düşünürsek elde tek halktan alınan dolaylı dolaysız vergiler kalıyor)
Parası olan parasına para katacak, riski sokaktaki vatandaş ödeyecek.
Kur artmaz ise de çırak çıkacak (veya kur gene manipüle edilirse).
Olayın kısa özeti restauranta gidip güzelce karnınızı doyuracaksınız hesabı da dışarda simit yiyerek karnını doyuran garibana kilitleyeceksiniz, ne güzel.
Devletine güvenen gene elindekinden olacak ve daha çok fakirleşecek.
Peki insanlar neden böyle bir hamle yapsınlar?
Mantıksız.
Elimde 100 dolarım veya eurom var. Bunu bozdurup TL yapacağım, kur artarsa hazine bana aradaki kur farkını ödeyecek. Neden risk alıp paramı bozdurayım? Benim açımdan değişen bir şey yok ki.

Zaten vatandaşların çoğu da hükümete güvenmediğinden elindeki varlıklarını bozdurmadı.
Piyasayı manipüle eden Merkez Bankası, kamu bankaları ve bazı kamu kuruluşları oldu.
Bunu da vatandaş bize güvendi TL değer kazanıyor döviz geriliyor diyerek algıya oynadılar.
Madem öyle 4 Ocak 2021 tarihinde 7,36 olan Usd döviz kuru bugün neden 12,03,
türkçe çevirisi ile neden paramız sene başından sene sonuna %63 değer kaybetti. Hani döviz düşmüştü.
Buna ölümü gösterip sıtmaya razı etmek denmez mi.
Yapılan bu operasyonlardan kimler ne kadar para kazandılar?

Bugünkü gazete haberlerinde aynı oyunun şimdi de Altında oynanmaya çalışıldığı görülüyor.
Resmi gazetede 29 Aralık 2021 / 31704 sayı sayfa 44 garantili altın ile ilgili kararname yayınlandı.
Yastık altındaki dövizler, yastık altındaki altınlar gözleri hep bunlarda.
Çünkü sata sata çoğu ülke varlığını tükettiler.
Çökme hareketinde şimdi son kozlarını oynuyorlar.
Yalnız en büyük şanssızlıkları artık hükümete ve başına güven bitti.
20 Aralık operasyonlarında halkı uyarmaya çalışan ekonomistler ve eski Merkez Bankası başkanları hakkında suç duyurusunda bulunarak ve hapis tehditleri ile aklı selim insanları susturmaya ve gerçekleri örtmeye çalışıyorlar.

Tüm bu olan bitenlere karşın,
siz de kendinizi kapana kısılmış tuzağa düşmüş hissetmiyor musunuz.
Neden ülkenin doktorları yabancı dil kurs kapılarını aşındırıp ilk fırsatta ülkeden ayrılıyorlar?
Neden üniversite öğrencileri Master yapmak için yabancı ülke kapılarını aşındırıyorlar?
Neden ülkenin Gazetecileri, Entellektüelleri ülkeden kaçıyorlar?
Neden ekmek kuyruklarından sonra ülkede pasaport kuyrukları oluştu?
Neden ülke sanayicisi fabrikalarını balkan ülkelerine taşıdılar?
Neden halen ülkede Fetö operasyonları yapılıyor? (hala kökünü kurutamadılar)
Neden 25-30 Lira olan Ayçiçek yağı 110 liraya çıktı? Buna bakarak enflasyon hesabı yaparsak sonuç ne çıkar!
Yalancılık kurumunun %21 gösterdiği enflasyon kime yarıyor?

İşte Neden sorusunu sormaya başladığınızda bir şeyler düzelmeye başlayacak,
düzelme başlayınca sizlerin de güven duygunuz yeniden oluşmaya başlayacak.
Geleceğe, yarınlara daha umutlu daha güven ile bakmaya başlayacaksınız.
Çünkü hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Sorgulamaktan korkmayın…

Zafer ATUN
29 Aralık 2021
zaferatun.wordpress.com