Ladin-Halife-Türkiye / Müyesser YILDIZ

Ladin-Halife-Türkiye / Müyesser YILDIZ

İletigönderen Güncel Meydan » Prş May 26, 2011 20:05

Ladin-Halife-Türkiye

Hafızam yanıltmıyorsa ilk kez Rahmi Koç dillendirdi, ardından dönemin ABD Başkanı Clinton 2001’de “İslam dünyasının bir halifeye ihtiyacı var” dedi.

CIA’nın 2020 senaryosunda da, Ladin sülalesinden bir kişinin halifeliğinden söz ediliyordu. İsmi dillenen, dillenmeyen başka kişilerin gönlünden de halifeliğin geçtiği biliniyor. Mesela Fethullah Gülen!... Humeyni benzetmelerine hep kızdı. Doğru o bir siyasi liderdi. Halifelik öyle mi? Veya danışmanlarının ifadesiyle “Bugün Arap sokaklarında seçim yapılsa kazanacağı kesin” denilen zat “halifelik” için biçilmiş kaftan olamaz mı?

Ladin öldürüldü ise o cephe için “halifelik” senaryosu bitti denilebilir”… Geriye kimler kalıyor?

Şaşırtıcı olan Ladin’in öldürülmesi haberi karşısında ABD ataması Pakistan Devlet Başkanı Zerdari’nin panik ve korkusu, buna karşılık bizimkilerin sevinci!... Zerdari neredeyse “Operasyonda biz yokuz” diye yemin edecek. Ya bizimkiler niye bu kadar seviniyor? Daha dün, Ladin’in desteklediği Taliban’ın Türkiye’de büro açmasına yeşil ışık yakan Abdullah Gül değil miydi?

Sahi bu CIA Başkanı, Ladin operasyonundan kısa bir süre önce Türkiye’ye gelip, günlerce gizli görüşmeler yapmamış mıydı? Bu ziyaretten sonra çok hızlı değişimler oldu. Erdoğan tüm tepkilere rağmen elinden ödül aldığı Kaddafi’ye birden bire “çek git” dedi. Bekir Coşkun zannetti herhalde, kimi, kimin ülkesinden kovuyorsa... Aynı çağrıyı Esad’a yapması yakındır!... Nitekim Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun Kahire-Roma uçuşunda Milliyet’ten Aslı Aydıntaşbaş’a söyledikleri, Esad’ın biletinin de kesildiğini gösteriyor. Davutoğlu, Esad için “Geç kaldı, şimdi artık bazı şeyler anlamını yitirdi. Artık Suriye’de şok gelişme istiyoruz” diyor. “İstiyoruz” a dikkat; O isteyenler kimler veya biz kimin adına hangi sıfatla İSTİYORUZ? BOP Eşbaşkanı sıfatıyla mı?

Bu hızlı sürecin, CIA Başkanı’nın ziyaretinden sonraya denk gelmesi ne tesadüf!...

Acaba daha bilmediğimiz başka “tesadüfler” de var mı? İnsanın aklına kötü kötü ihtimaller gelmiyor değil!... “Haçlı Savaşı” başlamış, bu savaş Müslüman’ı Müslüman’a kırdırma şeklinde yeni bir konsepte büründürülmüş ve nihayetinde Sünni ve Şii alemini karşı karşıya getirmek gibi büyük bir hedefe kilitlenilmiş iken, insan ister istemez “Türkiye Ladin operasyonunun neresinde?” diye merak etmez mi?

Ladin operasyonu ile Obama’nın seçimleri garantilediği konuşuluyor. Bu bir yana peki bir BOP Eşbaşkanı olarak Libya ve Suriye politikalarındaki hızlı değişimle neyi garantiledik? Erdoğan, gece gezmeleri bile yaptığı “aile dostlarından” neden ve nasıl bu kadar hızlı vazgeçti?

Ladin’in öldürüldüğü haberinden sonra Fethullah Gülen’in en yakın “dostu” Hüseyin Gülerce’nin kaleme aldığı yazı nasıl da dikkat çekmedi, anlayamadım. Düne kadar ABD’ye methiyeler dizen, BOP’a karşı çıkan bizleri “Ergenekonculukla” itham eden Gülerce,bakın neler diyor:

    “Bin Ladin’le ilgili ABD’nin hesabı nedir bilemem. Ancak şunu görebiliyorum. Saddam’ı İran’a karşı silahlandıran, sonra da yalanlarla beslenmiş eften püften bahanelerle Irak’ı işgal eden 1 milyon Müslüman’ın ölümüne yol açan Amerika, şimdi Büyük Ortadoğu Projesi ile satranç tahtasında yeni hamleler yapıyor. Mısır, Libya, Tunus, Yemen, Suriye şu anda bir belirsizliğin cenderesine sıkışmış durumda. Kanlı mezhep savaşları, yüzyıl boyunca Avrupa’da olurdu. Bugün de İslam dünyasında en büyük tehlike mezhep çatışmalarıdır. İslam coğrafyasının, Sünni-Şii ayrılığına zorlandığını görmemek için uzayda bir yerlerde yaşıyor olmak gerekir. Türkiye, bu oyunun dışında olamaz. Güneydoğu’da, tahrikçilerin ‘Mısır gibi, Suriye gibi sivil direniş çağrısı’ yapmaları kendi akıllarının eseri değildir. Çünkü tek bir satranç tahtası var…”
Ne bunlar şimdi? Hidayete eriş mi, bir isyan mı? İsyansa neye isyan?

Gülerce’nin bu yazısından 2 gün sonra 6 Mayıs günü Zaman Gazetesi’nde Fethullah Gülen’in bir ilan-mesajı yayınlanır; Kastamonu’da Başbakanlık konvoyuna düzenlenen saldırı sebebiyle yayınladığı ‘geçmiş olsun” mesajında Gülen şöyle diyordu:

    “Bu menfur saldırıdan dolayı Cenab-ı Allah’tan Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı bu millete bağışlamasını, ülkemizi her türlü kötülükten muhafaza bulunmasını temenni eder, geçmiş olsun dileklerimi arz ederim.”
Gülen-Erdoğan arasındaki mesafe malumken, ilginç bir ilan-mesaj değil mi? Bu ilan-mesajda dikkat çeken bir husus daha var; tam üç yerde; “Bu millet, milletçe, bu millete” deniliyor ama bu milletin kim veya ne olduğu bir kez bile telaffuz edilmiyor!

Toparlarsak; Avrupa Musevi Kongresi Başkanı Pierre Besnainou’un 2007’de Erdoğan’la görüştükten sonra; “Erdoğan, Ortadoğu’da lider rolü oynayabilir. İslam dünyası Ahmedinejad’dan daha iyi bir sözcüyü hak ediyor. Erdoğan İslam dünyasının sözcüsü olmalı” demesi; Başbakan Erdoğan’ın Irak’a gidişinde Hazreti Ali’nin türbesini ziyaret etmesinin ‘bir ilk’ diye takdim edilmesi; dün Kaddafi’yi Bekir Coşkun’u veya eylemci doktorları Türkiye’den kovar gibi kovması, yarın da Esad’a ‘şok’ yaşatacak olması ve dahi 22 Temmuz seçimlerinden sonra dönemin ABD Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Nicholas Burns’un Türkiye’ye gelmeden önce Atlantik Konsey’de, Gül ve Erdoğan için “güvenilir isimler, bize verdikleri sözleri tuttular. ABD, Gül ve Erdoğan’la mükemmel ilişkilerin devam etmesini bekliyor” dedikten sonra “Irak, İran ve Suriye’ye komşu olan Türkiye’nin 2008’de ABD ile bağlantısı çok daha önemli hale gelecek. Türkiye bizim Geniş Ortadoğu’daki çıkarlarımız için kritik önemde” tespitini yapması, Hüseyin Gülerce’nin ifadesiyle “Türkiye’nin bu oyunun” içinde -hem de gırtlağına kadar-olduğunu göstermiyor mu?

Türkiye nereye koşturuluyor? ABD, “halifeliği” kime veriyor? Türkiye’nin Saddam’ı, Mübarek’i, Kaddafi’si veya Esad’ı kim olacak?

Silivri’den kucak dolusu sevgiler…


Müyesser YILDIZ
6 Mayıs 2011
Silivri

Güncel Meydan


2 Haziran 2011, saat 10:30'da Sirkeci Adliyesi'nin önündeyiz. Herkesi bekleriz...

Kullanıcı küçük betizi
Güncel Meydan
Üye
Üye
 
İletiler: 584
Kayıt: Pzr Eki 12, 2008 23:12

Şu dizine dön: Müyesser YILDIZ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

cron

x