MEKTEPSİZ ORDU…Dr. Noyan UMRUK
II. Meşrutiyet döneminde iki kez Maarif Nazırı olan Emrullah Efendi, eğitim tarihimizin önemli şahsiyetlerinden biridir...
O’nun “İlmin, devlet himayesinde elit bir kadro yetiştirilerek yukarıdan aşağıya geliştirilebileceğini” ileri süren “Tûbâ Ağacı Nazariyesi” yıllarca siyaset ve eğitim hayatımızın önemli tartışma konularından birisini oluşturmuş.
Ne var ki; Emrullah Efendi asıl şöhretini, şaka olarak söylediği “Ah şu mektepler olmasa, maarifi ne güzel idare ederdim” sözcüklerine borçlu.
Şaka olarak söylenmiş bu sözler, ne yazık ki zamane iktidarınca toplumsal yaşamın her alanında dehşetli ciddiye alınmış durumda…
Osmanlı’dan bu yana aydınlanmanın meş’alesi olmuş Harbiye, Tıbbiye ve Askeri İdadilerin eski ortağın gözü dönmüş müridlerinin eline geçmesine önce göz yumuverirsiniz…
Ama hiç İmam Hatip kapatmamak bir yana, neredeyse tüm mektepleri İmam Hatip’e dönüştürürsünüz…
Aslında bir yaşam biçimi olan askerlik mesleğini seçmek ideali olan, imkanı kısıtlı binlerce Anadolu çocuğu için, geçirilen badireden sonra bu okulları ıslah ederek yeniden açmak yerine fırsat bu fırsat deyip köküne kibrit suyu ekersiniz…
İşte size mektepsiz askerlik…
Tıpkı ekonomide olduğu gibi…
Üretimsiz, Ar-Ge’siz, özgün teknolojisiz sanayi,
İthalatsız olamayan ihracat,
Sınırsız cari açık,
Eşitsiz bölüşüm,
“Kör tuttuğunu halleder” misali dolaylı vergi maliyesi,
İhalesiz kaynak kullanımı,
İşsiz gençlik,
Sendikasız emekçi,
İş güvenliğinden yoksun çalışma yaşamı,
Tarım’ sız topraklar,
Samansız inekler…
Tıpkı siyaset ve kamu yönetiminde olduğu gibi…
Milletsiz devlet,
Katılımsız demokrasi,
Fütursuz ve denetimsiz iktidar,
Muhalefetsiz siyaset,
Takipsiz kalan bel altı hayâsızlıklar,
Dirayetsiz, inisiyatifsiz kamu yönetimi
Sayıştay ’sız, denetimsiz mali yönetim,
Sınırsız örtülü ödenek,
Tıpkı Ulusal güvenlik ve Diplomasi’de olduğu gibi…
Mehmetçiklerimizin başına çuval geçirilmesine tepkisiz iktidar,
Amiralsiz donanma,
Sahipsiz denizler, adalar
Pilotsuz jetler,
Terörist komutanlar, teröristsiz bölücü terör,
Başına Osmanlı tuğlası düşmüş basiretsiz bir nazırlar,
Diplomatsız diplomasi,
Müttefiksiz, sınırları kevgire dönmüş bir Türkiye…
Ne idüğü belirsiz binlerce terörist sığınmacı ve kaçakçılar,
Ve de sonuç: Çaresiz ve onursuz uluslar ilişkiler ve ulusal güvenlik politikaları…
Tıpkı m medyada ve gündelik yaşamda olduğu gibi…
İlkesiz medya,
Birbirinin kopyası, tek merkezden yönetilen “Habersiz” kanallar,
Ülkenin bölünmesinin ne kadar iyi bir şey olduğunu her akşam beyinlere kazımaya çalışan uğursuz açık oturumlar,
Her derde deva, “her bi şeyi bilen” sevimsiz bazı nöbetçi yorumcular,
Akılsız akil adamcıklar,
Teksas usulü gelişen, plansız, meydansız, parksız, yeşilsiz, AVM ve sefertası gibi gökdelenlerle tıkış tıkış doluşturulmuş, beton yığınına dönüşmüş ya da eciş bücüş yapılaşmış siluetsiz çirkin kentler,
İnsansız meydancıklar,
İnsafsızlaştırılan kolluk güçleri,
Fütursuz palalı, sopalı paramiliter saldırganlar, failsiz cinayetler,
Kıllı, kılsız “her şey içinde” taşımalı mitingler,
Güvensiz iletişim, yatak odalarına kadar dinlenen telefonlar,
Sanatsız toplum,
Sayısız çocuk,
Tezahüratsız maçlar,
Rakısız balık…
Tıpkı milli eğitim de olduğu gibi…
Kararsız, içeriksiz, “millî ’siz”, yazboz tahtasına dönüştürülmüş, “ben yaptım olducu”, her yeni gelen bakanın bir öncekini topa tuttuğu, paramparça bir eğitim sistemi,
Eşitsiz ve canına okunmuş parasız eğitim,
Bilimsiz, çocuklarımızda disleksi (öğrenme özürü) yaratan ders kitapları,
Derhal yayın yasağına uğrayan envai çeşit ahlaksızlıklar…
Matematiksiz ilköğretim,
Klasiksiz liseler,
Din dersleri hariç öğretmensiz seçmeli dersler,
Sayısız, kalitesiz ve sessiz üniversiteler,
Sporsuz gençlik, kitle halinde dopingli milli sporcular,
Ve de nihayet mektepsiz Ordu ve kifayetsiz ihtiras…
*Askeri okulların yeniden açılması için İstanbulda nöbet başlatılıyor.
Emekli komutanlar, vatanseverler ve Vatan Partisi'nin öncülük edeceği ilk
Askeri Okul Nöbeti 12 Kasım Cumartesi saat 13:30'da Beşiktaş Barbaros
Meydanı'nda yapılacak.