Küçük Asya'yı yönetmek savaşı

Küçük Asya'yı yönetmek savaşı

İletigönderen cafersadık » Prş Haz 21, 2007 11:49

"Küçük Asya'yı yönetmek savaşı!"

22 Temmuz seçimlerine büyük umutlar bağlanması ne derece doğrudur? Türkiye’nin, CFR kaynaklı bir belgeyi program haline getirerek kurulmuş bir parti olan AKP’den kurtuluşunu sağlayabileceği için mi? Yıllar önceki “Yok aslında birbirinden farkımız, ama biz Osmanlı Bankasıyız” reklâmında vurgulandığı gibi iktidar adayı siyasi partiler arasında da özde bir fark yok! Bu sebeple 22 Temmuz seçimi, milli-gayrimilli ayırımına odaklanmış değildir. Bazı siyasi parti liderlerinin iddia ettiği gibi 22 Temmuz seçimleri sonucunda Türkiye Ankara’dan yönetilecek değildir. Çünkü bunu söyleyen parti lideri de ABD ile stratejik ortaklıktan ve Türkiye’nin kuruluş ilkelerinin yenilenmesi gereğinden söz ediyor! Dış politikadan ekonomiye dışa bağımlılığın aşılması için iktidar adayı siyasi partiler içinde umut veren bile yok!

* * *

Türkiye’nin başına bela olan terörün arka planında ABD’nin Irak’ı işgali, işgalin ardında da enerji kaynaklarına ve enerji yollarına hükmetmek planları olduğu için, teröre çözüm ararken uluslararası stratejik hesapları göz ardı ederek bir sonuca varmak mümkün değildir.
Bir Amerikan projesi olan Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı konusunda Türkiye ile ABD’nin çıkarları örtüşüyor ama, ABD bu hattın kontrolünü Türkiye’ye bırakmak istemiyor! Rusya’nın Kazakistan ve Türkmenistan ile anlaşarak boru hatlarını Rusya üzerinden geçirme planları karşısında Bakü-Tiflis-Ceyhan ne olacak?
Tekrarlıyorum; Türkiye’nin madenleri İngiliz tekeli Rio Tinto’ya devredilmektedir. Doğu Karadeniz’deki bütün maden imtiyazları ya bu şirket ya da paravan şirketleri tarafından alınmıştır. Anatolia Development Limited şirketinin Doğu Karadeniz’deki maden imtiyaz haritasını İnternet sitelerinden almış ve yayınlamıştık. Bu harita ile Yunanistan’ın yayınladığı Pontus haritası birebir örtüşüyor!
Yine aynı şirketin Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki maden imtiyaz haritası ile Barzani’nin İnternet sitesindeki Büyük Kürdistan haritası da birebir örtüşüyor. Üstelik iki haritanın da kuzey sınırlarını Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı oluşturuyor! Bunlara Avrupa Birliği’nin yayınladığı Müzakere Çerçeve Belgesi’nde Dicle ve Fırat sularının uluslararası bir komisyon tarafından yönetilmesi gerektiği ifadelerini de eklememiz gerekir!
Şehit cenazelerinin artmasının asıl sebebi, işte bu enerji kavgasıdır.

* * *


Teodor Herzel’le birlikte Siyonizmin babası sayılan Vladimir Jabotinsky, Haziran 1916’da “Türkiye ve Savaş” adlı eserinin girişinde, 1. Dünya Savaşı için, “Halihazırda süren savaş, hiç kuşku yoktur ki büyük ölçüde Küçük Asya’yı yönetmek savaşıdır” demişti.
Jabotinsky’nin kitabı Türkçe’de Zehra Tapunç’un çevirisiyle daha yeni yayınlandı! (Vladimir Jabotinsky, “Türkiye ve Savaş”, Gerekli Kitap, 0 212 674 66 78)
2. Dünya Savaşı, birincisinin devamıdır. Soğuk Savaş’a 3. Dünya Savaşı; bugünkü savaşa 4. Dünya Savaşı diyenler var.
Şurası kesin ki, bugünkü savaş da büyük ölçüde Küçük Asya’yı yani Anadolu’yu yönetmek savaşıdır.
Bu savaş sürerken, dünya sistemine eklemlenmiş olan siyasi partiler, ekonomi ve dış politikadaki dışa bağımlılığı aşamaz.
Türkiye’deki milli-gayrimilli ayırımını bu bilgiler ışığında yaptığımız zaman, yeni bir hükümet teorisine ihtiyacımız olduğu anlaşılır! Siyasette radikal bir arayışa girmek kaçınılmaz görünüyor!
Aslan Bulut
Kullanıcı küçük betizi
cafersadık
Üye
Üye
 
İletiler: 198
Kayıt: Sal Mar 20, 2007 20:22

İletigönderen Veled » Prş Haz 21, 2007 15:32

bu savaşta türkiye hakikaten odak noktasında ben amerika ile türkiyenin çıkarlarının uyuştuğunu filan düşünmüyorum o adamların artık damarlarında kan değil petrol akıyor şerefsiz herifler
cafersadık, eyvallah kardes paylaştığın için teşekkür ederim
Kullanıcı küçük betizi
Veled
Satılmıştır
 
İletiler: 3
Kayıt: Çrş Mar 07, 2007 20:46


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

cron

x