Brent Kennedy, 16ncı yüzyılda Virginia ve Carolinada yaşayan Portekizlerin yanı sıra Türklerin de olduğunu söylüyor.
1571 yılında Osmanlı Donanması Akdenizde, Venedik, İspanyol, Malta ve Papanın donanmalarından oluşan güçlere İnebahtı Deniz Savaşında (Battle of Lepanto) yenilince tahminen 10 bin kadar Osmanlı deniz askeri İspanyollara esir düştü. 300 gemisinden 260ını kaybeden Osmanlı Donanması Akdenizde ilk yenilgiyle tanıştı. The Roanoke Voyages editörü David Beers Quinnin araştırmalarına göre İspanyollara esir düşen Türk, Güney Amerika yerlileri ve Portekizler, bir başka savaşta Güney Amerika seferinde bulunan dönemin ünlü denizcilerinden İngiliz Kaptan Sir Francis Drakein gemisine esir olarak geçti. Tutsakları Karayiplerde düşmanı İspanyollara karşı kullandıktan sonra Kübada kuracağı koloniye yerleştirmek isteyen İngiliz Kaptan Sir Francis Drakein karşısına doğal engeller çıktı. Kaptan Drake, fırtına yüzünden Küba yerine Amerika kıyılarına yanaştı. Roanoke Island, North Carolina kıyılarına gelen Kaptan Drakeı kıyıda ülkelerine dönmeyi bekleyen İngiliz askerleri de beklemekteydi. Roanoke Islanda daha önce yerleşen Ralph Lane Kolonisinin askerlerine gemide yer açmak için bir yol vardı o da gemide bulunan esirleri Amerikan kıyısında kaderlerine terketmekti.
İngiliz arşivlerine göre esir Osmanlılardan sadece 100 tanesi 1586-87 yıllarında anavatanlarına döndüler. Kaptan Drake, gemide bulunan Osmanlıların bir kısmını Cartagena (Bugünkü Kolombiyada bir kıyı şehri), veya Santo Domingoda serbest bıraktı. Diğer bir kısmı da Amerika kıtasında kalmak zorunda kaldı. Yaşamlarını sürdürmek ve çoğalmak için bölgedeki yerli kabilelerle tanıştılar, evlendiler ve daha sonra baskın Anglo-Sakson İngiliz güçlerine boyun eğip dinlerini değiştirdiler.
Carrol H. Goyne (Araştırmacı, Emekli Hava Kuvvetleri askeri): 1586da Amerikakıtasına gelen İngiliz Kaptan Sir Francis Drake gemisinde sayısı tam bilinmeyen Türkler vardı. Bu Türklerden bir kısmı kendi ülkelerine döndü ama kalanlardan bir kısmının Amerika kıtasındaki Meluncanlarla bir bağlantısı olduğuna inanıyorum. Bu bağlantı nerede gerçekleşti tam bilmiyorum ama, 17nci yüzılda Virginiadaki kolonilerde Türklerin var olduğuna inanıyorum.
Brent Kennedy, Yerli kabilelerin kullandıkları dil ve soy isimlere de dikkat çekiyor. Cherokilerin saate kendi dillerinde saats, anneye ana-ta, babaya atta diye hitap ettiklerini vurguluyor. Bu kelimeler Türkçede saat, anne ve baba kelimeleriyle benzerlik gösteriyor. Bir başka Amerikan yerli kabilesi olan Creeklerinde kutsal adamlarına Hadjo olarak hitap ettiklerini dile getirirken Türkçede din adamlarına hoca denmesinin tesadüf olamayacağına dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra Meluncanların çocuklarına genellikle Didima (Didim, Aydının ilçesi), Alania (Alanya, Antalyanın ilçesi), Mahala gibi isimler verdiklerinide söylüyor.
Brent kitabında, benzerliklerden bahsederken şunları söylüyor: Anadolu folk danslarını seyrettiğimde büyük şaşkınlık duydum. Oyunların Apalaçyalılarınkiyle büyük benzerlik taşıdığını gözlemledim. Yerli Amerikankabilelerden Cherokee Şefi Sequoyanın kıyafetinin benzerlerini İstanbul Deniz Müzesinde gördüğüm Osmanlı Deniz Levendlerinin kıyafetlerinden farkı yoktu.
Brent ayrıca Türkçede hayır anlamı taşıyan ve başı yukarı doğru kaldırarak çıkarılan cıkk sesinin, kendi aile fertleri tarafından kullanılmasına da dikkat çekerek şunları dile getiriyor: Annemin, bir şeye hayır demek istediğinde başını yukar doğru sallayıp cıkk dediğini hatırlarım hep. Aynı davranış şeklini Türkiye ziyaretimde gördüğüm insanların da yaptığına tanık oldum.
Kaynak:
Brent Kennedy,Joseph M. Scolnick From Anatolia to Appalachia
Ek Kaynak:
Brent Kennedy ve Robyn Vaughan Kennedy The Melungeons: The Resurrection of a Proud People