O'NLARIN AZİZ HATIRASI ÖNÜNDE DERİN BİR TAZİMLE EĞİLİRKEN...
Bugün deli saçması Poyrazköy davası sonuçlandı. Geç gelen adalet adalet degil; hele Türkan Saylan, Dz K.K. suikast gibi akıllara ziyan bir suç isnad edilen Ali Tatar gibi vatanseverlerin canına malolmuşken ve bir cok ailenin ocağına ateş düşmüşken.
İşte Tatar'ın intihar etmeden önceki mektubu....insan göz yaşına engel olamıyor.
"BAŞINIZI ÖNE EĞDİRECEK HİÇBİR ŞEY YAPMADIM: Sevgili Nilü, ailem ve beni bulan yetkililere, Öncelikle başınızı öne eğdirecek hiçbir şey yapmadım. Başınızı dimdik tutun. Ama ben bu hukuksuzlukla yaşayamam. Belki benim ölümüm benim durumumda olanların aydınlığa çıkmalarına vesile olur.
SAHİP ÇIKMAYANLARA KIRGINIM: İçim buruk. Bana bu oyunu oynayanlara ve sahip çıkmayanlara kırgınım. Yaşadıklarımı ikinci defa kaldırmam mümkün değil...
O DELİĞE DÖNMEKTENSE MEZARA GİDERİM: O deliğe bir daha dönmektense mezara girmeyi tercih ederim... Bu şekilde ölmeyi hiç istemezdim.
İNTİHARA KARŞIYDIM: Böyle bir ölüme en çok karşı çıkan insanlardan biri de benim. Ama kader böyleymiş. Hepiniz hakkınızı helal edin. Beni rahmetli babamın yanına gömün. Eşimi ve Gökçenimi size emanet ediyorum.
BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYIN: Kızımı ve eşimi yalnız bırakmayacağınızı, bu işin peşini bırakmayacağınızı biliyorum. Tek tesellim sizleri son bir defa, hep birlikte görmek oldu. (O sabah aile fertlerinin büyük bölümü Tatar’ın evindeydi.)
ÇALIŞ Kİ HESABIMI SORABİLESİN: Gökçen’im derslerine çık iyi çalış. İyi çalış ve önemli yerlere gel ki, benim hesabımı sorabilesin.
SAYGI GÖSTERİLEMEZ: Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez...
E ORDU, NE CUMHURİYET KALACAK: Bu şekilde giderseniz ne yönetecek ne bir ordu ne yaşayacak cumhuriyet, bir ülke bulamayacaksınız....
KARANLIĞA BİR NEBZE IŞIK: Şunu bilin ki, en küçük suçu ve günahı olmayan ben bu yapılan hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa bir nebze ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum."