LANET OLSUN !
Șu Ergenekon davası diye adlandırılan davaya lanet olsun!
Parti bașkanlarını, aydınları, yazarları, gazetecileri tutan polislere, tutma emrini veren savcılara ve tutuklatan yargıçlara da lanet olsun!
Uyguladıklarını sandıkları hukuk kurallarına da..
Hukuk üstüne baskı kuran politikacılara da lanet olsun.
İç İșleri ve Adalet Bakanları’na da.. Onların bașı kim ise onlara da..
İnsan Hakları Komisyonu üyesi milletvekillerine de..
Emekli ya da muvazzaf subayları ‘teslim eden’ Genel Kurmay’a da..
Bu davayı organize eden ve uygulamaya koyan her kim ise ona lanet olsun!
Bu dava ile ünlenen, köșe tutan, makam kapanlara da ..
Salyalı ağızlarla basın ve yayım kurumlarında o onurlu ‘tutsak’lara saldıranlara da binlerce ve milyonlarca kez lanet olsun!
Bütün bu olanlar karșısında ‘bana dokunmayan yılan’ diyenlere de..
Kılını kıpırdatmayan ‘ağzı açık ayran delilerine’ de lanet olsun!
Demokratlara, liberal-demokratlara, muhafazakarlara, sosyal-demokratlara, , dincilere, dinsizlere, milliyetçlere ve tatlısu devrimcilerine de..
Bana, sana, ona; bize, size, onlara..
Yüreği burkulmayana, soluğu tutulmayana lanet olsun!
‘Vücudumuzdaki yirmi kilo kanı bir gram vatan toprağı için dökemeye hazır’ olmayacakmıșız da, ‘Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeșçesine’ yașayacakmıșız.
Sanki ülke cennet, ulus da ‘birlik ve beraberlik’ içinde yașıyormuș da,
bir ben çıldırmıșım.
Habip Hamza Erdem