Mehmet Gül'ün Gül Sözlerine Kaktüs Tespitler
Sayın Mehmet Gül, son zamanlarda daha önce savunduğu bütün değerler değişmiş gibi gelse de bazı tespitleri çok doğrudur.
Ancak geç kaldığını belirtmek lazım.
Katılmadığım ilk şey şudur;
Vatan Gazetesi'nde Mine Şenocaklı imzasıyla çıkan Mehmet Gül ropörtajı büyük yankı yaptı.
MHP'nin önde gelen isimlerinden Mehmet Gül'e atfen,
"PKK'lılar da bizim şehidimizdir"
sözleri olmuştur.
Sonraki açıklaması ise ;
"Benim PKK'ya şehit demem tüm geçmişimi inkar anlamına gelir. Türkiye, 30 bin şehit verdi dedim. Asla PKK'lılar şehittir demedim. Hainden şehit mi olur?"
Derken de kendisi de belirtmiştir ki bu kendisini inkardır.
Ama söylemiştir.
O halde kendisine 'ŞEHİT' kelimesinden bahsetmek lazımdır;
Şehit kelimesi "şahitlik eden", "bildiğini söyleyen" anlamlarına gelen Arapça kökenli bir sözcüktür. Kelimenin mastarı "şahitlik" anlamına gelen "şehadet"tir.
Şehit sözcüğünün çoğulu "şuheda" ve "eşhad"dır.
Zamanla şehit kavramı Türkçe'de dini anlamından sıyrılıp vatanını veya milletini müdafaa yolunda ölen herkes için kullanılır hale gelmiştir.
Türkçe'de şehit olarak nitelendirilen kimseler şu kategoriler altında toplanabilir:
Vatani görevini yapmakta iken herhangi bir şekilde yaşamını yitiren tüm askerler,
Herhangi bir terörist saldırı sonucu yaşamını yitiren eğitim, sağlık, güvenlik vb. görevlileri ile
Görev başında yaşamını yitiren polis, itfaiyeci vb. diğer görevliler.
Bu kimseler inançlarından bağımsız olarak Türkçe medyada yaygın şekilde "şehit" olarak nitelendirilirler.
Yukarıda bahsi geçen şahısların bir kısmının şehit kabul edildiği, bağlı oldukları kurumların tüzükleri ve yasalarla da sabittir ve geride kalan yakınları tazminat almaya hak kazanabilirler.
Bunların haricinde siyasi ve ideolojik görüşleri nedeniyle öldürülmüş kimseler de, yakınları, dava arkadaşları, meslek arkadaşları veya taraftarları tarafından "şehit" olarak nitelendirilebilirler; basın şehitleri, devrim şehitleri vb. gibi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, internet sitelerinde yer alan Basın Şehitleri listesinin başlığını 2005 yılında Öldürülen Gazeteciler olarak değiştirmiştir.
Manevi bir makam olan şehitlik İslam dininde çok önemlidir. İslam dininin kutsal kitabı Kur'an'da sıklıkla bu kimselerin kurtuluşa erdiği, ahiretteki makamlarının diğer insanlardan üstün olacağı belirtilir.
(Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eehit )
Burada şunu hatırlatmak isterim, ben şahsen PKK ve diğer terör kurbanlarının tamamının hayatta olmasını isteyen ve de bu vatanın evlatları olduğunu ve onların milletimizi ve ülkemizi perişan etmek isteyen güçler tarafından ki bunu yapan kim olursa olsun asıl hainlerin kurbanı olduğu düşüncesindeyim.
Ülkemiz hep madden hem de manen yıpratılmak istemiş ve yıllarca bu durum devam etmiştir.
Asıl mesele bu terör örgütlerine en önemli malzeme olan İNSAN kaynağının nasıl sağlandığıdır.
İşte maddi olanakları kesilse de terör örgütleri var olmaya devam etmesinin asıl sebebi İNSAN KAYNAĞININ KURUTULAMAMASIDIR.
Sayın Gül'e bu kaynağın ne olduğu konusunda bir bilgisi olup olmadığını sormayacağım.
Belki de biliyordur
Belki de kendisi de buna bilerek yada bilmeyerek katkıda bulunmuş olabilir
Belki de bu yazımı okur ise (zannetmiyorum ama) ne demek istediğimi anlayacaktır.
Sayın Gül;
Siz 775 Sayılı Gecekondu yasasından haberiniz var mı?
YOK diyorsanız eğer (ihtiyatla karşılıyorum, siz bilmeden bu yasayı çiğnemiş durumdasınız.)!!!!
Var diyorsanız
(VAY Kİ, VAYYY
SÖYLENECEK TEK BİR ŞEY KALIYOR, SİZİ KINAMAK, AMA HİNT KINASIYLA EN UZUN SÜRE BU KINA KALIYORMUŞ, SEÇİMLERDE DE BU KINA KULLANILIYORMUŞ
)
Bu yasa 1966'da çıkarılan bu yasa ile kendisinin, eşinin ve erişkin olmayan dar gelirlilerin, gecekonduda yaşayanların, fakir, fukara, dul, yetim, harp malulü, gazi ve şehit ailelerinin eğer HİÇ EVİ YOK İSE bu yasaya göre 20 sene vadeli kredi alarak İNSAN ONURUNA yaraşır bir ev edinme hakkının olduğunu da bilmeniz gerekir.
Hatta yasa diyor ki 20 sene boyunca bu yasada tarif edilen şahıslar yani yasanın 25 inci maddesinde tarif edilenler eğer kredi borcunu ödeyemezse 20 sene haciz işlemi yapılamaz diyor.
Devredilemez, diyor.
Satış vadi yapılamaz, diyor.
Neden mi?
O evde doğan Cumhuriyetin Çocuğu ERİŞKİN oluncaya kadar onu sıcak bir yuvadan mahrum etmemek için diyor.
İşte o evlerde yetişecek çocuklar NÖBETE gideceklerdir.
Belki de Şehit yada Gazi olacaklardır.
Ama düşmana karşı savaşarak.
Yoksa sizin belki bildiğiniz belki de bilmediğiniz bu yasaya aykırı hareket edenler tarafından HAKLARI GASP edilince sıcak bir yuvadan mahrum olan gençlerimizden bir kısmı TERÖR tuzağına düşerek kendi kardeşine kurşun sıkmayacaklardı
.
Ama öyle olmadı
Bu yasanın çıkarıldığı tarihten beri maalesef hak sahibi olmadıkları halde ki; yukarıda izah ve tarih ettiğim memleketimizin evlatları yerine SAHTE FAKİRLİK BELGESİ uyduranlar yararlandı
Bunlara küçücük bir örnek vereyim;
153 gazeteci, hakimler, milletvekilleri, sanatçılar
isim isim öğrenmek isterseniz Türk İşi Mortgage kitabına bakınız
Daha acısı ise MORTGAGE yasası ile milletimizin fakirinin vergi ve harçtan muaf tutulduğu 775 yasasını yok saydınız
.
Onları faiz çemberinde emperyalist dediğiniz Amerikan ülkesindeki bu sistemde borcunu ödemeyenlerin borçlarını ödetir duruma düşürdünüz.
Eğer bu yasadan haberim diyorsanız o zaman sitem etmeye hakkım doğmaktadır
Çünkü siz de HAK SAHİBİ OLMADIĞINIZ halde bu yasadan yararlanıp ev edindiğinizi bilmekte ve sizi acımasızca eleştirme hakkım olduğunu düşünmekteyim
Sadece siz değil, üyesi olduğunuz partiden daha önce de vekil olan Mehmet Serdaroğlu'nu da sizin durumunuzda olduğu için yine eleştirmekteyim
Ki kendisi eski belediye başkanlığı yapmış biridir
Jandarmaya verdiği beyanda ben bu yasayı bilmiyorum demesi hem abes hem de ayıptır
Eski belediye başkanı olarak yasayı uygulamış biridir
Vekil olarak da zaten yasa koyucu olarak da görev almıştır
Yani mazereti külliyen geçersizdir
Bir başka isim daha vereyim
Bu da sizin partinizden, Tuğrul Türkeş
O da fakir imiş ve 775 sayılı yasanın 25 inci maddesine göre 130 metrekarelik ev almış, toplam ödeyeceği para da 8.400 YTL imiş.
Adresi de Altınoluk Kooperatifi, Büyükçekmece imiş
Komşuları da şu fakirler imiş; İlçe kaymakamı, ilçe belediye başkanı ve akrabaları, ilçe polis müdür, ilçe başsavcısı, ilçe jandarma komutanı ve de bir generalimiz ve de diğer fakiriz diyenler
.
İsimlerini merak ediyorsanız seve seve açıklarım
İşte siz ve sizin gibi saygı değer insanlarımız bu ülkede garibanın hakkı olan bir ev edinme, faiz ve vergiden muaf tutulan yasadan yararlanarak bu ülkenin dibine dinamit koyduğunuzu değerlendiriyorum
Hatta son bir hatırlatma yapmak zorundayım ki maalesef yolsuzluğun abidesi olan bazı belde belediye başkanlarının şaibesine rağmen partinizde onur üyesi olması da çok ama çok inciticidir.
Milliyetçiliğinize halel gelsin istemem ama sizin 775 sayılı yasaya muhalefet ederek fakirim diye ev edinmeniz çok acı vericidir.
Sizi bu yasadan haberiniz yok ise haberdar etmek istemekteyim.
Eğer söylevinizde samimi iseniz, gelin yasada belirtilen hak sahibi kendisinin, eşinin ve erişkin olmayan dar gelirlilerin, gecekonduda yaşayanların, fakir, fukara, dul, yetim, harp malulü, gazi ve şehit ailelerinin ev edinmesi HAKKININ OLDUĞUNU DUYURUN
Ve de kendi edindiğiniz evi de böyle bir fakire verilmek üzere İADE ediniz
Bunları yapmayacaksanız, boşa söz sarf etmeyiniz
Samimi olduğunuz konusunda kuşkum devam edecektir
Eğer merak ederde şu 775 sayılı yasa ne imiş diye bakmak isterseniz lütfen tıklayın; GECEKONDU KANUNU
Sayın Gül
Sizi samimiyete davet etmekten başka bir seçeneğim yok!!
Çok isterseniz size ve partinize bu konuda daha önce gönderdiğim mesajlara bakınız.
Eğer ulaşmadı derseniz şahsen de size ve partinize 240.000 konutun nasıl fakire verilmesi gerekirken talan edildiğini anlatmaktan şeref duyarım
Tabi bu sizi ilgilendiriyor ise
Ben yine de sizin üyesi olduğunuz TBMM'deki gurubu olan MHP'ye göndereyim de haberim yok demeyin
Memleketimizde MİLLİYETÇİMİZ böyleyse Hainimizi tahmin etmekte güçlük çekmekte haklı olduğumu düşünüyorum.
Hele de BÖYYÜK BÖYYÜK HUKUKÇULARIMIZIN tavrına söyleyecek çok şey var ama o da başka bir yazıda olsun diyorum
Zeki Bingöl, 03.12.207