@ maydonos

Öle bi yazı paylaşmışsınki ne desem boş...

Kurultayda her yerde Kılıçdaroğlunun posterleri var adam içeri girerken izdiham oldu dışarda yurdun dört bi yanından gelen insanlar tıklım tıklım doldurmuş meydanı oteller dolmuş trafik kitlenmiş daha önce böyle bir sevgi görülmedi diyorlar siz hala ne diyosunuz ya...

Bağımsız yazdı:

Türk-Kan yazdı:

Bağımsız yazdı:Tarafın haberi mi

Çok mu hoşuna gitti?

Yok burada bile taraf gazetesi iktidar yalakalarının haberlerine itimat edenleri görmek beni artık ancak güldürür.

Tamamını okumazsan gülersin böyle.

Türk-Kan yazdı:Kılıçdaroğlu, kürtçü örümcek Sezgin Tanrıkulu'nu CHP saflarına katmak için görüşmelerde bulunmuş. Hayırlı olsun.

Türk-Kan yazdı:

Bağımsız yazdı:Esen bu rüzgrdan tedirgin olmayın aynı zamanda korkun.

Haklısın. Kılıçdaroğlu'nun davet ettiği Tanrıkulu açık açık söylüyor zaten:

ABD Dışişleri Bakanlığı Türkiye’de demokrasi ve Kürt meselesi konusunda geçen ay iki günlük bir toplantı düzenledi. Türkiye’den beş-altı kişiydik. Basına kapalı olan bu toplantılara, Amerikan Dışişleri ve Savunma Bakanlığı’ndan bürokratlar, akademisyenler katıldı. Yani işin mutfağında çalışan Cumhuriyetçiler ve Demokratlar birlikte katıldılar. Ayrıca Kuzey Irak’tan da akademisyenler vardı. ABD, kasım sonrası için Türkiye’yle ilgili A, B, C, D planları hazırlıyor.

İm (Kod): Tümünü seç

http://www.taraf.com.tr/nese-duzel/makale-sezgin-tanrikulu-abd-kurt-plani-hazirliyor.htm

Baykal'ın evinde sessizlik

CHP'de Baykal dönemi sona erdi. Kaset skandalı ile istifa eden Baykal kongreyi evinde izliyor.


BAYKAL RANDEVU VERMEDİ

CHP Manisa Merkez İlçe Örgütü üyesi 40 kişilik bir grup, eski Genel Başkanı Deniz Baykal ile görüşmek istedi. Ellerinde, “Sayın Genel Başkanımız Deniz Baykal, Manisa Merkez İlçe Örgütü olarak, bu onurlu mücadelede seninle sonsuza dek varız, yanındayız” yazılı pankart taşıyan grup adına konuşan Hamza Kapan, Kemal Kılıçdaroğlu ismi üzerinde bütün partinin anlaştığını, kendilerinin sadece Baykal’a saygılarını sunmak için geldiklerini söyledi.

Daha sonra randevu taleplerinin Deniz Baykal tarafından reddedilmesi sonrasında grup, kurultayın yapılacağı Atatürk Spor Salonu’na geçtiler

KONGREDE ANONSLA GELEN ALKIŞ

Deniz Baykal, gelişmeleri evinde sessizce izlerken, kurultay salonunda heyecanlı dakikalar yaşanıyor. Bir ara Divan Başkanı Anadol CHP'yi anlattığı konuşmasında, "Deniz Baykal liderliğinde ABD'nin Irak harekatına karşı çıkan CHP" dedikten sonra Baykal ismini duyan delegelerden büyük alkış aldı.


gazetevatan.com

---

Kılıçdaroğlu'ndan tarihi konuşma!

Kemal Kılıçdaroğlu kurultayda konuştu: İktidara koşuyoruz

Ve Kılıçdaroğlu bir ilk daha yaptı..

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hitap şeklini değiştirdi.
Başkakan hakkında konuşulurken hep ya soyadı olan "erdoğan" ya da pek rastlanılan bir isim olmadığı için, Başbakan'a özel gibi algılanan "Tayyip Bey" hitapları kullanılırdı.
Kılıçdaroğlu, Başbakan'dan "Recep" adıyla bahsetmeyi tercih etti.


CHP'nin başkan adayı Kılıçdaroğlu delegelere yaptığı teşekkür konuşmasında şunları söyledi:

Böylesine görkemli bir toplantıda, İnönü, Ecevit ve Deniz Baykal'a kadar görkemli tarihin sahibi olacağız ve o görkemli tarihi ileri taşıyacağız. Hepinizi en içten duygularla selamlıyorum. Hepinize yürekten, içten 'Merhaba' diyorum. Sayın Baykal'a yapılan komplonun failleri ortaya çıkmış değil. O failleri bulmak boynumuzun borcudur.

Zonguldak’ta kara elmas için alın teri döken madenciler gündemimiz. Recep Bey diyor ki bu yörenin insanları bu olaylara alışık. Ölüm bu mesleğin kaderinde var diyor. Bizim kadar yaşamını yitiren işçiler var. Nasıl oluyor da başka yerde yaşamını yitirmeyenler Zonguldak’ta kader oluyor. Onların ailelerine başsağlığı diliyorum. Meraklanmasınlar iş sağlığı ve iş güvenliği nedir, biz onarla öğreteceğiz

Bu işçilerimizin bir sorunu daha var. Yaşamlarını kaybeden bu işçilerin tamamı taşeron işçisi. CHP iktidarında taşeronluğu tamamen gömeceğiz. Kamuda çalışan hiçbir işçi yaşamı boyunca asgari ücrete mahkum olmayacak. Örgütlü toplum olmayacağız biz.

İLK ZONGULDAK’I ZİYARET EDECEĞİM

Kurultaydan sonra ilk ziyaret edeceğim yer Zonguldak olacak. AKP iktidarıyla beraber Türkiye’de taşlar yerinden oynadı

KASIMPAŞALI DEDİKODU YAPMAZ
O konuştu salon coştu
Foto galeri için tıklayın


Geçen Başbakan ülkeyi yönetmekte zorlandı herhalde CHP2nin iç işleriyle uğraşmaya başladı. Benim bildiğim hiçbir Kasımpaşalı dedikoduyla uğraşmaz

Kasımpaşalı ünvanını almak da Kasımpaşalı’nın görevidir. Güdümlü siyaset yapıyorlar.Birileri emir veriyor, bunlar da yerine getiriyor.Biz yöneteceğiz, halkla yöneteceğiz

Türkiye’de rüşvetin, haksızlığın sonunu getirmek inşallah bize nasip olacak. Bunlar hukuk dediler, hukuku katlettiler, demokrasi dediler, demokrasiyi katlettiler. Söz veriyorum, özel yetkili mahkemelere de son vereceğiz. Bunlar onurlu dış politika diye Dubai’ye gidip 10 milyar dolara Türkiye’nin onurunu masaya yatırdılar. Artık iktidara koşuyoruz. Mustafa Kemal bu ülkeyi kurarken ’önce halk’ dediler

CHP, Kuvayi Milliye demektir.CHP, müdafa-i hukuk demektir. CHP, Anafartalardır, Conk Bayırıdır. CHP, İzmir’de Hasan Tahsin’dir, K.Maraş’ta Sütçü İmamdır. CHP’nin genlerinde ulusal çıkarları korumak vardır. CHP değişimci ve devrimcidir. Türkiye’yi yeniden inşa edeceğiz. Demokrasinin çıtasını yükselteceğiz. Demokrasiyi hukukla güçlendireceğiz.

TÜRKİYE'Yİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ

CHP, Kuvayi Milliye demektir.CHP, müdafa-i hukuk demektir. CHP, Anafartalardır, Conk Bayırıdır. CHP, İzmir’de Hasan Tahsin’dir, K.Maraş’ta Sütçü İmamdır. CHP’nin genlerinde ulusal çıkarları korumak vardır. CHP değişimci ve devrimcidir. Türkiye’yi yeniden inşa edeceğiz. Demokrasinin çıtasını yükselteceğiz. Demokrasiyi hukukla güçlendireceğiz.

RECEP BEY EKONOMİ BİLMİYOR

Türkiye’nin en büyük sorunu işsizlik.

Recep Bey ekonomi nedir bilmiyor, piyasa nedir bilmiyor.

Ekonomi bilmeyen adamların ülkeyi yönetmesine hazır mısınız? O zaman bunları alşağı etmeliyiz, sandığa gömmeliyiz

Recep Bey diyor ki, ‘’Her üniversiteyi bitiren iş bulacak diye bir şey mi var?’’

Bu kural senin için geçerli olabilir ama fakir fukara için nasıl geçerli olacak

İşsizliği bitireceğiz diye söz verdiler. Verdiği sözün arkasında durmayan adam yiğit değildir

Fakir fukara binbir zorlukla çocuğunu okutuyor.

İŞSİZLİK FONUNDAN ALDIĞIN PARANIN NE KADARINI GAP’A HARCADIN?

Soruyorum Sayın Başbakan’a: Recep Bey, işsizlik fonundan aldığın paranın ne kadarını GAP’a harcadın? Açıkla bakalım.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yapılan ayrışma politikalarını ters yüz edeceğiz

Herkesin karnı doyacak

Türkiye’de barış rüzgarları esecek

İnançlara ve her etnik kimliğe saygılı olacağız

EMEKLİLERE: AKP’Yİ MAULEN EMEKLİ EDİN

Türkiye’de 9 milyon 200 bin emekli var

Emekliler ilk seçimlerde AKP’yi malulen emekli etmek zorundalar

Emeklileri bu ülkenin ikinci sınıf vatandaş yaptılar. Size söz, emekliler yeniden bu ülkenin birinci sınıf yurttaşı olacağız

Emekliler yıllardır bekliyor intibak yasası ne zaman çıkacak diye.. Aldattılar.

Söz veriyorum bizim dönemimizde bu yasa çıkacak

NEDEN AKP’YE OY VERİYORSUN?

Geçinemiyorsan neden AKP’ye oy veriyorsun, senin haklarını ben savunuyorum

Emekli dediğimiz bir köşeye atılmış bir insan değil. Yıllarca çalıştı. Bu kadar çalışmanın bedeli bu mudur?

Biz onları atılan köşeden çıkarmak istiyoruz

Bunun yolu CHP'nin iktidarından geçer.

KİM VERİYOR BU AKLI

Esnaf özü itibarinde sosyal demokrattır. Siz esnafı bitiriyorsunuz. Ben esnaftan da oy istiyorum. Kim bu aklı fikri veriyor Recep Bey’e onu da anlamıyorum ben

Ama meraklanmasın CHP iktidarında ekonominin ne olduğunu görecek. Diyarbakır’ın Bağlar semtinden yıllar önce bir kamyondan kadınlara ekmek dağıtıyorlar. Bu görüntüde kadınlar ekmek almak için birbirlerini eziyorlardı. Sende insaf yok mu? Sen bunu nasıl teşhir edersin. Bunlar insanın yoksulluğunu kullanıp rant elde ettiler. Halkın devrimcisi olacağız, halk için çalışacağız. Bu coğrafyada bir tek çocuk bile yatağa aç girmeyecek. Herkese söylüyorum, bu düzen bizim aşımıza ekmeğimize göz koyan düzendir. AKP mutlaka hesap verecek

HER AİLENİN SİGORTASI OLACAK

Her ailenin sigortası olacak. 1971’den beri bu sigortalar uygulanmıyor. Neden aile sigortası yok? Çünkü yoksulun yoksulluğunu sürdürmek bunların politikası. Bize oy verip vermemesi önemli değil. Bizim için o bir insandır. Onun yoksluuluğunu gidermek bizim boynumuzun borcudur

YÜZDE 10 BARAJINI AŞAĞIYA ÇEKECEĞİZ

Milli irade diyor Recep Bey. Son seçimlerde yüzde 47 oy aldılar. Meclis’te yüzde 60’ı temsil ediyor. Yüzde 13 irade gaspı var. Yüzde 10 barajını aşağıya çekeceğiz. Herkes aldığı oy kadar Meclis’te temsil edilmeli

KORKU İMPARATORLUĞUNA SON VERECEĞİZ

Tam bir korku imparatorluğu yaratıyorlar. Medya, sivil toplum kuruluşları korkudan konuşamıyor. Bunun adına demokrasi diyorlar. Buna demokrasinin faşist yönetimi diyoruz. Hukuku yüreklendirmek, yargı bağımsızlığını sağlamak lazım. Kimse korkudan Recep Bey’i eleştiremiyor. Bu nasıl düzen. Benim bildiğim iktidarlar eleştirilir. Bu korku imparatorluğuna biz son vereceğiz

BESLEME MEDYA BİTECEK

Medya halkın gözü, kulağı ve sesidir. Halktan alınan iletişimi geri vermek lazım. AKP iktidarından önce yandaş medya diye bir kavram yoktu. Bu kavramdan memnun musunuz? O zaman CHP iktidarında besleme medya bitecek. Yandaş medya halkın değil sevgili Recep’in gözü, kulağı

TRT= TAYYİP RADYO TELEVİZYON

Sizin her yaktığınız elektrikten TRT’ye pay gider. TRT’nin yeni Tayyip Radyo Televizyon. Buna da isyan ediyorum. Benim vergimler bana haber vermiyorsun. İstanbul’un merdiven altı atölyelerinde binlerce genç kız üretim yapar. Siz hiç Recep Bey’in bu kızlar kayıtdışı çalışıyorlar, bunları sigortalı yapalım dediğini duydunuz mu?

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİN HEDEFİ YARGIYI ELE GEÇİRMEK

Bunlar bir anayasa değişikliği yaptılar. Bunun hedefi yargıyı ele geçirmek. Millet sanmasın yarın referandum olunca benim yoksulluk sorunum çözülecek. Yok öyle bir şey. Yandaş medyadan sonra yandaş yargı elde etmek için bunları yapıyorlar. CHP iktidarında söz veriyorum kesinlikle çağdaş, batı standartlarına uygun bir anayasayı yapacağız. Demokrasi çıtasını yükselteceğiz. Atatürk’ün vasiyeti 12 Eylül’de çiğnendi. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu eski haline getirilecek

Gidelim referanduma bakalım vatandaş bu dokunulmazlıkları kaldırın diyor mu? Diyemez çünkü Recep Bey’in yargı fobisi var. Dokunulmazlıklar kalkacak. Zaten Ekonomik Sosyal Konsey var. Yasaya göre 3 ayda bir toplanması lazım ama bir yıldır toplanmıyor. Anayasa değişikliğine bunu koymuşlar. E bu Konsey zaten var.

RECEP BEY’İN HUKUK KÜLTÜRÜ YOK

Anayasa Mahkemesi, Ana Muhalefet Mahkemesi oldu diyor Recep Bey. Recep Bey’in hukuk kültürü de yok. Sevgili recep Bey biz Fransız Anayasa Mahkemesi’ne mi başvurduk. Türkiye Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Biz halkın çıkarlarını savunuyoruz, Recep Bey’in çıkarlarını değil. Hukuku katlediyorsun, diyorsun ki ‘’Sen sesini çıkarma’’. Olmaz…

Anayasa Mahkemesi’NE BAŞVUURMASAK NELER OLURDU?

Biz Anayasa Mahkemesi’ne başvurmasak ne olurdu? Emeklilerden yüzde 10 ekonomik destek pirimi kesiyorlardı. Biz başvurup iptal ettirmesek o oran yüzde 40 olacaktı. Yabancılar Türkiye’de el de ettiği faiz gelirinden elde etmiyor ama kendi adamımız veriyor. Eşitlik ilkesine aykırı. Biz de gittik Anayasa Mahkemesi’ne

TBMM’nin yetkisini Maliye Bakanı’na verdiler. Biz de Anayasa Mahkemesi’ne gittik. Mahkeme de iptal etti. Bunlar özelleştirilecek kurum ihaleden sonra özelleştirme şartlarını değiştirme yetkisi aldılar. Biz bunun için de mahkemeye gittik. Kurmak istediği yalan düzenine karşı mücadele ettiğimiz için korkuyor Recep Bey…Korksun, çünkü CHP iktidarı geliyor

SİYASİ AHLAK YASASI ÇIKACAK

CHP iktidarından ilk yapılacak işlerden biri siayasi ahlak yasasını çıkarmaktır. Bu yasayı çıkaracağız ki naylon faturacıdan Maliye Bakanı olmasın. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak bizim boynumuzun borcudur. Millet perişan o cebini doldurmakla meşgul. Bu düzeni yıkacağız. Politikacı halka hesap vermeyi namuslu bir görev saymalıdır. Alın teriyle oluşturulan servetin başımızın üstünde yeri var. Birileri fakiri dolandırıyorsa e ona da hesap soralım

KESİN HESAP KOMİSYONU KURACAĞIZ

Parlamento’dan bütçe geçer. Geçmiş bütçe öngörülen hedefler, harcanan paralar nerede kullanıldı. Bunu bir iki kişi konuşur. Sonra unutulur gider. Kesin hesap komisyonu kuracağız. Başkanı da ana muhalefet partisinden olacak. Bizi sorgulayacak biz de hesap vereceğiz

MAĞDUR KİM?

Bir mağdur edebiyatı tutturmuşlar gidiyorlar. 7 yıldızlı otellerde tatil yaparsın, adam mağdur. 5 yıldızlı otellerde düğün yaparsın adam mağdur. Jiplere binersin ama adam mağdur. Beyefendiye bir uçak yetmiyor, beyefendi ikinci uçağı alıyor ama gene mağdur

Çocuğunu Amerika’da okutursun, masrafı da bir işadamına yüklersin ama yine mağdur. Doğru eğri, eğri de doğru oldu AKP iktidarında. Kıbrıs halkı AKP’nin getirdiği iktidarı sandığa gömdü. Dubai’de bir milyar dolara Türkiye’nin onurunu masaya yatıracaksın. Buna dış politika denmez. Hukuktaki adı vatanı satmaktır

AB’YE : BİZE TARİH VERİN YOKSA…

AB çok önemli. Bir çağdaşlaşma projesi. Ama bir çifte standarda döndü. Türkiye onuru olan bir ülke, ikinci sınıf bir ülke değil. Elbetteki dünyanın sayılı devletlerinden biri olmak isteriz. Avrupa ya bize tarih verir ya da onlara mahkum değiliz. CHP çok partili rejimi getirdi. Bu ülkeye demokrasiyi getirdik. Parti içi demokrasiyi de getirdik.


gazetevatan.com

Bagimsiz; o benim yazim degil. Haberturk'ten alinma. O nedenle kusura bakma. Haber kaynagini yazmistim; ama gonderirken dikkat etmemisim. Cikmamis.

Ayrica endiseliyim. 26 Mayis oncesi milletin ve iscinin gazi alinmis olacak, eger Kemal Kilictaroglu halkla sokaga inmezse ustune bir bardak soguk su icin.

Papandreu gibi olur sonu; Kemal Kilictaroglu'nun. Halkla beraber olur ve kenetlenirse patronlarin karsisinda ve tarikatlarin karsisinda direnc gosterebilir.

Ayrica Ecevit gibi pasif ve kibarcik bir politikaci figurune bu kosullarda kimsenin gereksinimi yok.
Soktugunu koparan guclu birisini istiyoruz.


Herkese kolay gelsin.

eskopatj2 yazdı:Kime inandığımı sorarsan abiciğim Hak ve Eşitlik Partisidir.
Umut, demek umutsuz kaldığın anda umut ışığını görmek için çaba göstermektir.

Senin kafan çok karışmış çocuk.
Derin bir nefes alıp üçe kadar (acele etmeden ama, yavaş yavaş) say istersen?

Kemal Bey, Recep Bey'e fena vurdu

Türkiye'deki siyaset, artık yeni bir yola girmiş bulunuyor. Çünkü; CHP denilen Atatürk'ün büyük partisi; yeniden halkçı rotasına girdi. Bunu; Kemal Kılıçdaroğlu o mükemmel konuşması ile ortaya koydu. Ve söyledikleri büyük coşku yarattı.
Aslında; Kemal Bey; bir sosyal demokrat partinin yapması gerekenleri ortaya koydu.
Peki buna neden çok sevindi insanlar; neden büyük çoğunluk bu kadar mutlu oldu?
Demekki, CHP; şimdiye kadar söylemesi gerekenleri söylemiyormuş.
Demekki insanlar; ellerine ayaklarına çaresizlik zinciri vurulmuş durumda bekler halde imişler. Kılıçdaroğlu, dün aklının bilediği söz kılıcıyla o tutsaklık zincirlerini kesti attı. İnsanlar; sanki özgürlüklerine yeni kavuşmuşlar gibi coştular; bayram ettiler.

HERKES ANLADI
Nihayet; herkesin anladığı bir dilden konuşan yeni bir lider ortaya çıktı. Sadece bu değil ama...
Kemal Bey; samimi. Samimiyetinin yanına bir de siyasetten maddi beklentisinin olmayışını ekleyin. İşte o zaman böyle dili tutulmadan, yüzü kızarmadan; boş yere öfkelenmeden rahat konuşuyor.
Şimdi; Başbakan Erdoğan'ın karşısında onun dilinden anlayan, onun minderinde güreşebilecek bir pehlivan var. Ve; Kemal Bey; Recep Bey'i mindere sermek niyetindedir. Dünkü konuşmasında ortaya koyduğu kararlılık, dik duruş; aslında Başbakan Erdoğan'a yönelik bir meydan okuma olarak okunmalıdır.
Çünkü; artık o Recep Bey'in oy deposuna el atmış; onları, daha yüksek ve gerçekleşebilir vaatlerle CHP'ye çekmenin fişeğini yakmıştır. Büyük şehirlerin varoşlarında; merdiven altındaki atölyelerde sigortasız biçimde çalıştırılan başörtülü kızlara sahip çıkacağını söylemesi boşuna değildir. Okuyucularım hatırlayacaktır ki bu türbanlı kızların nasıl sömürüldüklerini ben de iki kez yazmıştım. Zaten; toplumcu bir parti; önce en çok ezilenlerle ilgilenir.
Kemal Bey; emeklilere de sitem ederek; kendilerini ikinci sınıf vatandaş haline getiren bu hükümete oy vermemelirini istedi.
İşçilere; 'Taşeronların sizi sömürmesine son vereceğiz!' diye seslenirken Tekel işçilerini de 4-C belasından kurtaracağını vurgulamış oluyordu
Bu yüzdendir ki kurultayda bulunan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi bundan sonra bütün güçleri ile CHP'yi destekleyeceklerini açıkladı.
Kılıçdaroğlu; akşamleyin yatağına aç giren çocuktan; evine ekmek getiremeyen babalardan da söz ederek; bu insafsız düzeni ortadan kaldıracaklarını ve bunu da alileleri sigorta sistemine sokarak yapacaklarını ortaya koydu. Yoksulluğun, siyasetçiler tarafından oy uğruna sömürülmesini de şiddetle ayıpladı.
Kemal Bey; Avrupa Birliği'nin kapısında ikinci sınıf ülke gibi beklemeyeceğimizi de vurgulayarak onurlu milli duruş ortaya koydu.

ECEVİT RUHU ORADAYDI
Kurultay'ın en önemli gelişmesi; Rahşan Ecevit'in kurultaya gelerek Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vermesi oldu. Böylece o; rahmetli Ecevit'in ruhunun ve bilincinin temsilcisi olarak; kendilerine bağlı olan insanları CHP'ye destek vermeye çağırdı. Kurultay'da şu an CHP'li olmayan ama partiye katılmak istedikleri bilinen gerçekten birçok değerli isim de vardı. Bunlardan birisi de anayasa hukuku uzmanı Prof. Süheyl Batum idi.
Kemal Bey; herkesi önyargılarını bırakarak CHP çatısı altına çağırırken de samimiydi. Artık; kimsenin bir mazereti de kalmamış gibi gözüküyor. Tabii ki; 'Beni milletvekili yaparsan gelirim!' diyenlerle Kılıçdaroğlu'nun artık muhatap olması da düşünülemez.
Kılıçdaroğlu, milli iradenin önündeki engel olan yüzde 10 barajını da indireceklerini belirti. Parti içi demokrasinin de yeniden kurulacağını belirten Kemal Bey; öncelikle CHP'nin demokratiklikte diğer partilere örnek olacağını vurguladı ki bu özlenen bir durumdu.

DALGA GEÇTİ
Kemal Bey'in en çok ilgi gördüğü anlar; Başbakan Erdoğan'ı hedef aldığı sözleriydi dersek, abartmış olmayız.
Başbakan'a halkın anlayacağı biçimde cevap veren bir rakip nihayet ortaya çıktı.
Tabii bu dil, gayet soğukkanlı. Demir eldiveni pamuğa sararak vuruyor rakibine.
Önce; 'Recep bey!' deyimini icat ederek, sağladı ilgiyi. Sonra da Başbakan'la oynamaya başladı. Onun ekonomiyi bilmediğini söylerken; mizah denizinde yüzüyordu. Onun mağdur edebiyatını da yerle bir eden bir sorgulama yaptı. İşsizlikle ilgili olarak da Başbakan'la oynadı. 'Her üniversitelinin iş bulması diye bir durum olamaz.' diyen Başbakan'a bundan daha etkili karşı mesaj verilemezdi. Ve bence bu ironik dille, Başbakan Erdoğan'a düz anlatımdan daha etkili vuruşlar yaptı. Ki; siyasete yeni bir anlatım dili de getirmiş oldu. Bu yolla da 'yolsuzluk-yoksulluk-yasaklar'ı Recep Bey'le ilişkili göstermeye çalıştı ve oldukça da başarmış gözüktü.
Kemal Bey ara sıra da çok sertleşti. 'Naylon faturacıdan Maliye Bakanı, Ali Dibocu'dan Adalet Bakanı, kalpazandan Başbakan olur mu?' demesi ileride Başbakan'la sert tartışımalara gireceğinin işareti oldu.

SAVRULMADI
Cuma gecesi; Haber Türk'te, Özge Özsağman'ın programında konuşurken; Kemal Bey'i bekleyen bir tehlikeden söz etmiştim. CHP'nin son seçimde aldığı yüzde 23'lük oyu verenlerin ulusal duyguları kuvvetli, cumhuriyetin temel ilkelerine bağlı, ortak değerlere önem veren kesim olduğunu belirtmiştim. AKP'nin başlattığı sözde Kürt açılımının; kandırmaca açılımın halktan tepki gördüğünü; şimdi bu işin günahının Kemal Bey üstünden CHP'nin sırtına yıkılmak istenebileceğini ileri sürmüştüm. Çünkü; bu partiye oy veren bir kesimde, böyle bir endişe ortaya çıkmıştı.
Kemal Bey; dün; öyle bir konuştu ki; uçlara savrulmadı. Etnik ve mezhepsel kimliklere saygılı oludğunu ama bu tür alt kimlikler üstünden bir sosyal demokrat partinin siyaset yürütemeyeceğini vurguladı. Güneydoğu soruna da PKK'nın belirlediği çerçeveden bakmayarak, bütün Türkiye'ye sağlıklı bir duruş örneği verdi. 'Hiç kimseyi ötekileştirmeden elbirliği ile çalışacağız.' deyip soruna ekonomik gerçekler açısından bakacağını ortaya koydu.
Herkeste ortaya çıkan izlenim şu olmuştur: Kılıçdaroğlu; dün; CHP'ye lider; ülkeye de başbakan olacağını ortaya koydu.


23.05.10
Rıza Zelyut

---

AKP’nin “kader”i



Recep Bey (Kemal Kılıçdaroğlu’nun deyimiyle) Recep Bey olalı böyle muhalefet görmedi, böylesi laflar işitmedi...
Baykal daha öfkeli konuşurdu, daha uzun cümleler yapardı. Kemal Bey daha kısa ama vurucu sözlerle nokta atışı yaptı. “Sakin Güç” lakabını hak eden yumuşak ama kararlı ve çetin bir üslupla Recep Bey’i hassas yerlerinden vurdu...
Kurultay salonuna dün büyük eziyetler çekerek girmiştik. Salona ve bahçesine giren partililerin anasından emdiği süt burnundan geldi. Ne var ki, Kemal Bey’in konuşması çekilen eziyeti aldı götürdü.
Kemal Bey’in ana sloganı kısa ama vurucuydu:
“Hedefimiz iktidar...”
Partililerin ellerindeki tabelalarda en çok şu ibareye rastlanıyordu:
“Hedefimiz iktidar, önderimiz Kemal”
Her muhalefet partisinin doğal hedefi iktidardır. Ama Baykal döneminde CHP bu duyguyu seçmenine hemen hiç vermedi.
Baykal’ın ağzından “İktidara geldiğimizde” diye başlayan bir cümle hemen hiç duyulmadı.
Şimdi bütün atışlar iktidar hedefine yönelik.
O yüzden CHP’de Kemal Bey’le birlikte sele dönüşen mutluluk çok farklı... Umutlar sağlam temele dayanıyor.
Kılıçdaroğlu konuşmalarında şu cümlenin altını mutlaka çiziyor:
- Yalnızca eleştirmeyeceğiz aynı zamanda o konuda CHP’nin politikalarını da anlatacağız...
İktidara yürüyen partide temel mesele de bu olmalı...
CHP o politikaları saptamak için en kısa zamanda bir program kurultayı düzenlemeli.
CHP’nin ciddi iktidar alternatifi olması sanırız AKP’de de ciddi toparlanma yaratacaktır. Sanırız ve umarız... AKP bundan böyle daha sosyal ve daha demokrat olmaya özen gösterecektir.
NOT: Şu kaset komplosunu kimler düzenledi? AKP’liler de çok merak ediyor olmalı...

23.05.10
MELİH AŞIK

Demir leblebi!


BAZI yıkılışlar, daha parlak kalkışların teşvikçisi oluyor.

Kaset depremi Deniz Baykal’ı yıktı ama o enkazdan yeni bir ışık, yeni bir umut doğdu.
Daha iki hafta önce “Baykal gidecek, Kılıçdaroğlu gelecek” denilse kim inanırdı?
Herkes alaylı bir şekilde gülerdi buna...
Şimdi, heyecan ve coşku dolu kurultay sonucunda yüzler mutlulukla gülüyor.

Politikada her şey o kadar hızlı değişiyor ki... Önceki dönemin liderleri nerede?
Mesut Yılmaz’ın liderliği bitti, Tansu Çiller silindi, Bülent Ecevit rahmetli oldu. Mehmet Ağar ve Erkan Mumcu kayıplara karıştı. Doğu Perinçek, Ergenekon’dan tutuklandı. Muhsin Yazıcıoğlu helikopter kazasında hayatını kaybetti ve... Kaset tuzağı da Baykal’ı bitirdi!
Böylece Türkiye, son yıllarda 8 lider kaybetmiş oldu. Siyaset şimdi yeniden şekilleniyor.

Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanlığı, belki de kötülükten doğan bir iyilik oldu. Türkiye’de yeni bir heyecan rüzgârı estirdi. Şimdi CHP yakaladığı bu tarihi fırsatı kaçırmamak, “Yemeyeceğim-yedirmeyeceğim” “Herkese iş, herkese aş” “Bu ülkede aç insan kalmayacak” diyen yeni lideriyle hedefe ulaşmak zorunda.
Tayyip Erdoğan’ın karşısında bu defa yenilip yutulmayacak bir “demir leblebi” var.
Başbakan onu küçümser, hafife alırsa hata eder!
Halkın, fiziksel olarak benzetip “Gandi” adını taktığı Kılıçdaroğlu’nun ismi bile CHP’nin oylarını yüzde 30’un üzerine zıplatmış görünüyor.
Mahatma Gandi (1869-1948) Hindistan halkının “Yüce ruh” adını verdiği, özgürlük ve bağımsızlık lideriydi. Şiddetten kaçınmak başlıca ilkesiydi. Pek az rastlanan bir karakter gücü ve ahlak yüceliği vardı. Halk ona “İçimizden biri” diye bakardı.
Bizim halk da Gandi’ye benzettiği Kılıçdaroğlu’nu “İşte bizden biri” diyerek bağrına bastı.

Kılıçdaroğlu’na bakıyoruz. Sakin, inandırıcı, düzgün bir kişi... Aynı zamanda cesur... Zaten, cesareti olmayan bir kişinin başarısı da olamaz! Doğru yolda gidiyor. Kendi liderlik ateşini kendisinin yakması cesaretini gösteriyor.
Unutmamalı ki, sakin akan ırmaklar, sabırla kayaları deler, derin vadiler açar.
Demir, mıknatısa âşıktır, hep ona koşar. Zafer de sabra ve dürüstlüğe âşıktır, ona doğru koşar.
Kılıçdaroğlu’nun şu mesajı daha ilk günlerden kalplere ve beyinlere kazındı:
“Havuzlu villada oturmayacağım. Ben de, çocuklarım da zenginleşmeyecek. Mütevazı bir hayat sürdürmeye devam edeceğim. Bunun için halkıma söz veriyorum”.
Tayyip Bey “Gandi Kemal’i kolay yutulacak lokma” gibi görmesin, boğazında kalabilir.
Kılıçdaroğlu’nun önemli bir sözü daha var: “Çalmaya, çırpmaya, yolsuzluğa, işsizliğe, umutsuzluğa çözüm yaratan bir Türkiye anlayışı yaratmak istiyorum. Yolsuzluk tartışmalarını sürdüreceğim. Masaya Tayyip Bey’i de bekliyorum.”

Türkiye’nin bugünkü karışık ortamında geniş halk kitleleri Kılıçdaroğlu’ndan çok şey bekliyor. O hedefini ortaya koydu:
Partisinin oylarını yüzde 40’a yükselterek tek başına iktidar olmak! Bunu başarabilir mi?
Eğer bir hedefiniz yoksa o hedefe nasıl varabilirsiniz?
Kılıçdaroğlu’nun önünde zor engeller var ama zoru başarmak önemli.
Yürüdüğünüz yolda güçlük ve engel yoksa bilin ki o yol sizi bir yere ulaştırmaz!
Siyasetteki yeni dönemin ülkemize hayırlı olacağına inanıyorum.

Rahmi TURAN
23.05.10

---

Halkçı çizgi


Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’ın laiklik ve cumhuriyet değerlerini öne çıkaran çizgisinden çok Bülent Ecevit’in halkçı çizgisine yakındı. Kılıçdaroğlu, konuşmasında, CHP’nin “devletçilik” ve “laiklik” ilkelerini geride tutarken, “halkçılık” ilkesini öne çıkardı.

‘Laiklik değil işsizlik’
Vurgu yapmak bir yana “laiklik”ten hiç söz etmedi. Konuşmasını devlet de dahil kutsal kavramlara değil doğrudan yoksul halkın sorunlarına ayırdı. Laikliği değil işsizliği konuştu. Mesajları sokaktaki, tarladaki, fabrikadaki, dükkândaki vatandaşa yönelikti. Geçim derdine odaklanmıştı.

Dokunmadan öte dokundurma
Kılıçdaroğlu, doğrudan vatandaşa dokunan bir konuşma yaptı. Bu dokunma zaman zaman “dokundurma”ya kadar vardı. CHP’ye oy vermeyen yoksul kitlelere sadece dokunmadı. Emeklilere hitap ederken yaptığı gibi dokundurdu da...
“Madem” dedi, “Geçinemiyorsunuz, peki niye gidip AKP’ye oy veriyorsunuz?” Sokakta, kahvede vatandaşla konuşur gibi sade, basit ve anlaşılır bir dil kullandı.

Gandi değil Ecevit imajı
Kemal Kılıçdaroğlu, liderlik adımını “Gandi Kemal” sloganıyla atmıştı. Ancak, dün, Atatürk Spor Salonu’nda bir pankart hariç “Gandi Kemal” ifadesi göze çarpmıyordu. “Gandi Kemal” sloganı da pek duyulmadı.
Kemal Bey ve kurmaylarının, “Gandi” sıfatını pek sahiplenmedikleri anlaşılıyordu. Hindistan’dan değil Türkiye’den bir sıfatın daha yerli yerine oturacağını düşünmüş olabilirler. Kurultaya hâkim olan hava “Gandi”den çok “Halkçı Ecevit” imajına daha yakındı.

Rahşan Ecevit simgesi
Bu havanın doğmasında Rahşan Ecevit’in salona gelerek Kılıçdaroğlu’na jest yapmasının etkisi büyüktü. Bu, “Bülent Ecevit’in emanetini ve vasiyetini CHP’ye, Kılıçdaroğlu’na teslim” etmek anlamı da taşıyordu.
Kılıçdaroğlu, bu mesajı ve simgesel önemini çok iyi kavradı. Bu jeste Rahşan Hanım’ın yanında oturarak karşılık verdi.
Bir diğer “halkçı” simge de kürsüden indikten sonra Bülent Ecevit’in kullandığı gibi bir kasketi takması ve salonu o kasketle selamlaması oldu.
Kılıçdaroğlu, halktan biri olduğu mesajını kurultaya kravatsız gelerek de göstermiş oldu. Kurultaya kravatsız gelen ilk genel başkan adayıydı. Bu görüntüsü salonda sempatiyle karşılandı. Vatandaşla arasında mesafe yoktu.

Sessiz dokunuşlar
Laiklik konusunu sessiz geçen Kılıçdaroğlu, “Kürt” ve “türban” sözcüklerini de telaffuz etmedi. Güneydoğu vurgusu yaptı ama “Kürt meselesi” demedi. Bu konuya gönderdiği en önemli selam yüzde 10’luk seçim barajını indirme ve sıfır faizli yatırım kredisi vaadi oldu.
Türbana da girmeyen Kılıçdaroğlu, sadece İstanbul’da merdiven altı atölyelerde çalıştırılan başörtülü kızların sigortasız çalıştırıldıklarına dikkat çekmekle yetindi.

İktidara susamışlık
CHP kurultayına “iktidara susamışlık” hâkimdi. Hem salonda hem dışında gazetecileri durduran CHP’lilerin ilk sorusu, “Buradan iktidar çıkar, değil mi?” sorusuydu. İçeride de dışarıda da en çok duyduğumuz kavram “iktidar”dı.
Salondan daha fazla bir kalabalığın dışarıda olması CHP’lilerin “iktidar umudu”nun en önemli göstergelerinden biriydi. Hem salonda hem de dışarıda hiç dinmeyen bir heyecan ve coşku vardı. Salona girmek bir sorun, içeride adım atmak bir sorun, çıkmak bir başka sorundu. CHP’liler son yılların en gürültülü kurultayını yaptılar.

23.05.10
FİKRET BİLA

Kılıçdaroğlu için CHP'ye 4 yeni üye

Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlık koltuğuna oturmasından sonra gözler şimdi de Parti Meclisi seçiminde...

Deniz Baykal’ın istifası ile boşalan CHP Genel Başkanlığı koltuğuna Kemal Kılıçdaroğlu'nun oturmasından sonra gözler Parti Meclisi seçiminde. Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle son MYK toplantısında dışarıdan 4 isim CHP üyesi yapıldı.

80 kişilik Parti Meclis’nin yüzde 80-90’lar oranında değişmesine kesin gözüyle bakılıyor. Büyük ölçüde CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın belirlemesi beklenen listede Kılıçdaroğlu’nun da izi olacak.

Kılıçdaroğlu’nun Parti Meclisi’nde görev almasını istediği bazı isimler parti üyesi olmadığı için sıkıntı oluyordu. Tüzüğün 12. maddesinde Merkez Yönetim Kurulu’na “parti yararı açısından doğrudan asil üyeliğe kabul” yetkisi veriliyor. Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle Kurultay’dan önce toplanan son MYK’da bu isimler parti üyesi yapıldı.

CHP'NİN YENİ 4 ÜYESİ

Kılıçdaroğlu’nun isteği ile dışarıdan 4 kişi CHP üyesi oldu. Daha önce Deniz Baykal’a karşı genel başkanlık için adı geçen Anayasa Hukukçusu Süheyl Batum, eski Çalışma Bakanı ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nihat Matkap, ODTÜ Öğretim Üyesi Sosyolog Sencer Ayata ile Sky Türk’te Aykırı Sorular programını yapan Enver Aysever CHP üyesi yapılarak Parti Meclisi’ne girmenin yolunu açtılar.

KONUŞULAN DİĞER İSİMLER

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını hazırlayan ekipte olan eski CHP milletvekili Yakup Kepenek, CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, 29 Mart seçimlerinde Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter adayı olan mimar Prof. Dr. Alper Ünlü'nün de Parti Meclisi'ne gireceği konuşuluyor.

Bunların yanı sıra Prof. Dr. Haluk Koç, Murat Karayalçın, Tekin Bingöl, Şahin Mengü, Mehmet Akif Hamzaçebi, Prof. Dr. Osman Coşkunoğlu, Prof. Dr. Gürol Ergin, Prof. Dr. Necla Arat, Prof. Dr. Oğuz Oyan, İsa Gök, Atilla Kart, Muharrem İnce, Faik Öztrak’ın isimleri de Parti Meclisi için geçen isimler.

PARTİ MECLİSİ DE UMUT OLSUN

Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa seçilmesini, “Kamuoyu ve halkın beklentisinin karşılanması” olarak nitelendiren partililer Parti Meclisi listesinin de bu bakışa göre şekillendirilmesini umuyor.

internethaber.com

Kaanka68
Senin kafan çok karışmış çocuk.
Derin bir nefes alıp üçe kadar (acele etmeden ama, yavaş yavaş) say istersen?

Ne alakası olduğunu sorabilirmiyim?
Sataşmayı deneyeceğine fikrini yaz'da görelim.....

eskopatj2 yazdı: Ne alakası olduğunu sorabilirmiyim?
Sataşmayı deneyeceğine fikrini yaz'da görelim.....

Çünkü eğer kafan karışmamışsa, kafa karıştırmak gibi bir niyetin var ki, bu daha da kötü.

Bu başlık altında bütün yazdıklarını (ilk mesajından son mesajına kadar) bir daha oku.
Sana tutarlı geliyorsa, senin adına üzgünüm.

Tutarlı olmadığının zaten farkındaysan, yine senin adına üzgünüm. Buradan sana ekmek çıkmaz gördüğüm kadarıyla

Baykal'ın izleri siliniyor


CHP’nin Parti Meclisi’ni oluşturacak blok listesinde sürpriz isimler yer aldı.

CHP'de PM Listesi açıklandı. Listede, Baykal döneminde Merkez Yönetim Kurulu üyesi olan 18 üyeden 15'i liste dışı kaldı.


BAYKAL'IN 3 RAKİBİ LİSTEDE


Bir önceki kurultayda Deniz Baykal’a rakip olan Haluk Koç, Hurşit Güneş ve Umut Oran gibi isimlerin listede yer alması dikkat çekerken siyaset bilimci Prof. Süheyl Batum ile gazeteciler Mehmet Faraç ve Enver Aysever de listedeki sürpriz isimler oldu.

Listeye girip girmeyeceği merak konusu olan İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin de listede yer aldı.

Genel Sekreter Önder Sav da listedeki yerini korurken Tekel işçilerinin eylemleri sırasında onlara destek veren ve biber gazına maruz kalan İstanbul Milletvekili Çetin Soysal da listedeki yeni isimler arasında yer aldı.

Bir önceki yönetimin önemli isimleri Onur Öylem, Mehmet Sevigen, Nur Serter, Savcı Sayan, Mustafa Özyürek, Cevdet Selvi, Algan Hacaloğlu, Yılmaz Ateş gibi isimler ise liste dışı kaldı.


GÜRSEL TEKİN ETKİSİ

Parti Meclisi listesinde ağırlık Önder Sav'ın ekibinde. Ancak Gürsel Tekin'e yakın isimler de listeye girmiş durumda. Bunlar arasında, Kılıçdaroğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı kampanyasını yürüten ekipten Melda Onur adı öne çıkıyor.
Listede bir de tanınan iletişimci var; Nuran Yıldız, bir dönem Genelkurmay'a da iletişim alanında danışmanlık yapmıştı.

gazetevatan.com





İşte CHP'nin yeni yönetimi

CHP'de ençok merak edilen konuların başında yer alan Parti Meclis'i listesi açıklandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi ve YDK listesini Kurultay'a gönderdi. Basılmak üzere matbaaya gönderilen listenin gelmesinin ardından ise saat 15.00 sıralarında seçimlere geçilecek. 80 kişilik PM listesinde ise Önder Sav, Süheyl Batum, Faik Öztrak, Hurşit Güneş, Mehmet Faraç,Gülsün Bilgehan, Nihat Matkap, Oğuz Oyan, Malik Ecder Özdemir gibi isimler yer alıyor.

CHP'nin 33'ncü olağan Kurultayında ikinci gün Parti Meclisi ve YDK seçimleri yapılacak. Dün yapılan seçimlerle bin 189 delegenin oyuyla genel başkan seçilen Kemal Kılıçdaroğlu ise Parti Meclisi ve YDK listesini Kurultay'a gönderdi. Listeleri Divan Başkanı Kemal Anadol kürsüden okudu. Ardından listeler basılmak üzere matbaaya gönderildi. Listelerin basılmasının ardından seçimlere saat 15.00 sıralarında geçilmesi bekleniyor. Kılıçdaroğlu'nun PM listesinde ise şu isimler bulunuyor:

İŞTE O İSİMLER


HÜSEYİN YAŞAR
HALİDE JALE TAMZOK
OYA ARASLI
TEKİN BİNGÖL
BEHÇET ÇAĞLAR
ASUMAN ÇAKMAK
MAHMUT DUYAN
NEVİN GAYE ERBATUR
NECLA ARAT
ALİ RIZA ERTEMÜR
MEHMET FARAÇ
METİN ARİFAĞAOĞLU
YÜCEL ARTANTAŞ
DENİZ PINAR ATILGAN
İZZET ÇETİN
ENVER AYSEVER
NERİMAN GENÇ
SONER ÇETİN
İSA GÖK
MESUT DEĞER
GÖKHAN GÜNAYDIN
KORKMAZ KARACA
HURŞİT GÜNEŞ
HÜLYA GÜVEN
SÜHEYL BATUM
GÜLSÜN BİLGEHAN
HÜSEYİN KARAKOÇ
HALUK KOÇ
NİHAT MATKAP
ŞAHİN MENGÜ
UMUT ORAN
HAKKI SÜHA OKAY
RIFAT NABLANTOĞLU
OĞUZ OYAN
ENSAR ÖĞÜT
ABDULLAH ÖZER
FAİK ÖZTRAK
İRFAN YILDIZ
MALİK EJDER ÖZDEMİR
MEHMET ALİ ÖZPOLAT
İHSAN ÖZKES
ATİLLA SAV
ÖNDER SAV
ÇETİN SOYSAL
MEHMET SÜNE
VELİ ŞAHİN GÜNDÜZ
GÜRSEL TEKİN
CAHİDE TUNÇ
SACİT YILDIZ
SENCER AYATA
BERHAN ŞİMŞEK
ABDÜRREZZAK ERTEN
MEHMET ZEKİ GÜNDÜZ
MEHMET KABAN
MELDA ONUR
MURAT FEHMİ SÖNMEZ
AYHAN YALÇINKAYA
AZMİ YILDIZ
NURAN YILDIZ
ALAADDİN YÜKSEL
SEMRA TANÜLKÜ
ENGİN ALTAY
OSMAN COŞKUNOĞLU
FARUK DEMİR
TURGUT DİBEK
TUNCAY KARAYTU
ÖMER YURTTAŞ
RAMAZAN KERİM ÖZKAN
RIZA YALÇINKAYA
ABDÜLAZİZ YAZAR
AYDAN BARAN
MEVLÜT COŞKUNER
EŞREF KARAİBRAHİMGİL
HİKMET ÇELİK
FATMA FÜSUN TATLIDİL
HÜSEYİN YAŞAR
IŞIK AYATA
DİDEM ENGİN
HÜSEYİN YILDIZ
EKREM OKTAY

PARTİ YÖNETİMİNDE GENÇLEŞME VE KADIN ETKİSİ

Parti Meclisi listesinde dikkat çeken başka bir ayrıntı ise gençleşme oldu. Bunun en bariz örneği Önder Sav ve Kılıçdaroğlu tarafından Parti Meclisi'ne aday gösterilen Korkmaz Karaca oldu. İşadamı ve üst düzey yönetici Korkmaz Karaca henüz 31 yaşında ve Parti Meclisi'nin en genç üyesi olacak. Ayrıca PM listesinde 8 kadın bulunuyor.


gazetevatan.com

Önder Sav'a Ağır Sözler!

Baykal'ın en yakınındaki isim olan eski MYK üyesi Savcı Sayan'dan çok tartışılacak açıklamalar:
Deniz Baykal'ı ayak oyunlarıyla kaybettik. Önder Sav yaptı yapacağını. Liste önder Sav'ın listesidir. Umarım Kılıçdaroğlu gibi bir değeri de kaybetmeyiz. Gürsel Tekin'in PM listesinde yer alması çok önemlidir. En azından orada yapılacak yanlışlara karşı çıkacaktır.

internetajans.com



"Partiye yapılmak istenen operasyon tutmadı"

Deniz Baykal kurultayı değerlendirdi


Deniz Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanı seçilmesini ve yeni yönetim kadrosunu şu ifadelerle değerlendirdi: "Partiye yapılmak istenen operasyon tutmadı.Kılıçdaroğlu düzgün biri, destek verilmeli.Referandum için Antalya'da çalışacağım"


haberturk.com.tr

Eski Chp den sikayet edenler daha icraat gormeden yenisini de begenmiyorlar. Doguda Chp nin olabilmesi icin Kemalist Kurtlere gereksinim var. Bu yapidaki Kurtler sizin dusundugunuz gibi pekaka gibi grubu ne savunuyor ne de onayliyorlar.

Solcular herseyin temeline ekonomiyi koyarlar, bu biraz size ters gelsede cok materyalistte gozukse kotu degil. Sol ve demokrat bir cizgiye kayilmasindan ve icinde degisik gruplarin bulunmasindan endise etmeyin. Hem Chp nin hemde doguudaki insanlarin buna gereksinimi var.

Ben Dogu'nun da cikip yardim etmesini diliyorum. bu vatan hepimizin. Isci Partisinin destegi de gerek karincanin destegi de gerek. Durumun vehametini bilmeyenler atip tutuyorsunuz.

Madem Baykaldan memnundunuz daha once neden sikayet ettiniz. Baykal olayinda kotu olan bir komplo ile gitmesi.


Haa sunuda eklemeden edemeyecegim. Ben Chp li degilim secim olsa Ipe veririm. Ama Akp gitsin artik. Tek dert bu su anda. Herkese kolay gelsin.

Kaanka68
Çünkü eğer kafan karışmamışsa, kafa karıştırmak gibi bir niyetin var ki, bu daha da kötü.

Arkadaşım normal bir insan gibi endişelerimizi dile getirmek, ne zaman kafa karıştırma konumu girdi merak ediyorum doğrusu.....


Bu başlık altında bütün yazdıklarını (ilk mesajından son mesajına kadar) bir daha oku.
Sana tutarlı geliyorsa, senin adına üzgünüm.

Tutarlı/Tutarsız gelen bir yani varsa açıklarmısın..

Tutarlı olmadığının zaten farkındaysan, yine senin adına üzgünüm. Buradan sana ekmek çıkmaz gördüğüm kadarıyla

Kardeşim benim burdan ekmek çıkarmaya çalıştığımı hangi sözüme istinaden yazdın merak ettim?

Herşeye rağmen umarım, Chp iktara geldiği zaman birilerinden İcazet almadan ülkeyi en yüksek seviyelere taşır.