"Kızım sizin şirkette çalışmak istiyor"

"Kızım sizin şirkette çalışmak istiyor"

İletigönderen Türk-Kan » Prş Şub 21, 2008 17:31

"Kızım sizin şirkette çalışmak istiyor"

Bugün yine Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’den söz edeceğim.
Yok yok merak etmeyin.

Konu Anayasa değişikliğini imzalayıp, imzalamaması değil.

Bir yasayı imzalamak da, imzalamamakta Cumhurbaşkanı’nın yetkileri arasında.

Benim bahsedeceğim konunun ise Cumhurbaşkanlığının yetkileri arasında olup olmadığını bilmiyorum ama son derece yakışıksız bir durum olduğundan hiç kuşkum yok.

Dünyanın en büyük çokuluslu şirketlerinden birinin Türkiye’deki genel müdürü ofisinde oturmaktadır.

Telefonu çalar ve sekreteri genel müdüre, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül sizinle görüşmek ister” der.

Genel müdür şaşırır.

Cumhurbaşkanı Gül ile hiç bir tanışıklığı yoktur.

Şirketinin de devletle, Çankaya ile bir işi de yoktur.

Aklına ilk gelen birilerinin dalga geçtiği olur.

“Bağla bakayım” der.

Sekreter telefonu bağlar.

Karşısında son derece resmi bir ses, “...’le mi görüşüyoruz” diye sorar.

“Evet” yanıtını alınca, “Sayın Cumhurbaşkanımızı bağlıyorum” der.

Genel müdür hala dalga geçildiğini zannetmektedir.

Fakat birdenbire telefonun diğer ucunda Abdullah Gül’ün sesini duyar.

Gül’le karşılaşmamıştır ama televizyonlardan sesini ve konuşma tarzını bilmektedir.

Şaşırır.

Nasıl hitap edeceğini bilemez.

“Buyrun Sayın Cumhurbaşkanım” der.

Gül hafif bir girizgahla hal hatır sorar ve ardından konuya girer.

“Biliyorsunuz gençler sizin şirkette çalışmak için can atıyorlar. Benim kızım da sizin şirkette çalımak istiyor. Mümkünse size yollayabilir miyim?” diye sorar.

Genel müdür şaşkındır.

Gençlerin bu şirkete girmek için can attığını bilmektedir.

Şirkette çalışan gençlerin kısa sürede yükseldiğini, şirketin yurt dışındaki ofislerinde çalışma şansı bulduklarını ve iyi para kazandıkları bilindiği için üniversiteli gençler arasında şirket çok popülerdir.

Genel Müdür bir Cumhurbaşkanı’nın kızına torpil yapmak için aramasına şaşırır.

Ne yanıt vereceğini bilemez. Çünkü şirketin çok sert işe alma prosedürleri vardır ve bunlar uluslararası kurallarla belirlenmiştir.

Yazılı bir başvuru yapılacak. Bu başvuru olumlu bulunursa yüzyüze bir görüşme sonrasında işe alıp almama kararı verilecektir.

Prosedür budur ama bunu Cumhurbaşkanı’na nasıl söyleyecektir.

Zordur ama söylemek zorundadır.

Genel müdür Abdullah Gül’e şu yanıtı verir:

“Efendim bizim şirketin çok katı kuralları var. İş başvuru formumuzu internet sitemizde bulabilir. Onu doldurup bize yollasın. Ben bir bakayım”

Abdullah Gül bu yanıtı beklememektedir ve beğenmez.

“Teşekkür ederim. O zaman biz başka yerlerle ilgilenelim” der.

Ben bu şirketin adını da, sanını da biliyorum.

Ama yazmıyorum.

Fakat olay aynen budur.


Fatih Altaylı, 21.02.08
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Pınar » Cum Şub 22, 2008 9:27

KÜBRA GÜL : bilkent üniversitesi , endüstri mühendisliği bölümünden mezun.
4 yıl boyunca okula perukla gitmiş , mezuniyet törenine türbanla katılıp tüm ilgiyi o yöne kaydırmıştı. zannediyorum bahsettiği şirket koç holding mi acaba :roll: :?:
Halk tarafından devlete "Sen bana hizmet etmek için varsın, bunun ötesinde senin bir anlamın yok" dendiğinde herşey yoluna girecektir...

(Osman Pamukoğlu)
Kullanıcı küçük betizi
Pınar
Üye
Üye
 
İletiler: 1380
Kayıt: Çrş Haz 06, 2007 7:47


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Bing [Bot] ve 4 konuk

cron

x