KARAR ERDOĞAN'IN ZAFERİDİR!!
Kimse kendini ya da başkalarını kandırmaya kalkmasın. Sonuç; Tayyip Erdoğan ve avanesi için zafer, benim de yer aldığım karşıtları için de hüsrandır.
Neymiş efendim, kararda ağır bir ihtar varmış!
Neymiş efendim, mahkeme krizi tespit etmişmiş!
Neymiş efendim, para cezası verilerek AKPnin odak olduğu tespit edilmişmiş!
Neymiş efendim, AKP laiklikten sabıkalı bir parti olmuşmuş!
Neymiş efendim, AKP hüküm giymişmiş!
Geçiniz, bunlar teselli ifadeleridir.
Kervan yürüyor yani AKP yoluna devam ediyor mu?
Gerisi lafügüzaftır.
Siyasi yargılamalarda sicil bir mana taşımaz ancak somut hüküm bir anlam ifade eder.
Evet Tayyip Erdoğan müthiş bir strateji ile süreci şaheser bir şekilde yönetmiş ve sonuç almıştır.
Ama öyle oldu böyle oldu, bunlar teferruattır.
AKP sonuç almıştır.
Çıkın sokağa şunları duyacaksınız:
- Helal olsun adama. Dik durdu, posta koydu, meydan okudu, Paşaları da hapsetti ve partisini kapattırmadı.
Ama öyle değil demeyin, ortaya çıkan sonucu toplum böyle algılıyor.
Peki Tayyip Erdoğan gerçekte ne mi yaptı; sıralayalım onları:
Davayı demokrasi eksenine oturttu.
Yargılamayı topluma ve hatta adeta bütün dünyaya mal etti.
Müthiş bir psikolojik harekatla aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık misali karar vericiler ile, onları etkileyecek olanların kafasını karıştırdı.
Adeta ölümü gösterip sıtmaya yani kendine razı etti.
Düşünün bir Başbakan ortaya çıkıyor ve yargıya talimat verircesine bu dava Temmuz içinde bitmeli diyor ve bunu yaptırıyor.
Peki Temmuzın sonu niye mi önemli?
Çünkü 1 Ağustosta YAŞ toplantısı başlıyor.
Düşünebiliyor musunuz isteseydi bir üyenin bile engel olabileceği bu tarih dayatmasının bile önüne geçilemedi.
Kuşkusuz bu sonucun çıkması anonim bir uzlaşmanın sonucudur.
Peki bu uzlaşma karşı taraf adına ne için miydi?
Günü kurtarmak için.
Göreceksiniz AKP ve Tayyip Erdoğan bu karardan sonra fütursuzluklarına sinsi sinsi devam edecek ve parti devleti modelini fiili olarak hayata geçirecektir.
Tabii ortaya çıkan bu sonuçta siyasette var olan alternatifsizlik ile kabızlığın da etkisi olmuştur. Kapatsak başka seçenek yok yine onlar gelecek, bari mağdur konumuna sokmayalım ve eşikteki ekonomik kriz ile İran olayı AKPye ciro edilsin bakışı bir ölçüde elbette etkili olmuştur.
Benim asıl merak ettiğim AKP kapatılmayacak idi ise bu dava niye açıldı?
Ülkenin 5 ayını ziyan etmek hangi ulvi anlayışın sonucudur.
Diyelim Başsavcılık gaza geldi ve bir hata yaptı, peki önceki gün kapatılmayı reddeden 5 üye iddianamenin kabulüne neden oy verdi?
Son sözümüz aylardır yargı darbesi edebiyatı yapan malum güruha olacak.
Önceki günkü oylama sonucu hür irade tezahürü müdür yoksa dışarıdan yapılan baskıların eseri midir?
Nereden mi çıkarıyorum.
367 ile türbana parmak kaldıranların aksi davranması anlaşılır değil de ondan.
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/a_hab ... ityaz=4654