‘MİLLİ İRADE' ve KOMPLO
Ȫyle bir dönemde yașıyoruz ki, kimi zaman ‘vay anasını’ dedirtecek gelișmeleri bile kanıksamak durumunda kalabiliyoruz.
Cumhurbașkanlığı seçimlerine gidiyoruz, değil mi?
En geç bir ay içinde Dr Recep’in Cumhurbașkanı olmasına ‘kesin’ gözūyle bakılıyor.
Herșeyden önce adam ‘bașbakan’lık makamını ișgal ediyor; hem ‘devlet’in tūm olanaklarını kullanıyor ve hem de ‘kayıtlı’ ve ‘kayıtsız’ ekonomik gūçleri elinin altında bulunduruyor.
Deyim yerinde ise, ‘sandığı koyan’ adam o.
‘Sandıktan çıkması’ ise standart sapması sıfır olan bir ‘olasılık’.
Karșısına çıkan aday ise ‘mıymıy mı mıymıy’.
Gūn geçtikçe kimi foyaları ortaya çıkıyor ama bu ‘seçim sūreci’nde tūm ‘oyun’larını öngörmenin olanağı yok.
Daha ilk gūnden altından bir ‘çapaoğlu’ çıkacağını ben yazdım.
Sözūmde de duruyorum.
Bu Dr Ekmeleddin hafazanallah seçilecek olursa, hem bu tūr terimleri daha çok kullanacak ve hem de daha ileri dūzeyde hafazanallah durumlarla karșılașacağız demektir.
Arkasında Y-CHP ve MHP gibi iki būyūk muhalefet partisi var.
Sağlı sollu sekiz partcik de arkasına geçmiș diyorlar.
Ama halk da yok, millet de..
Șimdi yazının bașına dönūyor ve soruyorum: bu koșullarda Dr Ekmeleddin ‘seçilebilir’ mi?
Seçilecek olursa yine ‘halkımız en doğrusunu’ mu yapmıș olacak?
Millî irade bu kez de böyle mi ‘tecelli etmiș’ olacak?
İște ‘komplo’ derken, tam da bu konuya dikkatinizi çekmek istiyordum.
Eğer Dr Ekmeleddin seçilecek olursa, asla ve kat’a ‘millî irade’ ‘tecelli etmiș’ olmayacaktır.
Çūnkū Dr Recep’in onca emeği, onca parası, onca yandaș medyasına karșın ‘millî irade’nin ‘tecelli etmesi’nin ‘olanak ve olasılığı’ yoktur.
Millî iradenin ‘maddî temeli’ olușmamıștır da ondan.
Nasıl Dr Recep’in kazanması halinde ‘millî irade’ tecelli etmemiș olacaksa, Dr Ekmeleddin’in kazanması halinde de tecelli etmemiș olacaktır.
Bu durum hangi ‘paradoks’ grubuna girer bilemem ama, benim bildiğim ‘millî irade’nin tanım ve olușumuyla bağdașmayan bir ‘durum’u dile getiren bir ‘paradoks’tur.
Ancak asıl sorun, būtūn koșullar Dr Recep’ten yana iken nasıl olup da seçimi kaybedeceği noktasında dūğūmlenmektedir.
Duyduk ki, Yahudi lobisi Dr Recep’e verdiği ‘cesaret madalyası’nı geri istemiș.
Ve Dr Recep eskiden Obama ile telefonda görūșebiliyormuș ama, șimdi ancak bașkan yardımcısı ile görūștūrūlebiliyormuș.
‘Deliğe sūpūrūlme’ vakti mi gelmiș ne?
Onca para, onca baskı, onca yalan ve onca yandaș basına karșın; ‘sandığı koyan kazanır’ tezine karșın; Tūrk halkı her zaman ‘en doğrusunu yapar’ savına karșın Dr Recep kaybedecek olursa?..
Kemal Karabulut ve Devlet Bahçeli mi kazanmıș olacak?
Onca sığ, onca sıradan, onca așağılık bir yöntemle Tūrkiye’nin bașına saracakları Dr Ekmeleddin mi kazanmıș olacak?
Her iki durumda da Tūrkiye kaybetmiș olacak.
Her iki durumda da ‘millî irade’ olușmamıș olacaktır.
Kim kazanırsa kazansın, her iki durumda da, ve ancak o zaman, millî irade’nin ortaya çıkmasının ‘maddî temeli’ olușmuș olacaktır.
Ve her iki durumda da Tūrkiye’yi zorlu çatıșmalar beklemektedir.
Millî irade ne para ve pul ve ne de komplo ile ortaya çıkmaz da ondan..
Habip Hamza Erdem