Garry Kasparov Benim Ustalarım. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2006. Çeviren: Ziya Ahmedov. 508 sayfa. Eski dünya satranç şampiyonu Garry Kasparov bu yapıtında ve kitabın henüz Türkçeye çevrilmemiş diğer ciltlerinde dünya satranç şampiyonluğunun tarihçesini kendi gözünden anlatıyor. Şampiyonların ve hatta dönemlerinin en ünlü, en kritik partilerini analiz ediyor. Onların satranç hayatların biyografileriyle bağdaştırmaya çalışıyor. Daha yeni yayınlanmasına rağmen satranç tarihinin en önemli kitapları arasındaki yerini şimdiden almış durumda. Garry Kasparovun Benim Ustalarım serisinin ilk kitabı geçtiğimiz yıl kasım ayının ilk günlerinde İş Kulelerinde bir basın toplantısıyla duyurulmuştu. Kasparov satrancı bırakalı yedi ay olmuş, artık politikaya atılmıştı. Yine satrançla ilgili soruları cevaplarken yaşadığı heyecanı görebiliyordum. Gözleri satrançtan bahsederken bir başka parlıyordu. İşte Kasparovun kitabına da damgasını vuran ilk şey bu, satranca olan sevgisi.
Steinitz öncesi yani resmi dünya şampiyonlarından önceki dönemi, Steinitz, Capablanca ve Alekhinei yani kendi deyişiyle klasik dünya şampiyonlarını anlatıyor Kasparov bu kitapta. Dünya şampiyonluğu maçlarını oynamış birisinin analizlerini, ince psikolojik gözlemlerini okumak, dünyanın en iyi satranççılarının mücadelesindeki kritik noktaları ustalık belirleyişini izlemediğiniz anlarda elinizdeki metnin önemini daha iyi anlıyorsunuz.Dünya şampiyonlarının hem kuvvetli hem de eksik yanlarını bilinen klişelerle anlatmak yerine, konumun derinliklerinde araması kitabın bir başka etkileyici tarafı. Ayrıca özellikle Türkçeye diğer ciltler çevrildiği zaman net ortaya çıkacak. O da analiz edilen konumların tarihsel gelişiminden de bahsedilmesi. Yani hem satranç tarihini, bu tarihin en önemli aktörlerinden birisinin nasıl baktığını görmek hem de Kasparovun analizleri aynı kitapta buluşması satranç severler için bir şans.
İlk kitap birçok açıdan eleştiri aldı. Analizlerde birtakım hatalar olması, kitapta yer alan tarihsel bilgiler sorgulandı. Bu tartışmalar kitabı aslında Kasparovun değil de diğer yazar ve bir satranç tarihçisi olan Dmitry Plisetskynin yazdığının iddia edilmesine kadar varmıştı. Kasparovun adı kullanılacak ve kitap çok satacaktı; ancak bu eleştirileri dünyaca ünlü New In Chess dergisinde kitap eleştirmenliği yapan GM Jonathan Rowson fazla abartılı bulmuştu ve kitabın gerçekten Garry Kimovich tarafından yazıldığını savunmuştu.
Klasikler, mutlaka kütüphanede bulunması gereken kitaplardır. Çeşitli alanlarda böyle klasikler vardır. Örneğin, bütün tarihçiler nasıl E.H.Carrın Tarih Nedir? adlı ünlü kitabını okuyarak meslek hayatlarına başlamalıysa, Kasparovun bu yapıtı da satranççılar için aynı nitelikte bir kitaptır. Ciltler ilerledikçe azalan eleştirileri bir kenara bırakıp çevirinin kendisinden bahsetmek istiyorum.
Türkiyedeki kitap için seçilen isim, Benim Ustalarım kitabın orijinal isminin karşılığı Büyük Seleflerim olduğu için tartışma konusu oldu. Ben usta sözcüğünü tartışmaların aksine sıcak ve anlamlı buldum. Kasparov yukarıda bahsettiğim basın toplantısında her ülkede kitapların farklı isimlerle yayımlandığını bunun da her ülkenin kendi koşullarına göre pazarlama stratejisi geliştirme amacıyla yapıldığını açıklamıştı. Usta sözcüğü, Türkçede selef sözcüğünden daha çok kullanılması; daha sıcak, sempatik bir tonu olması nedeniyle iyi bir seçim. Ziya Ahmedovun adının Ziya Ahmedol olarak yazılması birinci baskı da giderilemeyecek bir sorun. Ziya Ahmedovun çevirisini çok eleştirel bir gözle okumaya çalıştım.
Rusçadan çevrilen kitap da arada bazı yanlış sözcükler ve arada anlamı bozan çeviriler olmasına rağmen genel olarak Ahmedovun bu konudaki tecrübesi, kendi satranç birikiminin çokluğuyla başarılı. Ahmedov, birikimini başarıyla yansıtıp bu kitabı Türkçeye başarılı bir şekilde kazandırmış. Bir diğer sorun ise diyagramların siyah taşlarının pek belli olmaması. Bunun dışında kitap, okuyucuların birçok satranç kitabına nazaran rahat okuyabileceği şekilde düzenlenmiş. Satranç konusunda çıkardıkları ilk kitap olmasına rağmen Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları bu sınavdan alnının akıyla çıkmıştır. Kısacası, satrancı seven, satranç kültürüne merakı olan, satrancını geliştirmek isteyen herkese bu kitabı okumalarını şiddetle tavsiye ederim.
TSF....................