2004 yılında hükümet çıkardığı Maden Kanunu ile Kömür üretiminde kamu denetiminin zayıflatılmasını sağlamıştı.

Özelleştirme İdaresi Başkan’ı Metin Kilci’nin “2009 yılında Türkiye Kömür İşletmeleri’ni de özelleştirilebileceği”ni söylemesi ile birlikte Türkiye Kömür İşletmeleri(TKİ) ve Türkiye Taşkömürü Kurumu(TTK)’nun zarar ettiği haberleri gündeme geliyor.

2004 yılında hükümet çıkardığı Maden Kanunu ile Kömür üretiminde kamu denetiminin zayıflatılmasını sağlamıştı.

TMMO Maden Mühendisleri Odası Başkanı ise özelleştirmelerin önünün açılması için kurumların zarar ettirildiğini söyleyerek, “Ülkemizin yerli kaynakları mutlaka kamu eliyle planlanıp, kamu eliyle elektrik enerjisi üretip halkımızın hizmetine sunulmalıdır. KİTlerin bugün siyasi arpalık haline getirilip özellikle son zamanlarda cemaat-tarikat ilişkileriyle yandaşlarıyla doldurulup kötü yönetilmesinin sorumlusu siyasi iktidardır” diye konuştu.

“Ülkenin güvenliği açısından tehlikeli”

Son dönemlerde Türkiye’nin en önemli yeraltı kaynağı olan Kömür üretiminde Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun zarar ettiği söylemleri arttı. Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci’nin “2009 yılında Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumunun da özelleştirilebileceği”ni söylemesi de özelleştirmelerde hükümetin gözünü kömüre diktiği yorumlarına neden oluyor.

Maden Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Torun, TTK’nın ve TKİ’nin yeterli kaynak aktarılmaması ve iyi yönetilmemesiyle verimsizleştirilerek özelleştirilmesinin önünün açıldığını söyledi. Torun, yeraltı kaynaklarının kamu eliyle değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Kurumlar zarar ettiriliyor. Yıllardır yatırım yapılmayarak, gerekli önlemler alınmayarak zarar ettiriliyor ve bu bir gerekçe olarak sunulup özelleştirmelerin yolu açılıyor. 1970li yıllarda 7 milyon ton olan taşkömürü bugünlerde 2 milyon ton’a düşmüştür.

TKİ kapasitesinin yüzde 50 oranında üretim yaptırılıyor. Üretim kısıtlanıyor. Neden, çünkü doğalgaz politikaları ve dışa bağımlı Doğalgaz alımıyla kömüre ihtiyaç yokmuş havası yaratılıyor. Ama hepimizin yakında yaşadığımız gibi Rusya vanayı kapatınca büyük sorun yaşandı. Her yıl yaşanıyor bu sorun. Kendi kaynaklarımızın verimli şekilde kullanılması ve Ülkemizin yerli kaynakları mutlaka kamu eliyle planlanması gerekiyor. Bu yapılmadığı taktirde bugünkü gibi Doğalgazda dışa bağımlılıkta rekor kırıyorsunuz, yüzde 50 oranında enerjide dışa bağımlı hale geliyorsunuz. Bu ülkenin enerji arzı güvenliği bir yana ülkenin genel güvenliği açısından da tehlikelidir” diye konuştu.

Son zamanlarda Rödovans (kiralama) yöntemiyle özel sektöre verilen alanlarda kömür üretimi yaptırıldığını bu yöntemin ise kaynak kaybına neden olduğunu vurgulayan Torun, “Rödovansla özel sektöre verilen sahalarda iş güvenliği önlemlerinin alınamaması, iş kazalarının artması, özel sektörün kar öncelikle olarak daha verimli damarları çalıştırıp diğer yerleri yok sayması da milyonlarca yıldı oluşan kömürleri kaynak kaybına yol açmasına neden olmaktadır. Bu nedenle Türkiye Taşkömürü Kurumu ve TKİ’nin artan önemiyle birlikte kömür kaynaklarımız mutlaka değerlendirilmeli ve bu değerlendirme planlı bir şekilde yapılmalıdır” dedi.

“Halkın malı sermayeye peşkeş çekiliyor”

Torun, TTK gibi kamu kurumlarının verimli çalıştırılabileceğini fakat zarar ettirilerek özelleştirmelerin yolunun açıldığını ifade ederek, “KİTlerin bugün siyasi arpalık haline getirilip özellikle son zamanlarda cemaat-tarikat ilişkileriyle yandaşlarıyla doldurulup kötü yönetilmesinin sorumlusu siyasi iktidardır. Kamu kurumları verimli çalışabilir dünyada bunun örnekleri vardır. Bu görev de siyasi iktidara düşmektedir ama özelleştirmeye gerekçe olacak şekilde verimsiz çalıştırılan işletmeleri daha sonra ‘kamuya yük oluyor’ diye elden çıkarılmasını da sadece kamu kaynaklarını, halkın malını sermayeye ve yabancılara peşkeş çekilmesi olarak düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

“Kendi kömürümüz dururken ithal kömürle santral kuruluyor”

Ülkemizde özellikle sahil bölgelerinde ithal kömürle termik santral kurma müracaatlarının bulunduğuna dikkat çeken Torun, kurulacak olan Nükleer santral için verilen yüksek teklifi de hatırlatarak, “Oysa kömürden eldi edilen elektrik enerjisinin bunun çok çok daha altında olduğunu hepimiz biliyoruz. Nükleer santral kuracağız diye sürekli baskı yapan lobilerin bu rakamı çarpıcı bir örnektir ve aklımızı başımıza almamızı gerektiren bir örnektir. İthal kömüre dayalı termik santral kurulmasında da hiçbir kamu yararı yoktur. Enerjiyi bize satıyorlar, karlarını ülke dışına gönderiyorlar, pislikleri de ülkemizde kalıyor” diye konuştu. Torun, Maden Kanunu da olmak üzere AKP döneminde çıkartılan yasaların hepsinde, daha çok liberalleşme, piyasaya açılma ve kamu denetimini azaltmaya yönelik olduğunun da altını çizdi.


Kaynak

Onu özelleştir, bunu özelleştir, şunu özelleştir AKP'nin başka bildiği bir şey yok mu? Şu an ABD bile devletleştirmeye giderken bunların amacı ne? Herşey o mısırcının başının altından kalkıyor. AKP kendini özelleştirsede kurtulsak.

maalesef ttk denen kurumu kitapların tanıştırıp evlendirdiği sevgili eşim bu kurumda inş.müh.olarak çalıştığı için yakinen inceledim...gördüm...ve gördüklerimi yazdıkça da eşime az çektirilmedi...kurumun başına madenle taşı ayıramayanı genel müdür yaparsan...parti yandaşlarını kadroya doldurursan...vs..vs...tabiiki zarar eder...