[img]http://www.haberiniz.com/components/com_fpslideshow/images/mansetegemen.jpg[/img]
“Sizi Korumayanları Siz Neden Koruyorsunuz?” PKK terörü başlayalı yaklaşık 26 yıl oldu.
Türkiye’nin terörle birlikte geçirdiği bu sürenin yaklaşık üçte biri halen işbaşında bulunan AKP iktidarı döneminde geçmiştir. İktidara geldiği yılda neredeyse sıfır düzeyine çekilen terör olayları bugün gelinen noktada tekrar eski halini almıştır. Bu durumda kuşkusuz en büyük pay AKP hükümetlerinindir. Çünkü işbaşında bulunan iktidar kadrolarında terörle mücadele eden TSK’yı PKK’dan daha tehlikeli gören sayıları azımsanamayacak bir gurup bulunmaktadır. Bu guruba göre ülkemizde olan her türli şer olayının sorumlusu TSK’dır.
Hatırlarsanız Tokat’taki saldırıdan sonra AKP içerisindeki malum guruptan TSK’yı suçlar bir tavır gelmişti. Bu tavır terörle mücadele edenleri “terörist” yaftası ile cezaevlerine gönderen süreçle birleştiği zaman ülkemizin milli güvenliğine tehdit eden bir sonuç doğurmuştur.Milliği güvenliğimizi tehdit eden bütün bu ihanet sürecine rağmen yüce Türk milleti o eşsiz milli bilinci ile direnmeye çalışmıştır. Bunun en bariz örneğini Mersin’de şehit cenazesine katılan AKP Mersin milletvekili Ali Er’e gösterdiği tepkide görüyoruz. Üstelik Yörük olan Ali Er, AKP içerisinde diğerlerine nispeten milli duruşu daha fazla olan bir milletvekilidir.
Mersin’deki cenaze töreninde Ali Er’i “ne yüzle buralara geliyorsunuz” diye yuhalayarak ve maalesef fiili saldırı teşebbüsünde de bulunarak zor durumda bırakan
kalabalık bir gurup kendilerine müsaade etmeyen Jandarma kuvvetlerine “ Niye engelliyorsunuz bizi? Hep bunların yüzünden değil mi? Sizi korumayanları siz koruyorsunuz?" deyip, tepki gösteriyor.Benzer şekilde üç gün önce Yozgatlı bir şehit babası : “Hükümet sürüm sürüm sürün. Hükümet dört çapulcuyla baş edemiyorsan ben başka ne diyeyim. Koca bir devletin var, koca bir milletin var. Dört tane çapulcu, devleti yok, milleti yok. Dört çapulcu ile baş edemiyorsa, yazıklar olsun. Biz savaşmadık mı?, bu millet savaşmadı mı, biz de gideriz oraya. Analarımız, bacılarımız kazma ile kürek ile sopa ile savaşmadı mı? Hep beraber savaşmadık mı?. Terör giderek daha da çoğalıyor. 20 tane Meclis’te grup kurmuş, 60 tane de AK Parti’nin içinde var. Bunlar PKK’lı terörist. Her gün şehit, her gün şehit. Samsun’da biri bir yumruk vurdu, taaa Amerika’dan telefon açıp, başsağlığı diliyor. Ondan sonra 15 tane şehit var. Niye birine gidip de İçişleri Bakanı başsağlığı dilemedi. Kulağım sağır değil, gözüm de görüyor. Sen duydunmu hiç İçişleri Bakanı’nın bir şehit cenazesine katıldığını Allah için. Ben bir millet isem, kökünü kazırım. İsrail’e bak, görüyon işte. Ben çok duyguluyum, metanetliyim, ama hazmedemiyorum. Bu çocuğun suçu bu devlete, bu millete hizmet etmek mi?” diyerek tepkisini gösteriyordu.
Yozgat’taki şehit cenazesine gitme cesaretini kendinde bulamayan AKP’li meşhur Bekir Bozdağ, ilçe kaymakamının araya girip MHP milletvekili Mehmet Ekici’yi aracı kılması ile bir tepki görmeyeceğinin garantisini aldıktan sonra gidebildiği gerçeği de içler acısıdır.
Söz konusu tavırlar yüce Türk milletinin, açılım politikalarını ve devam etmekte olan sözde Ergenekon davasını nasıl algıladığını dışa vurması bakımından son derece önemlidir..Hal böyle iken AKP’li AB’den sorumlu devlet bakanı Egemen Bağış’ın yaptığı şu açıklama olaylardan ders alınmadığının en büyük işaretidir. “Bu sabah saatlerinde maalesef sekiz askerimiz şehit edildi, bu topraklarda doğmuş, büyümüş 12 gencimizin de yaşanan çatışmada hayatını kaybettiğini öğrendik. 20 eve ateş düştü, 20 ailenin acısını paylaşıyorum.” Bağış bu konuşmayı yaptığı sırada hayatını kaybedenlerin sayısı 20’ydi.Bu sözler ile Bağış şehit Mehmetçik ile PKK’lı teröristleri aynı kefeye koyuyor.Teröristle Mehmetçiği aynı kefeye koyan kişi maalesef halen o koltukta oturuyor.Sözün bittiği yer.Başka söze gerek yok..
haberiniz.com
Serap,Pınar...
[img]http://foto.gazetevatan.com/newpics/news/220620101436240126081.jpg[/img]
Buse...‘AYAĞININ TOZU OLSAM O GURUR YETER BANA ATAM’Buse, Mustafa Kemal Atatürk’ü o kadar çok seviyordu ki, Facebook'ta grup kurdu ve adını da ‘O mas mavi gözlere bir kez olsun bakabilmek için nelerimi vermezdim ki’ koydu.
Buse her fırsatta Atatürk’ü ne kadar çok sevdiğini, ona ne kadar bağlı olduğunu anlatıyordu. 'Ayağının tozu olsam o gurur yeter bana Atam' diyordu... Atatürk için yazdığı bir yazıda ‘En büyük hedefim sana ulaşmak’ yazmıştı ve Buse bugün en çok istediği Ata’sının yanına ulaştı…
- İm (Kod): Tümünü seç
http://www.internethaber.com/buse-hayalleri-yuzunden-o-otobusteydi-263565h.htm