Kıbrıs'ta asıl hedef İsrail'in güvenliği
KKTC halkının önüne, egemenliği ve topraklarının bir kısmını Rumlara vermelerini öngören Annan Plan konulduğunda, 1974 Barış Harekâtı'nda Türk askeri ile birlikte mücahit olarak savaşan Kıbrıs Türk halkı, Tayyip Erdoğan'ın başını çektiği kampanya sonunda "Yes be annem" dedi. Rum tarafı hayır oyu vermeseydi, KKTC o gün bitmişti!
* * *
Millî Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Ümit Yalım'dan özetle aktarayım:
* Türkiye'nin Akdeniz'deki 7.000 km. kare kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgesini işgal eden Rum Yönetimi ile Mısır, bölgeyi 2004'te Birleşmiş Milletler'e tescil ettirdi. Şimdi ise Cenevre'de Annan Planı'ndan da kötü ve Türklerin eskisinden daha fazla toprak vermesine dayanan anlaşma metni, İngiltere, Türkiye ve Yunanistan'ın nezaretinde KKTC ve Rum Yönetiminin önüne konuldu.
Basına yansıyan haberlere göre her iki taraf da birer harita hazırladı. Rumların haritası toprak almak için Türklerin haritası ise toprak vermek için çizilmiş!
KKTC de ortadan kaldırılıyor!
* AKP Hükümeti'nin Kuzey Kıbrıs'taki Türk askerlerinin üçte ikisini çektiği haberleri yerli ve yabancı basında yayınlanmış ve haberler AKP Hükümeti tarafından yalanlanmamıştır. Üstelik Güney Kıbrıs'ın Baf bölgesinde 1998 yılında kurulan Yunan hava üssü 19 yıldır faaliyettedir.
* 2004 Annan Planı'nda verilen topraklara ilave olarak Dipkarpaz ve Maraş bölgesi ile Geçitköy Barajı'nın da Rumlara verilmek istendiği ortaya çıkmıştır.
* Böyle bir tavizin gerçekleşmesi halinde, Türkiye Ege Denizi'nden sonra Akdeniz'de de kuşatılmış olacaktır. Türkiye'nin güneyindeki deniz yetki alanları 12 mil geriye çekilecek ve hava sahası da kaybedilmiş olacaktır.
* Ayrıca Dipkarpaz ile İskenderun Körfezi arasındaki petrol ve doğal gaz sahalarının önemli bir bölümü de Rum tarafının kontrolüne geçecektir.
* Yunanistan ve Rum kesimi, Kıbrıs Müzakereleri ile önce Kuzey Kıbrıs'a yerleşmeye daha sonrada adayı tümüyle Yunanistan'a bağlamaya yani ENOSİS'i gerçekleştirmeye çalışıyor. Yunan Savunma Bakanı Kammenos ve Rum lideri Anastasiadis 1 Nisan 2016'da, Güney Kıbrıs'ta, EOKA'yı anma törenine katılarak ENOSİS mesajı vermiştir.
* Kıbrıs müzakerelerinin nihai maksadı, ABD'nin, Geçitkale'de Hava Üssü, Gazi Magosa'da deniz üssü kurmasını sağlayarak "çevreleme stratejileri" bağlamında Orta Doğu'nun çepeçevre kontrol altında tutulması ve "İsrail'in güvenliği"nin sağlanmasıdır.
Ümit Yalım, son olarak "Rum tarafının toprak talebine karşılık olarak Türk tarafı da Güney Kıbrıs'tan toprak talep etmeli, Türkiye'nin garantörlüğünden vazgeçilmemeli ve soydaşlarımızın güvenliğini sağlayan Türk askeri Kıbrıs'tan çekilmemelidir." diyor.
* * *
Kıbrıs ile ilgili çok yazı yazdım ve gördüm ki siyasilere yaptığımız eleştiriler Kıbrıs'ta pek hoş karşılanmıyor, hatta ters tepiyor. Hem sonra rahmetli Rauf Denktaş da Yeniçağ'da yazıyordu. Hüseyin Macit'in de değerli yazıları var.
Zaten asıl tepkiyi koyması gereken, bizden önce "Kıbrıs Türk halkı"dır.
Kıbrıs Türklerine rağmen dünyada hiçbir güç KKTC'den bir çivi bile sökemez.
Tabii Kıbrıs Türklerinden bir dostum da aynı uyarıyı "Türkiye halkı"na yapıyor ve "Siz de Meclisinize sahip çıkın, Yes be krallık demeyin" diyor! Haksız mı?
Bilinçli bir halk, Meclis'in yetkilerini bir kişiye devreder mi?
NOT: Şimdi bazı ezberciler, "Türkiye halkı"na itiraz edebilir ama işte burada denir! "Kıbrıs Türk milleti" denilmediği gibi... Millet, ezeli ve ebedidir, halk ise halen belli bir coğrafyada veya yerleşim biriminde yaşayanlara denir. "Türk milleti", gelmiş geçmiş bütün Türk halklarını kapsar...
Arslan BULUT, 13 Ocak 2017
arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr