gönderen talat pasa 1 » Pzr Ara 28, 2008 13:44
Haşim Kılıç Başkanlık koltuğunda bir gün dahi oturamaz!
İP Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin:
ANAYASA MAHKEMESİ'NİN SAYIN ÜYELERİNİ
GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ!
İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin bugün (26 Aralık 2008) İstanbul'da bir basın toplantısı yaparak Haşim Kılıç'ın yolaçtığı yüksek yargı organları tartışmasını değerlendirdi. Gültekin'in açıklaması özetle şöyle;
Haşim Kılıçın Şeriatçı İBDA-C örgütü ile ilişkisinin kanıtları:
Şeriatçı İBDA-C Örgütünü kuran grubun çıkardığı Gölge Dergisinin künyesinde temsilcilikler başlığı altında, Ankaranın karşısında Haşim Kılıç adı bulunmaktadır.
Gölge Dergisinin Eskişehir Temsilcisi Avukat Sayın Harun Yüksel, Ankara Temsilcisi Haşim Kılıçı anlatıyor.
İBDA-C Lideri Salih Mirzabeyoğlu, Tilki Günlüğü adlı anı roman kitabında ve İşkence adlı kitabında Sayıştay denetçisi ve Anayasa Mahkemesi üyesi olan arkadaşı Haşim Kılıçı yazmaktadır.
Salih Mirzabeyoğluna yakın isimlerin çıkardığı Baran dergisi yazarlarından Sayın Ahmet Arslan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıçın, Gölge Dergisinin Ankara Temsilcisi olduğunu yazmaktadır.
Baran Dergisinin yazdığına göre İBDA-C içinde ibiş lakabıyla tanınan yalancı şahit Hüsnü Kılıç, 1959 doğumludur ve 1975 yılında 16 yaşında olduğu için Gölge Dergisinin Ankara Temsilciliğini yapması, yaşı nedeniyle imkânsızdır.
Haşim Kılıçın son altı ay içinde gerçekleştirdiği Cumhuriyet karşıtı eylemleri:
Haşim Kılıç, Cumhuriyet yıkıcısı eylemlerin simgesi olduğu gerekçesiyle yasaklanan Türban kararına karşı oy kullandı.
Anayasa Mahkemesi üyeleri çoğunluğunun Cumhuriyet karşıtı eylemlerin odağı olduğu gerekçesiyle kapatılması yönünde görüş bildirdiği AKPyi savundu.
Anayasanın Değiştirilemez İlkelerini, 10 -11 Kasım 2008 tarihlerinde Bilkent Üniversitesinde düzenlenen sempozyumda tartışmaya açanları kutladı.
Son olarak Haşim Kılıç, Tayyip Erdoğanın Danıştaya yönelik eleştirisinin hemen ardından, Yüce Mahkemenin diğer üyelerinin haberi olmadan, Mahkeme adına açıklama yaparak Danıştayı tehdit etti.
İşçi Partisi olarak bu yılın Haziran ayında bir dizi basın toplantısı gerçekleştirerek
Anayasa Mahkemesi Başkanlığı koltuğunu işgal eden Haşim Kılıçın geçmişindeki yasadışı örgüt bağlantılarının kanıtlarını milletimizin bilgisine sunduk.
O zaman altını ısrarla çizdiğimiz gerçek şuydu: Haşim Kılıç ideolojik ve siyasi görüşleri itibariyle laik demokratik Cumhuriyete cepheden karşı olan yasadışı bir örgütle 1970 ve 1980li yıllarda ilişki içinde olmuştur. Bu ilişkilerini 1990lı yılların başına kadar sürdürmüştür.
Bu ilişki geçmişte kalan bir ilişki olsaydı hiç üzerinde durmayacaktık. Ama Haşim Kılıç aynı görüşlerini bugün de sürdürmektedir. Nitekim Haziran ayında yaptığımız basın toplantıları da, Haşim Kılıçın Anayasa Mahkemesinin Türban konusunda verdiği karara muhalefet etmesi üzerine gerçekleştirilmişti.
Haziran ayından sonra da Haşim Kılıç, Cumhuriyet düşmanı ideolojisi doğrultusunda faaliyetlerini sürdürmüştür:
Anayasa Mahkemesi üyelerinin çoğunluğu, AKPnin Cumhuriyet karşıtı eylemlerin odağı olduğu gerekçesiyle katılması yönünde oy verdi. Haşim Kılıç ise AKPyi savundu.
Bilkent Üniversitesinde 10-11 Kasım 2008 tarihlerinde Anayasanın Değiştirilemez İlkeleri konulu bir sempozyum düzenlendi. Haşim Kılıç Sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Böyle önemli ve hassas konuyu Mahkememizin kuruluş yıldönümünde yaptığımız sempozyumlarda konu olarak tespit etmemiz, Mahkemenin konumu nedeniyle mümkün değil. Buna cesaret edemeyiz. Cesaretle seçilen bu konu nedeniyle toplantıyı tertip edenlere teşekkürlerimi iletiyorum.
Haşim Kılıç, Türkiyenin; Bağımsız, Laik, Demokratik devlet olma özelliklerini düzenleyen, Anayasanın değiştirilemez maddelerine aslında karşı olduğunu bu sözleriyle itiraf ediyor.
Son olarak Haşim Kılıç, Yüksek Mahkeme üyelerinin haberi dahi olmaksızın kendini AKP iktidarına siper edercesine Danıştayı tehdit eden bir açıklama yapmıştır.
Anayasa Mahkemesinin 8 değerli üyesi dün yaptıkları açıklamada Anayasa Mahkemesi Başkanlığı tarafından 24 Aralık 2008 gününde yapılan açıklama, Anayasa Mahkemesinin görüşünü yansıtmamaktadır. Anayasa'nın 149. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi, Başkan ve on üye ile toplanır, salt çoğunluk ile karar verir. Bu bağlamda, belirtilen usule uyularak yapılmayan açıklamalar Mahkeme görüşü olarak kabul edilemez. Öte yandan, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasından, anayasal görev, yetki ve sorumluluk, ilgili kurum ve kuruşlara aittir. Önceden haberdar olmadığımız, bu nedenle de oluşumuna hiçbir katkıda bulunamadığımız açıklamaya katılmıyoruz. demişlerdir.
Bu son vukuatından da anlaşıldığı üzere Haşim Kılıç, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı görevini kendi ideolojik ve siyasi görevleri doğrultusunda kötüye kullanmaya devam etmektedir.
HAŞİM KILIÇIN YASADIŞI İLİŞKİSİNİN KANITLARI
Daha önce milletimizin bilgisine sunduğumuz ve Haşim Kılıçın yasadışı Şeriatçı İBDAC örgütü ile geçmiş yıllarda ilişkisinin kanıtları ise şunlardır:
1. Sonraki yıllarda İBDA-C adlı yasadışı şeriatçı örgüte dönüşecek olan grubun, 1975 1976 yıllarında yayımladığı Gölge Dergisinin künyesinde Temsilciliklerimiz başlığı altında açıkça Ankara: Haşim Kılıç yazılmaktadır.
2. İBDA-Cnin hala hükümlü olarak cezaevinde bulunan lideri Salih Mirzabeyoğlunun 1991 yılında yayınlanan Tilki Günlüğü adlı anı roman kitabında tam beş yerde, arkadaşı olan Sayıştay müfettişi Haşim Kılıçtan bahsedilmektedir.
3. Baran Dergisinin 1 Mayıs tarihli sayısında sayın Ahmet Arslan yazdığı makalede; Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıçın, 1976 yılında yayınlanan Gölge Dergisinin Ankara temsilcisi olduğuna tanıklık etmektedir.
4. Salih Mirzabeyoğlunun İşkence kitabı. Mirzabeyoğlunun tutuklandıktan sonra
yazdığı anlaşılan İşkence kitabında Haşim Kılıç ile ilgili olarak şunlar yazılıdır:
Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildikten sonra sırf Müslüman olduğu için tepkileri çeken ve kendisiyle uğraşılan arkadaşım Haşim Kılıç
Mirzabeyoğlu o zaman Hürriyet gazetesinde; Haşim Kılıçın, Grubun yayın organı Gölge Dergisinin Ankara temsilciliğini yaptığının belirlendiğinin yazıldığını da belirtiyor.
(İBDA yayınları, s:132)
5. Gölge Dergisinin Eskişehir temsilciliğini yapan Sayın Av. Harun Yükselin Baran
Dergisinde son olarak yayınlanan makalesinde Haşim Kılıç etraflı olarak anlatılmaktadır:
Haşim Kılıçın talihsizliği(!)ne bakın ki Gölgenin 27 yurtiçi temsilcisinden bugün iki kişiyi çok net hatırlıyorum. Ankara Temsilcisi Haşim Kılıç ve Amasya Suluova temsilcisi Yahya Düzenli. Diğerleriyle ya tanışmadık ya da tanışsak bile tanışıp hatırlayamadıklarım varsa özür diliyorum aradan geçen bunca zaman içinde hafızamdan silinmiştir.
O Haşim Kılıç bugün, o ben değilim diye yalan söyleyen ve bu yalanına da Hüsnü Kılıç adında bir yalancı şahit temin eden AYM Başkanı Haşim Kılıç mıdır?
Evet odur
6. Gene Baran Dergisinden öğreniyoruz ki Hüsnü kılıç 1959 doğumludur. Yani 1975 yılında 16 yılındadır. Ve o güne kadar İstanbul dışına çıkmamıştır. İstanbul dışına hiç çıkmamış 16 yaşındaki Hüsnü Kılıçın Gölge Dergisinin Ankara Temsilcisi olması düşünülemez.
Bu kanıtlara herhangi bir cevap verilemedi. Haşim Kılıç, Hüsnü Kılıç adında bir yalancı şahit bularak kendini aklamaya çalıştı.
Aslında sadece bu çabası bile Haşim Kılıçın Anayasa Mahkemesi koltuğunda oturamayacağının yeterli kanıtıdır. Yalan söyleyen bir kişi, Anayasa Mahkemesi başkanı olamaz!
HAŞİM KILIÇ İSTİFA ETMELİDİR
Haşim kılıç, her eylemi ve sözüyle, laik demokratik Cumhuriyetin karşısında olduğunu tekrar tekrar kanıtlamaktadır. İşgal ettiği o koltukta bir gün bile oturamaz. Derhal istifa etmelidir.
Ama bugüne kadar yaptığımız bütün çağrılara kulaklarını tıkayan Haşim Kılıçın, bu çağrıyı da duymazlıktan geleceğini biliyoruz.
Yüce Mahkemenin üyelerini göreve çağırıyoruz: Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilirken ettiğiniz yeminin gereğini yapınız. Laik Demokratik Cumhuriyetin karşısında olduğu tartışma götürmez kanıtlarla ortada olan Haşim Kılıç, işgal ettiği koltukta bir gün daha oturamaz!
Önce Vatan