Nazlı Ilıcak'ı tanıyor musunuz?

Nazlı Ilıcak'ı tanıyor musunuz?

İletigönderen tuba » Sal Tem 22, 2008 0:46

Nazlı Ilıcak'ı Tanıyor Musunuz?

Sevgili Özay Şendir,

39 BS, 4 KK, 63 BKL şifrelerinin ne anlama geldiğini biliyor musun?

Ya da:

THY-4, DDY-6, MEK-4 terör eylem planlarından haberdar mısın?

Peki:

DİSK 19, 23, 27 gibi eylem hazırlıklarını duymuş muydun?

Hayır hayır bunlar; Sabah, Zaman, Yeni Şafak, Taraf gibi yandaş medyanın yazdığı "Ergenekon eylem planları" değil. Karıştırmakta haklısın; öyle ya hani manşetten vermişlerdi; 7 Temmuz'da Türkiye'de dört aşamalı bir darbe olacaktı. Oldu mu? Hayır. Zaten yazılanlar unutuldu gitti. Ya da onlar öyle sanıyor. Neyse, biz dönelim sorduğumuz şifrelere...

Sevgili Özay,

Sen zeki, dersine çalışan gayretli bir meslektaşımızsın, biraz düşünsen bulursun bu şifrelerin neler olduğunu!

Eminiz buldun.

Evet bu şifreler; (tıpkı Sabah Gazetesi'nin yaptığı gibi) Ilıcaklar'ın Tercüman Gazetesi'nin 31 mayıs 1977 günkü manşetindeydi. Ilıcaklar'ın gazetesinin haberine göre,"Almanya’da kurulduğu" bildirilen "Türkiye Sosyalist Devrim Konseyi" (TÜSDEK) imzalı bir bildiri bulunmuştu!

Ve bu bildiriye göre solcular, şifreli bu maddeleri yürürlüğe sokup, Türkiye'de ayaklanma düzenleyerek yönetime el koyacaklardı.

Şaka değil gerçek.

Aynen:

Bugün yandaş medya Ergenekoncular için nasıl 4 maddelik bir eylem planı uygun görmüşler ise, dün de solcular 11 maddelik eylem planıyla darbe yapacaklardı.

30 yıldır hiç değişmedi bu topraklarda psikolojik harp metodları ve kullanılan gazeteciler!

Peki TÜSDEK diye bir örgüt ya da bildiri var mıydı? Güldürmeyin insanı!

Diyeceksiniz ki niye o zaman manşetten verdiler bu haberi?

Bunun cevabı o günlerde saklı:

5 Nisan 1977'de TBMM, 5 Haziran 1977 tarihinde erken seçim yapılması kararını aldı. Seçime katılacak tüm partiler yollara düştü. İktidar olmasına kesin gözüyle bakılan CHP’nin mitingleri nedense hep olaylı geçiyordu.

CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit’i taşıyan otobüs, her gidilen yerde saldırılara uğruyordu. 26 Nisan’da Niksar’daki CHP mitingine ateş açıldı. On kişi yaralandı.

27 Nisan’da Gümüşhane Şiran’da CHP konvoyuna ateş açıldı. Seçim otobüsünün camları kırıldı. 28 Nisan’da Erzincan’daki CHP mitingine ateş açıldı. Yedi kişi yaralandı. Bu arada DİSK, seçimlerde CHP’yi destekleme kararı aldı.

1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nda toplanan binlerce insanın üzerine uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Savcılık iddianamesine göre 5’i kurşunla olmak üzere 34 kişi öldü.

"Birileri" erken seçimin yapılmasını istemiyordu. CHP’nin tek başına iktidar olması "bazı çevreleri" rahatsız ediyordu.

21 Mayıs’ta Malatya’da CHP mitingi sırasında bomba patladı. Paniği, kürsüden ayrılmayıp halkı sakinleştiren Ecevit önledi.

27 Mayıs’ta Mardin’de sağ-sol çatışmasında 4 kişi öldü.

29 Mayıs’ta İstanbul Yeşilköy Havalimanı ve Sirkeci Garı’nda valiz içine bırakılan saatli bombalar ardı ardına patladı. 5 kişi öldü, 41 kişi yaralandı.

Aynı gün Ecevit’e İzmir Çiğli Havaalanı’nda suikast teşebbüsünde bulunuldu. Mehmet İsvan ayağından yaralandı. Ecevit, silahların gölgesinde seçim çalışması yapıyordu. Bütün bu olayların bir de psikolojik harbi vardı:

Bu arada terör, kan almayı sürdürüyordu. 1977 yılının ilk üç ayında terörden ölen insan sayısı 59 iken, seçim kararının alındığı nisandan haziran ayı başına kadar 133 kişi ölmüştü!

Bitmedi. CHP’nin 3 Haziran’da Taksim’de yapacağı mitingden önce, Başbakan Süleyman Demirel, Tercüman Gazetesi'nin verdiği istihbaratla Ecevit’i uyardı: "Taksim’e gitme, sana suikast yapılacak!"

Ecevit, haziranda Taksim’e çıktı, büyük katılımlı, coşkulu bir miting yaptı.

Bu arada CHP tek başına iktidar olursa yönetime el koymak üzere hazırlık yapan cuntası Namık Kemal Ersun ekibi tasfiye edildi. İki gün sonra seçimler gerçekleşti.

CHP tek başına iktidar olmaya yetecek kadar milletvekili çıkaramadı. Tercüman gibi yandaş gazeteler seçimi engelleyememişlerdi, ama "merkezdeki oyları korkutarak" CHP’nin gerekli oyu almasına engel olmuşlardı!..

Şimdi anladınız mı olmayan örgüt TÜSDEK ve hiç olmayan bildirisi neden Ilıcaklar'ın Tercüman Gazetesi'nde yer almıştı?

Sevgili Özay Şendir,

Nazlı Ilıcak, dün psikolojik harbin nasıl önemli bir aracıysa bugün de aynen öyledir.

Yöntemleri değişmemiştir.

Dün de ağababası ABD idi bugün de...

Sevgili Özay, Sevgili Meslektaşımız,

İyi bir araştırmacı gazetecisin. Ergenekon'u araştırmaya dünyada artan petrol fiyatlarından, İran'a müdehale hazırlıklarından, Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi'ndeki siyasi yasaklı olup olmayacağıyla ilgili davayla başlayabilirsin.

Ergenekon iç mesele değildir.

Unutma Erdoğan sadece Türkiye'nin Başbakanı değil, BOP'un eşbaşkanıdır!...

Saygılarımızla


Resim
Kullanıcı küçük betizi
tuba
Üye
Üye
 
İletiler: 1113
Kayıt: Cmt Ara 29, 2007 21:09
Konum: Güneşin doğduğu yerden...

İletigönderen Çetin Taş » Sal Tem 22, 2008 7:00

Ben tanıyorum Nazlı Ilıcak'ı.
Bilmeyenlere biraz tanıtayım.

-Notır Dam de Siyon(valla okunuşu böyle)Kız Lisesi ve Lozan Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi.
-Demirel'in beslemesidir.Bu nedenle Demirel'in güçlü olduğu dönemlerde hep DEMİRELCİ oldu.Doğru ya da yanlış gözetmeksizin yazılarıyla ve bulunduğu gazetelerle onun politikalarını körü körüne destekledi.
-Solcu ve Kemalist kesimden her zaman nefret etti.Ben ciddi olarak ailesinde ATATÜRK ve silah arkadaşları ile sorun yaşamış birisi ya da birileri olduğuna inanıyorum.Çünkü kuyruk acısı olmayan hiç kimse onun tarzında ve onun şiddetinde karşı çıkmaz bir başka görüşe ve bir başka kesimden insanlara.
-Tercüman gazetesi bir dönem ilk kocası Kemal Ilıcak'ın denetimindeyken ve çok kötü günler geçirirken DEMİREL babaları yardım etti.Daha sonra İLKSAN(İlköğretim Sandığı)skandalı olarak bilinen hadise gerçekleşti.İlkokul öğretmenlerinden kesilen emekli olduklarında toplu para almalarını sağlamak amacıyla oluşturulan fonun paralarının Demirel tarafından TERCÜMAN gazetesine aktarıldığı ortaya çıktı.Demirel'in cevabı onu tanıyan çok kişiyi şaşırtmadı.''Veediysem ben veedim.Nolucek?''Ama anlaşılan Nazlı Ilıcak'ın kocasında biraz vicdan varmış ki o vicdan bu olayı kaldıramadı ve ortaya çıktığının hemen ertesi günü kalbi bu skandala dayanamadı ve vefat etti.
-Nazlı Ilıcak ve oğlu,Demirel'in siyaset sahnesinde ki son demlerini yaşaması sırasında oğlunun sahip olduğu gazete aracılığı ile halkın parasını iç etmenin başka bir yolunu buldu.Şu kadar kupona televizyon diyerek,AKŞAM gazetesi ile,İLKSAN'da paraları buharlaşan onbinlerce öğretmenden sonra yine pek çok vatandaşı mağdur etti oğul,annesi sayesinde sıyrıldı bu işlerden.
-Tabi devir değişmişti.Artık Demirel babalarının etkisi-yetkisi kalmamıştı.Nazlı Ilıcak bu sefer Milli Görüşçülere yaslandı.Hatta bu arada benim halen anlam veremediğim şekilde düzgün milletvekillerinden Emin Şirin'le evlendi.Ama bu evlilik doğal olarak çok kısa sürdü.
-Fazilet Partisi'nden milletvekili oldu.Ama 2001'de Anayasa Mahkemesi FP'yi kapatınca milletvekilliği düşürüldü ve siyaset yasağı getirildi.Bu onu daha da hırslandırdı ve bu sefer yeni kurulan AKP'nin en önde ki gazetecisi oldu.
-Aslında çok kuvvetli bir kalemi var.Ve bu kalemi milletin ve ülkenin yararına kullanacak olsa belki de pek çok insan onun yazılarını zevkle okur ve faydalanırdı.Ama o taa baştan itibaren öyle yapmadı.70li yıllarda sol aleyhine olmadık kumpasların ve yalan haberlerin tetikçisi oldu.İşte son aylarda da gördüğünüz gibi bu sefer de KEMALİSTleri doğrudan hedef alan çeşitli entrika ve yalan haberlerin yine göbeğinde o var.
-Türkiye'nin tartışmasız en büyük 2. demagogudur.Çünkü 1.si Demirel'dir(bu ayrıntıyı unutmuşum sonradan ekledim).
-Tartışma üslubu iğrenç.Son derece alçakça ve belden aşağı.Onunla televizyon ekranlarında tartışabilecek 3 kişi vardı.Birisi rahmetli Uğur Mumcu idi.Bir diğeri Doğu Perinçek'ti fakat bir süre bunu yapamayacak çünkü ERGENEKON davası nedeniyle şu an tutuklu.Ve son kişi de Yalçın Küçük'tür.Onunla kelime kelime,dişe diş ve kora kor her türden ve her seviyeden tartışmayı şu an ki şartlarda ancak Yalçın Küçük yapabilir.


Nazlı Ilıcak ile ilgili olarak bundan 100 sene sonra yazılacak olan şeylerin çok hayırlı şeyler olmayacağına bir Kemalist olaak eminim.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Türk-Kan » Sal Tem 22, 2008 9:52

Hemcinsim oldugundan utandigim bir yaratiktir. ABD ajani Merve Kavakci olayinda da en iyi yaptigi is olan provakasyonu basari ile yerine getirmistir.
Anayasa Mahkemesi'nin türban kararindan sonra aleni Türkiye Cumhuriyeti Anayasasi'ni ihlal etmeye, tanimamaya davet etmistir.
Kucaktan kucaga gezmeyi cok sever, oturdugu kucagin hakkini verir.

Tuba, Çetin cok tesekkürler :)
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen Gilda » Sal Tem 22, 2008 10:59

Türk-Kan, fesatlik eritmez derler di inanmazdim,cocuktum böyle idi bu kadin, hala öyle.Mih cakti dünyaya kimler gitti üstüne tabi.Tabi bu hatunun yasamasinin bir sebebi vardir ne göreceksek görelim bekleyelim.Benim cocuklugumun Demokrat Partililerinin sevgili Nazli ablasi ayni zamanda yüzlerce gencin hikayesinden de sorumlu.Kolay atlanmamasi gereken bir nokta da bu.

Haber icin tesekkürler tuba :)
yalakalar cok oldukca aydinlik tabiki los isikta nazli kiz gibi olur....
Kullanıcı küçük betizi
Gilda
Üye
Üye
 
İletiler: 1078
Kayıt: Pzt Mar 12, 2007 12:58
Konum: kendimden...

İletigönderen particler » Sal Tem 22, 2008 12:55

600 kupona buz dolabı verip 590. kupona gelince yurt dışına kaçan şimdi millete insan haklarından adetletten bahseden sosyal bi hayvan
Bilginin efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak lazımdır.
Kullanıcı küçük betizi
particler
Üye
Üye
 
İletiler: 43
Kayıt: Sal Oca 22, 2008 1:18

İletigönderen Çetin Taş » Sal Tem 22, 2008 13:35

Türkancığım rica ederim.
Gildacığım haklısın.
Particler kardeşim,heh işte aynen öyle oldu.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen receylan » Pzt Ağu 04, 2008 4:35

yahu dostlar bu kadıncağıza o kadar da insafsız olmayın...bir kerem koskoca hülya avşar'ı sanat dünyamıza kazandırmıştır...tercüman gazetesi magazin yan organı bulvar gazetesini çıkartmakla nazlı hanım magazin dünyamıza renk katmıştır...ha birde çetin kardeş kemal beyi sıralarken vicdan demiş...evet muhterem çok vicdanlı biriydi...tercüman gazetesinin asılsahibini sille tokat döverek binaya sahip olması almanyadaki işçilere fabrika ortaklık senetleri satarak bilahare kağıt üstündeki fabrikada yangın çıkması sonucu bu paraları deve etmesiyle de vicdanlılar ansiklopedisinde yer almıştır...bunlar ailecek baş tacıdırlar...yüklenmeyin kadıncağıza bu kadar...
Kullanıcı küçük betizi
receylan
Üye
Üye
 
İletiler: 398
Kayıt: Çrş Eyl 26, 2007 5:15

İletigönderen maydonos » Pzt Ağu 04, 2008 6:32

omurgasiz diyor boylelerine Emin Colasan.bende katiliyorum bu tanima..
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x