Öneri Bass'dan, onay Trump'tan
Önce belirteyim.
ABD’nin Türkiye için aldığı vize kısıtlama kararı, ABD Başkanlarının yayınladığı 'Executive Order' denen bir 'Başkanlık Kararnamesi' değil.
Dışişleri Bakanlığı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Dairesi ve Başkan Trump üçgeninde oluşturulan bir uygulama.
Washington'da yönetim çevresinden edindiğim bilgilere göre, Başkan Trump’ın onayına kadar giden aşama ve kararın alınma sürecini aktarmaya çalışayım.
Washington-Ankara ilişkilerini vize kısıtlamasına götüren süreç şöyle gelişti:
- ABD İstanbul Başkonsolosluk çalışanı Metin Topuz, 25 Eylül pazartesi günü gözaltına alındı.
- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet birimleri bir açıklama yapmadan haber 'AKP Basını'nı tarafından duyuruldu.
GEREKÇE: TOPUZ'UN FETÖ VE EL-KAİDE BAĞLANTISI
ABD Büyükelçilik yetkilileri, ABD Adalet Bakanlığı'na bağlı olarak ikili anlaşmalar çerçevesinde faaliyet gösteren 'Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi- DEA' elemanı olarak çalışan Metin Topuz'un gözaltına alınma gerekçesiyle ilgili Türk makamlarından bilgi istedi.
Büyükelçilik Hukuk Müşaviri Shelton Light’ın girişimleri sonuçsuz kaldı.
-Washington'a göre, Amerikalılar engellemelerle karşılaştı ve Topuz'la irtibat kurulamadı.
-Bu arada sürekli yayın yapan AKP yandaşı basın, emniyet ve savcılığa dayanarak, Topuz'la ilgili iddialar ortaya attı.
-Konsolosluk'ta 'FSN- Foreign Service National' statüsünde, yani diplomatik dokunulmazlığı olmaksızın yerel memur olarak çalışan Topuz'un, FETÖ'nün polis müdürleri ve eski savcı Zekeriya Öz'le bağlantısının olduğunu öne sürüldü.
'15 Temmuz ve ihanetin yolu hep ABD Konsolosluğu'na çıkıyor' şeklinde başlıklar atıldı.
-Bu arada Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği'nden bilgi istendi.
Büyükelçi Serdar Kılıç Bakanlığa çağrıldı.
ABD yönetiminin haberlerden rahatsızlığı iletildi.
-Amerikalı yetkililer, Ankara ve Washington'da muhataplarından Topuz'la ilgili tatmin edici bir bilgi alamadı.
-ABD Dışişleri Bakanlığı 28 Eylül perşembe günü, Mart ayında yayınladığı seyahat uyarısının boyutlarını genişleterek, Türkiye'de görev yapan personelin dolaşımına kısıtlamalar getirdi.
Uzun metnin satır aralarında AKP hükümetinin uyugulamaları eleştirildi.
-Topuz'un gözaltı süresi devam ederken, ABD Dışişleri Bakanlığı'nda Türkiye'yle ilgili planlama biriminde acil bir toplantı yapıldı.
-Toplantıda, Türk hükümetinin tavrı ve gözaltı gerekçelerine sessiz kalınamayacağı görüşü benimsendi, bir eylem planı hazırlandı.
Buna göre, Ankara’ya etkili bir karşılık verilmesi benimsendi.
-Afganistan'a atanmasını Kongre’nin onayladığı Büyükelçi John Bass, AKP Hükümeti'ne güçlü bir mesaj olacağı gerekçesiyle 'vize sınırlaması' uygulanmasını önerdi.
-Öneri kabul gördü, Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın görüşüne sunuldu.
-Öneri Tillerson imzasıyla Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi'ne gönderildi.
-Ulusal Güvenlik Dairesi’nin onayından sonra Başkan Trump'ın bilgisine sunuldu.
-Metin Topuz, dokuz gün gözaltından sonra 4 Ekim günü tutuklandı.
-Dışişleri Bakanlığı bekletilen kararı uygulamak için 8 Ekim pazar gününü seçti.
Tıpkı AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın, "Ne notası müzik notası mı?" diye hafife aldığı Türk askerinin başına çuval geçirildiği 4 Temmuz 2003 tatil günü gibi.
Yılmaz POLAT, 11 Ekim 2017