Komplodur komplo...


"Ne malum PKK'nın işi olduğu?"

"Üstlenmedi ki..."

*

Ahali, Ergenekon’la Mergenekon’la kafayı bozdu; inanmak için "PKK’dan resmi açıklama" bekliyor!

*

Yılbaşından beri kaç şehit var?

71.

22 Temmuz seçiminden beri?

132.

Daha nasıl inandırsın PKK?

*

Biri şöyle yazmış mesela:

"Bombalar, Adnan Menderes’in adını taşıyan Menderes Çıkmazı’nda patladı... Tam kapatma davası başlamışken, hükümete mesaj bu!"

*

Diyarbakır’da dershane önünde patlayıp çocukları öldüren bomba da, Mimar Sinan Caddesi’ne konulmuştu...

Kültür Bakanı’na mı mesajdı?

*

Gittim dün sabah Güngören’e, görgü tanıklarıyla laflıyorum... Bir vatandaş, "CIA veya MOSSAD’ın işi olabileceğini" söyledi. Dedim ki: "Sen necisin birader?" Manav... Ben kendi payıma hangi portakal Washington’dur, hangisi Yafa’dır ayırt edemem... Ama bu arkadaş, CIA’yı MOSSAD’ı şak diye ayırt edebiliyor.

Bir başkası, "Derin bu işler gazeteci, derin" dedi... Başını da böyle inceden inceden sallıyor. Belli ki, derin derin düşünüyor o sırada... "Kimden şüpheleniyorsun?" dedim. "Dinlerler minlerler, orasını karıştırma" dedi.

Bunu diyen abi, işçi emeklisi...

*

Tarikatlar cirit atıyor, din bezirgánları demokrasi kahramanı olmuş, Atatürk Hitler’e benzetiliyor, Humeyni’yle kıyaslanıyor, hapiste yatan kadını çıkarıp Meclis’e sokuyorlar, Genelkurmay Başkanı’nı içeri tıkmaya çalışıyorlar, PKK’nın katlettiği insanlarımız Karacaahmet’e sığmıyor, Avrupa hafriyatçıları almış balyozu kolonlarımıza kolonlarımıza vuruyor; bırak kıçımızdaki donu, faiz marifetiyle kanımızı emiyorlar, kanımızı... Ve her şey, alenen, kabak gibi, gözümüzün önünde oluyor.

Millet hálá, gizli güçleri arıyor!

---

Kaynak

Itlerden "Onlar bizim kardesimiz" diye bahsedenler cikip "Pesin adres göstermeyin" dediler ya, kürtcü, dinci, libos, fetos medyasi derin izler arayacaktir elbette.
Güngören'deki patlamadan önceki bir hafta icinde toplam kac sehit verdik? Sehit haberlerini ara sayfalarda, kücük puntolarla verenler demek ki pekakaya toz konduramiyorlar.

Biz buna "televizyon dizisi sendromu" diyoruz. Diziler olmuş abaküs denilen sayı boncuğu, halk olmuş 0-6 yaş grubu. Medya desen, boncukların dizildiği tel. E bu durumda yurdum insanı, aynı anda; staratejist, senarist, araştırmacı, savcı, hakim, polis, özetle kendisini çok bilinmeyenli denklemi büyük başarı ve hızda çözebilen her konuda uzman ve bilgili bir kişilik olarak görmektedir. Suç, vatandaşta değildir, vatandaşı yönlendirenlerdedir.

Neymiş efendim; Vahdettin aslında Mustafa Kemâl'i "Millî Mücadele"yi başlatması için Anadolu'ya göndermiş.

Neymiş efendim; Türkiye'nin bütün sorunlarını oniki bin yıllık Agarta yaratmış..

Neyse...

bu olaylarin hepsi bizi su anda yoneten cete basi rte tarafindan yaptirilmaktadir.

[Suç, vatandaşta değildir, vatandaşı yönlendirenlerdedir] en güzel özetleme buydu cok tesekkürler.

Akape'nin kapatma davasi arifesi patlayan bu "faili mechul" bombalar üzerine biz de bir komplo teorisi kurabiliriz... Hele ki bugünkü karardan sonra Yapanlarin insan olmadiklari belli de, kime taseronluk yapti bu itler?

her yol akp ye ciktigina gore yine oraya turkkan kardes.

BİR KOMPLO TEORİSİ


İlk 4.5 senelik iktidarın sonunda; askerin verdiği e-muhtıranın ve hemen ardından Anayasa Mahkemesi'nin verdiği CUMHURBAŞKANI SEÇİLMESİ İÇİN 367 ŞARTI ARANMASI KOŞULU'nun neticesinde mazlum edebiyatı yaparak, içeriden aldıkları yoğun medya ve yeşil sermaye desteği ve dışarıdan aldıkları ABD-AB-ARAP sermayesi desteği ile 47%'lik tarihin en garip seçim zaferini elde ettiler.

Ama bu 4.5 sene boyunca ekonomi çok daha kötü bir hale gelmişti.Tarım ve hayvancılık AB-ABD-IMF emirleriyle bitme noktasına getirilmişti.Dış politik çıkarların hiçbirinde Türkiye'nin menfaatleri karşılanmamıştı.

Bu şartlar altında ikinci iktidarları döneminde ne gibi bir yol izlemelilerdi ki 3. iktidar dönemleri de garanti altına alınabilsin?

Hemen HÜCUM TAKTİĞİ ile oynamaya başladılar.

Önce sonradan adına Ergenekon denecek olan soruşturma kapsamında Ergun Poyraz başta olmak üzere birkaç kişi sessiz sedasız içeri alındı.

Seçim galibiyetinin hemen ardından gece başbakanın yaptığı uzlaşma mesajını yine başbakan kısa sürede unuttu ve Abdullah Gül'ü cumhurbaşkanı seçtirdi.

Arkasından türban konusunda ki yasal engelleri kaldırmak için yasa değişikliği yaptılar.Fakat Anayasa Mahkemesi bu kararı engelledi ve 9-2 gibi bir sonuçla kararı iptal etti.İlk bakışta bu AKP'nin yenilgisi gibi görünüyordu oysa ki bugün bakınca bugüne gelinen sürecin hazırlayıcısı olduğu görülüyor.İnsanların bilinç altına bu 9-2 işlendi medya aracılığı ile.Sanki AKP bir şekilde Anayasa Mahkemesi ile yeniden muhatap olursa kesin kaybedecekmiş izlenimi yaratıldı tüm kamuoyunda.

Ayrıca mazlum edebiyatı yapılması için yeni bir koz ele geçti.Öyle ya,kendi tabanına her fırsatta türban sorununu çözeceklerini söyleyenler bunu yapamıyorlardı çünkü KEMALİST SİSTEMİN ANAYASA MAHKEMESİ BUNA İZİN VERMİYORDU.

Bu arada içeride ki ekonomik darboğaz başbakanın ve ilgili bakanların-yavşak medyanın her türlü yalanlamalarına ve inkarlarına rağmen gün geçtikçe dah da kötüye gidiyordu.Onlara bu durumla ilgili de bir bahane lazımdı.Mevcut kaos ortamı yeterli değildi.

Aniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın KAPATMA DAVASI gündeme bomba gibi düştü.''Efendim nasıl iktidar partisi kapanabilir?Bu demokrasiye aykırı bir durumdur.Uygar hiçbir ülkede böyle şey olmaz.Halk oyu ile gelen halk oyu ile gider.AKP kapanırsa AB'yi unutun.''ve daha nice yorumlar,dayatmalar birbirini kovaladı.

Hükümet artık bir koza kavuşmuştu.Sanki 6 senedir kapatma daası varmış gibi hükümetin önde gelenleri artık mevcut bir takım ekonomik olumsuzlukların sebebinin bu kapatma davası olduğunu ima etmeye ve hatta açıkça söylemeye başlamışlardı.

Derken Ergenekon Operasyonları birbirini takip ederek gündemi belirler hale geldi.AKP Kapatma Davası artık gündemin 1. değil 2. maddesiydi.Türkiye aylarca Ergenekon ile yatıp,Ergenekon ile kalkmaya başladı.

Kapatma konusu ile ilgili sonuca varılmadan 1 ay önce Ergenekon konusu artık havada kurşun gibi bir ağırlık oluşturur hale gelmişti.Ve halkın kafasında garip denklemler kendiliğinden oluşmaya başlamıştı.Acaba Kapatma Davasının karşılığı mıydı Ergenekon?

Oysa ki yapılan şey basitti.Çoktaaaan ele geçirilen Anayasa Mahkemesi'nin yanı sıra henüz tam olarak ele geçirilemeyen askeri de frenlemek icap ediyordu ve olası darbe girişimleri daha oluşmadan bu Ergenekon operasyonu ile engellenmiş oluyordu.Çünkü iddianame ile ortaya atılan binlerce iddiaya medyanın ve dış ülkelerin ilgisi danışıklı dövüş şeklinde çok büyük oldu.Böylece askere ''Bak bu devirde artık darbe yapamazsınız.Tüm dünya bizi destekliyor.''mesajı verilmiş oldu.
Kamuoyunun kafası iyice karıştırıldı.Yine bu şekilde kendi seçmenlerine ''Bakın biz de güçlüyüz merak etmeyin.Nasıl iki tane kuvet komutanını tuttuk içeri aldık?Nasıl o türban karşıtı rektör Kemal Alemdaroğlu'nu gözaltına aldık?Nasıl Cumhuriyet başyazarı İlhan Selçuk'u yaşına başına bakmadan gözaltına aldık ve günlerce sorguladık?''mesajlarını verdiler.

Bu arada dikkatlerden kaçan ama Anayasa Mahkemesi'nin bugünkü kararı ile birden akla gelen 3 hafta önceki bir açıklama çok ilginçti.ABD eski Ankara Büyükelçisi Amerika'da yaptığı açıklamada kapatma kararı çıkmayacağını söylüyordu.Borsa ilginç bir şekilde son 2-3 haftadır kapatma kararı çıkmayacağı beklentisini satın alıyordu.

Tabi bu arada bu türden Anayasa Mahkemesi'ni baskı altına almaya yönelik açıklamalar ve yorumlar AB yetkililerinden ve çeşitli gazete yazarlarından yağmur gibi geliyordu.

Netice olarak kamuoyunda yaratılan ''Anayasa Mahkemesi her durumda bu AKP'yi kapatır''imajı ''ABD-AB istemiyor.Acaba kapatmayacaklar mı?''şeklinde ki soruya bıraktı yerini.Ve burada ki amaçlanan ''Anayasa Mahkemesi bile böyle önemli bir davada hukuki değil ama siyasi bir karar vermeye ABD-AB tarafından zorlanabiliyormuş demek ki''düşüncesini sıradan vatandaşın bilincinde oluşturmak hedefine ulaşılmıştır.Geröekten de Anayasa Mahkemesi 6-4-1 gibi garip bir kararla sadece 1 oy eksiği ile AKP'yi kapatamamıştır.

Bu şekilde yine AKP kendi seçmenine karşı ''Bakın bizi kapatamadılar.Biz sistemi tamamen kontrol ediyoruz artık.Durmak yok yola devam''mesajını vermek şansını elde etmiştir.Hem de vatandaşın karşısına çıkıp''Bakın demek ki bizim yaptıklarımız laikliğe zarar vermiyormuş.Kapatılacak bir suç işlememişiz'deme hakkına sahip olmuşlardır.

Netice olarak da hem içeride ve hem de dışarıda TÜRKİYE ILIMLI İSLAM CUMHURİYETİ'ni ilan etmişlerdir.

Yani özetle taaa türban kararı ile ilgili Anayasa Mahkemesi kararının alınmasından itibaren bugünkü Anayasa Mahkemesi kararına kadar her aşama AKP'nin istediği ve planladığı gelişmelerdi.

Not 1: Bu komplo teorisini yazmama Egeli kardeşimin kafamda çakmasına sebep olduğu şimşekler neden oldu.Sağolsun.

Not 2: Nasıl bir komplo teorisi sence Türkan?

cetin arkadas yalcin kucuk ne dedi 1918 yilinin kosullarini yasiyoruz dedi. bende diyorumki daha kotusunu yasiyoruz cumhuruyet 1980 darbesi ardindan hissettirlmeden ecevit donemi ile birlikte yikilma asamasini yasamistir.nasilmi?hangi kadrolar temizlendi ? hizbullah. kiminle anlasma yapildi feytullah.okullari mesrulastirildi ve kabul edildi ecevit onlarla anlasti sandiki iktidarimi pekistirdim.ecevit bu camia tarafindan kandirilmis ve sola her zaman ecevit kullanilarak darbe vurulmustur.uzulerek yaziyorum maalesef bunu bir kisim solda bu oyuna gelmistir..ve icten kaleyi fetheden sermaye gruplari onu malesef siyasi hayatinin en aci tecrubesini yasamasina sebep oldu.kisacasi oyuna getirdi kandirdilar.sonrasisida akp donemi basladi anlatmama gerek yok.artik cumhuriyet bitmis ve yerine islam cumhuriyeti kurulmustur.bu isin ilimlisi yoktur.bu bizi kandirmak icin uydurulmus bir sozcuktur.bu kurulum icerisinde turklere yer verilmeyecektir.ancak ve ancak araplastirilan turkler olabilir.onun disindakiler osmanli donemini yasayacaklar..bunlar benim dusuncelerim ve gozlemlerim yaniliyor olabilirim..saygilar herkese.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde,Anayasa Mahkemesi'nin kontrole alınması ''bu iktidar da olsa'',siyasi partilerin yerini Ordu'ya bırakmasına neden olur.Darbeyi kastetmiyorum,ama Ordu'nun olaya müdahil olması kaçınılmazdır.Tabii gerçekten böyle birşey varsa.Ve eğer böyle birşey varsa,AKP'liler değil bir daha ılımlı-islam tabanlı parti kurmayı,ılımın 'ı' sını rüyasında göremez.

Bu konuda böyle düşünüyorum..

Saygılar

Çetin Taş, ne demek abi.Bir cümleden şaheser yaratmışsın

Çetin Taş, ne demek abi.Bir cümleden şaheser yaratmışsın

Estağfurullah gözüm.Var ol.

Çetin Taş yazdı:Not 2: Nasıl bir komplo teorisi sence Türkan?

Çetin, döktürmüssün

Çetin Taş yazdı:Seçim galibiyetinin hemen ardından gece başbakanın yaptığı uzlaşma mesajını yine başbakan kısa sürede unuttu ve Abdullah Gül'ü cumhurbaşkanı seçtirdi.

Tayyip'in bu karari gönüllü verdigine nedense inanmiyorum, Gül'ün (Cemaatin) dayatmasinin rolünü unutmayalim.

Çetin Taş yazdı:Arkasından türban konusunda ki yasal engelleri kaldırmak için yasa değişikliği yaptılar.

YÖK'ün ek 17. maddesinde degisiklik yapmadan bu yasa degisikliginin Anayasa Mahkemesi tarafindan iptal edilecegini bile bile hem de. Dedigin gibi amac, "KEMALİST SİSTEMİN ANAYASA MAHKEMESİ BUNA İZİN VERMİYOR" edebiyati ile mazlumu oynamak.

Çetin Taş yazdı:Derken Ergenekon Operasyonları birbirini takip ederek gündemi belirler hale geldi.

5 Kasim 2007'de alinan talimatlar dogrultusunda elbette

Çetin Taş yazdı:ABD eski Ankara Büyükelçisi Amerika'da yaptığı açıklamada kapatma kararı çıkmayacağını söylüyordu. Borsa ilginç bir şekilde son 2-3 haftadır kapatma kararı çıkmayacağı beklentisini satın alıyordu.

Amarikan büyükelciligine yapilan saldiriyi ve Güngören katliamini bu baglamda düsünürsek...

Ordo Ab Chao!

« Çetin Taş » yazmış:Not 2: Nasıl bir komplo teorisi sence Türkan?


Çetin, döktürmüssün

Estağfurullah Türkancığım.Sağolasın.

« Çetin Taş » yazmış:Seçim galibiyetinin hemen ardından gece başbakanın yaptığı uzlaşma mesajını yine başbakan kısa sürede unuttu ve Abdullah Gül'ü cumhurbaşkanı seçtirdi.

Tayyip'in bu karari gönüllü verdigine nedense inanmiyorum, Gül'ün (Cemaatin) dayatmasinin rolünü unutmayalim.

Tabi canım.Ben neticeyi yazdım sadece.Yoksa Bülent Arınç'ın Abdullah Gül dışında ki bir aday belirlenmesi ihtimaline karşılık olarak Tayyip Erdoğan'a,''Ya Abdullah,ya ben''diye dayatma yaptığını bazı yazarlarımız iddia ettiler o dönemde.



Amarikan büyükelciligine yapilan saldiriyi ve Güngören katliamini bu baglamda düsünürsek...



BİNGO diyorum Türkan.Netice olarak özellikle Güngören saldırısı ile halkın hem kin ve nefret duyguları ayağa kaldırılmış ve hem de Türkiye'nin istikrarsızlaştığı korkusu vatandaşlarımıza verilmiştir.