KİM ÖZGÜR, KİM TUTUKLU?

İrfan Tuna

‘Ergenekon’ adı verilen davada ‘darbecilikle’ suçlanan ve çoğu tutuklu olarak yargılanan isimlere bir bakın.

Doğu Perinçek, Erol Manısalı, Mustafa Özbek, Emin Gürses, Adnan Akfırat, Tuncay Özkan, Fatih Hilmioğlu, Ergun Poyraz, Şener Eruygur, Hurşit Tolon, Kemal Alemdaroğlu, Ümit Sayın, Hikmet Çiçek…

Liste uzayıp gidiyor…

Sorarım size; ‘darbecilikle’ suçlanan yukarıdaki isimlerden herhangi birine, '’Tarihimizle yüzleşelim, Ermeni Soykırımı yaptığımızı kabul edelim, Ermeni Soykırımı yaptığımız Ermenilerden özür dileyelim’’ türünden bir söz söyletebilir misiniz?

Ya da, Recep Tayyip Erdoğan’ın 31 Mart 2003’te The Wall Street Journal gazetesinde yayımlanan mektubunda yazdığı ''Irak'ta savaşan kahraman bay ve bayan Amerikan askerlerinin, en az kayıpla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz'' sözlerini söyletebilir misiniz?

Ya da Abdullah Gül’ün 16 Mayıs 2006 tarihli Milliyet’te yayımlanan "Dünya barışı için son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir" sözlerini söyletebilir misiniz?

Yukarıdaki isimlerden herhangi birine; ’’BOP’un Eşbaşkanlığını’’ kabul ettirebilir misiniz?

Yukarıdaki isimlerden herhangi birine; Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2004 yılında, 15 Şubat’ı 16 Şubat’a bağlayan gece Kanal D televizyonunda yayımlanan Teke Tek programında söylediği, ’’Amerika'nın düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya, Genişletilmiş Ortadoğu; yani, bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım.'’ sözlerini söyletebilir misiniz?

Yukarıdaki isimlerden hangisine; Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanı’yken, 24 Mayıs 2003 tarihli Vatan gazetesinde Sedat Sertoğlu’na, ABD Dışişleri Bakanı’yla yaptığını açıkladığı türden, 2 sayfalık 9 maddelik ‘’gizli’’ bir anlaşma yaptırabilirsiniz…

Yukarıdaki isimlerden hangisine; hele de ülkemizin doğu ve güneydoğusunu sınırlarımızın dışında gösteren ABD’ye ait BOP haritalarının ortada olduğu, BOP kapsamında sınırlarımızla daha açık bir biçimde oynandığı şu dönemde; Suriye sınırındaki topraklarımızın, mayınların temizlenmesi karşılığında İsrailli bir şirkete 50 yıla yakın bir süreyle kullandırılmasını kabul ettirebilirsiniz?

Yukarıdaki isimlerden hangisine; Doğu illerimizi kendi sınırları içinde gösteren Ermenistan, bu iddialarından vazgeçmeden; toprak ve tazminat talebi de içeren soykırım iddiaları ortadan kalkmadan, ABD dayatmalarıyla bahar havası içinde Ermenistan sınırının açtırılmasını onaylatabilirsiniz?

Yukarıdaki isimlerden hangisine; toprak bütünlüğümüzü ve ulusal birliğimizi açık bir biçimde hedef alan ABD’yi ’’Stratejik Ortak… Müttefik’’ olarak kabul ettirebilirsiniz

Yukarıdaki isimlerden herhangi birine, ‘Çözümsüzlük çözüm değildir'' dedirterek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni adım adım yok edecek bir süreci başlatabilir misiniz?

Örnekleri uzatmak mümkün…

Tıpkı AB temsilcisi Karen Fogg’un açığa çıkan elektronik posta yazışmalarında, 24 Ocak 2002 tarihinde Şahin Alpay’a gönderdiği iletide ’’…Hepimiz adım adım ilerlemeciliği seviyoruz…???Sevgiler’’ dediği gibi…

Her şey adım adım ilerliyor… Çoğu gitti, azı kaldı…

* * *

Bugün ülkemizin yüksek mevkilerinde oturanların, medyamızın nadide köşelerinde ‘demokrasi’ adına atıp tutan Hasan Cemal ve takım arkadaşlarının yaptıkları işlere, söyledikleri sözlere, bakıyorum da, aklını ve beynini Amerikan emperyalizmine teslim etmiş olanlar mı özgür; yoksa, ‘Ergenekon’ adı verilen davada ‘darbecilikle’ suçlanan ve çoğu ’’tutuklu’’ olarak yargılanan, ülkemizin bağımsızlığını savunan yukarıdaki isimler mi özgür diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

onlara oy verenlerin suratında biraz utanma oluyormu ki...?

Cumhuriyet tutuklu, dinciler ozgur
pkk'lilarla savasanlar tutukulu, pkk'lilar,pkk'nin yalanci taniklari ozgur!
ulusalcilar tutuklu, isbirlikci liberaller ozgur!
aydinlar tutuklu, karanliklar ozgur!

benim bu saydiklarim Turkiye'de olmadiysa bende herkesi bakar kor ilan ediyorum, tamammi?