M. Ihasan Can'in bir koseyazisi.

“Mevzubahis özgürlüklerse gerisi teferruattır”

Türkiye’de son bir yıldır Atatürk’e atfedilen bir söz, çok sık kullanır oldu:
“Mevzubahis Vatansa Gerisi Teferruattır…”
Birçok tarihçi bu sözün Atatürk’e ait olmadığını söyledi…
“Ama Hangi Atatürk” kitabının yazarı Taha Akyol da, Atatürk hakkında literatürün tamamına yakınını taradığını, ancak böyle bir söze rastlamadığını ifade ediyor.
Atatürk’e ait olsa da, bu sözün tartışılmaz olduğu anlamına gelmez.
Asılında Atatürk’e ait olup olmamasının fazla bir önemi yok…
Çünkü benim bu sözden hiçbir rahatsızlık duymuyorum
Ben bu sözden şunu anlıyorum:
“Eğer bir ülke işgal altındaysa, o ülkede yaşayan her insan bütün önceliklerini terk ederek vatanını savunmakla mükelleftir.”
Halkı Müslüman olar toprakların savunulması, aslında bütün Müslümanlar için de dini bir sorumluluktur.
Allah, “evim açık” diyerek seferden geri kalanlar uyarmak için sure indirmiştir.
Kur’an-ı Kerim’de Tevbe Suresi buna en güzel örnektir.
Gelelim konumuza
“Mevzubahis vatan ise gerisi teferruattır” sözü Atatürk’e ait bile olsa, insan hakları, temel hak ve özgürlüklerin önünde engel olarak kullanılıyorsa, buna karşı çıkmamız gerekir.
Bunu neden mi söyledim?
Çünkü günümüzde ne yazık ki Cumhuriyet mitinglerinde, başörtüsü karşıtı eylemlerde, ülkemizdeki gayrimüslim azınlıklara yapılan saldırılarda, temel hak ve özgürlükler ve Kürt sorunu ile ilgili tartışmalarda da bu söz kullanılmaya başlandı.
Bu anlayışa göre;
Türkiye, radikal İslamcıların, Kürtçülerin ve misyonerlerin elinde hızla parçalanmaya doğru gitmektedir.
Bazılarına göre ise şeriat tehdidi altındaki Türkiye, İran olma yolundadır.
Vatan tehdit altında olduğuna göre, temel hak ve özgürlüklerin hiçbir önemi yoktur. Halkın % 99’u evet dese bile başörtüsü kamusal alanda hiçbir şekilde yer alamaz.
Güneydoğu sorunu da ancak yeni kanlar dökülerek çözülebilir. Bu konuda farklı çözüm arayışları içerisine girenler hemen linç edilmelidir.
Ülkemizde bulunan Hıristiyan misyonerler de emperyalizmin öncü kuvvetleridir. Din ve vicdan özgürlüğünden faydalanamayacakları gibi hukuk dışı yöntemlerle susturulmalıdır.
Sözkonusu vatan ise milli iradenin de, parlamenter demokrasinin de bir önemi yoktur. Ülkeyi satan! AK Parti de hukuk dışı yöntemlerle iktidardan uzaklaştırılmalıdır.
Ne de olsa derin devlet bazen rutinin dışına çıkabilir!
İşte Atatürk’e atfedilen bu sözde geçen “teferruat” kelimesinin içi, ne yazık ki günümüzde bu şekilde doldurulmaktadır.
Bir ülkenin bağımsız olması elbette çok önemlidir.
Unutulmamalıdır ki yönetim şekli cumhuriyet olan birçok bağımsız ülkede özgürlük, demokrasi, din ve vicdan hürriyeti gibi kavramların zerre kadar değeri yoktur.
Evet vatanımızı seviyoruz.
Ancak…
Dünya görüşü ne olursa olsun, bireyin temel hak ve özgürlükleri de “teferruat” olarak görmüyoruz.
Çünkü bireyin mutluğu, huzuru, özgürlüğü ve yaşam hakkı, vatan kadar vazgeçilmezdir.

m.ihsancan@hotmail.com

Türban yahut baş örtüsü, "üniversite bağlamında" temel hak ve özgürlüklere girmez. Açıklama isteyen, Sabih KANADOĞLU ve Vural SAVAŞ başta olmak üzere, büyük hukukçuların açıklamalarına başvurabilir.

Bu ülkenin %99'u, M. İhsan Can'ı kesmek istese yahut sülâlesine sövmek istese, buna hayır mı diyeceğiz¿? Evet, hayır diyeceğiz. Bugün bu yazarın, gerçek dışı olarak imâ ettiği tehditleri görememek de ancak saflık olur.

"Türkiye, radikal İslamcıların, Kürtçülerin ve misyonerlerin elinde hızla parçalanmaya doğru gitmektedir."

Bunun aksinin ispatını sunabiliyorsa konuşmalı/yazmalı. Zira bunun ispatının delilleri sayısızdır.

Tamam, bazı kimselerin kör laiklik-milliyetçilik yaparak, mevzulara kör yaklaşımlarda bulunduğu bir gerçektir. Lâkin bu durum, temelde karşı çıkılanı aklamadığı gibi; bu durumun, yine temelde karşı çıkılan tehditleri oluşturan unsurların etkisi sonucunda doğduğu gerçeğini de örtmez!

"Güneydoğu sorunu da ancak yeni kanlar dökülerek çözülebilir. Bu konuda farklı çözüm arayışları içerisine girenler hemen linç edilmelidir."

Ne kadar haysiyetsiz bir söylem... Türkler, Kürtler'i mi kesmiş¿? Ne kanı¿? Eğer çözüm kan dökmekte görülseydi, Güney Doğu'da Kürt kalmazdı. Yok eğer "kan dökmek" deyimini, pekaka için kullandıysa, söyleyecek sözüm yoktur.

"!Unutulmamalıdır ki yönetim şekli cumhuriyet olan birçok bağımsız ülkede özgürlük, demokrasi, din ve vicdan hürriyeti gibi kavramların zerre kadar değeri yoktur.
Evet vatanımızı seviyoruz.
Ancak…
Dünya görüşü ne olursa olsun, bireyin temel hak ve özgürlükleri de “teferruat” olarak görmüyoruz.
Çünkü bireyin mutluğu, huzuru, özgürlüğü ve yaşam hakkı, vatan kadar vazgeçilmezdir. "

Türkiye herhangi bir ülke değildir. Tarihsel getirileri ve götürüleriyle, jeopolitik ve jeostratejik konumuyla bambaşka bir ülkedir. Hadi bunları bir kenara atıp görmezden geldin, en başta yaşadığı ülkedir.

Vatanını seviyormuş... Sevmek... Sevmek nedir Allah aşkına¿? Tehditleri küçümsemek, onları görmezden gelmek ve hatta bunları "temel hak ve özgürlüker" bağlamında açıklamaya kalkmak mıdır¿? "Ancak" sözcüğünün altında yatan daha ne çok gerçek vardır ama, ben yine yazıya göre yorumumu yapayım... "Dünya görüşü ne olursa olsun!" demiş muhterem. İyi ya, o kötülediği, mevzulara kör bakan kitlelerin de dünya görüşü odur, sana ne¿? Sözlerinin yahut söylettirildiklerinin nerelere gittiğini göremiyor dahi...

Ben de dünya görüşümden bir kısım açıklayayım: "Senin gibi düşünen yahut düşündürttürülen kimseleri birer birer aşağılayarak ezmek, yerin dibine sokmak."

Ben de meseleye başka bir açıdan yaklaşmak istiyorum;
Atatürk'ün değiştirilen veya sahiplenilen sözleri sadece bundan ibaret değildir.
Mesela:

-İstikbal göklerdedir->İstikbal İslamdadır.
-Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir->Hakimiyet kayıtsız şartsız Allah'ındır.
(Burada asıl dikkat edilmesi gereken nokta, sapla samanın birbirine karıştırıldığıdır, soldaki ve sağdaki cümlelerin birbirleriyle uzaktan yakından alakası olmadığı gibi, sözleri değiştirmek isteyenler, ulvî şeyleri dünyevî işlerle kıyaslamaya kalkmışlar, aynı teraziye koymuşlardır; yani İslam ve Gök nasıl çok farklı şeylerse, milletin hakimiyeti ile Allah'ın hakimiyeti de tamamen farklıdır. Burada vurgulamak istedikleri sağdaki cümlelerin doğruluğu değil de Atatürk'ü dinsiz veya islam düşmanı gibi göstermek, milletin kafasını karıştırmaktır)
-Gençliğe Hitabesi ise Necip Fazıl isimli zat tarafından tamamen değiştirilmiştir.
(Ve de değiştirilen hali tamamen bir edebiyat müsveddesi, argo düzmecesi, tek okuyuşta idrak edilemeyecek kadar da iştigal-i abestir, fakat başta sevgi kelebekleri olmak üzere pek çok ne idüğü belirsiz ısrarla nobellik! olduğunu iddia etmektedirler)

Çünkü bireyin mutluğu, huzuru, özgürlüğü ve yaşam hakkı, vatan kadar vazgeçilmezdir.

Sayin Ihasan Can; Vatan sizin icin ne ifade ediyor, bilmek isterim.

Örnegin sayin Can; Irak'i "vatan" olarak benimsemis bireyler ne kadar mutludur, ne kadar huzurludur, ne kadar özgürdür su an? ABD Irak'a demokrasi, özgürlük götürdü ya, mutlu mutlu ölmüstür bir milyon Irak'li degil mi sayin Can?

Vikipedi yazdı:Büyük Ortadoğu Projesi , resmi adıyla Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Girişimi.

Büyük Ortadoğu Projesi, ABD'nin batıda Fas, Moritanya, doğuda Orta Asya veMoğolistan, kuzeyde Kafkasya ve Türkiye, güneyde Arap Dünyası'ndan Somali'ye kadar uzanan bir coğrafyada yer alan ülkelere yönelik siyasi, hukuki, bilgi/eğitim, ekonomi, sosyal ve güvenlik boyutlarını içeren kapsamlı bir "islam coğrafyası" dönüşüm stratejisi olup, bu alanlarda uzun vadeli bir değişimi hedeflemektedir. ABD’nin Donald Rumsfeld, Dick Cheney, Paul Wolfowitz, Richard Perle ve William Kristol öncülüğünde, 1997'de oluşturduğu 'Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi'nin (PNAC) bir alt unsurudur.

Condoleeze Rice yazdı:“yeni bir Ortadoğu doğacak Ortadoğu’da haritalar değişecek”

Sözkonusu vatan ise milli iradenin de, parlamenter demokrasinin de bir önemi yoktur. Ülkeyi satan! AK Parti de hukuk dışı yöntemlerle iktidardan uzaklaştırılmalıdır.

Bölücü terörü, BOP'un Esbaskani Tayyip Erdogan'in siyasi simgesi türbani bu projenin bir parcasi olarak göremeyen yazari kullandigi "ABDvari" özgürlükcü dilden dolayi ya körlükle ya da bu projeye hizmet etmekle suclamak durumundayim.

"Çünkü bireyin mutluğu, huzuru, özgürlüğü ve yaşam hakkı, vatan kadar vazgeçilmezdir."

İmrenilecek demokratlarsınız!

Vatan özgürlükleri sağladığı için önemlidir

Özgür değilseniz bu saydıklarınız sizin iradeniz ile gerçekleşmez!

Vatanseverlerin her zaman başları diktir!

Eğilmezler!

Vatansız milletlere ise "SÜRGÜN MİLLET" denir.


Bedbahtırlar....

Sözlerimi kaye'nin izni olursa, şu alıntı ile bitireyim.

Ne günlere kaldık ey gazi hünkar, katır mühürdar oldu, eşek defterdar! - Ziya Paşa

Estağfurullah Erenus