Hillary Clinton, Suriye için ‘operasyonel resim’den bahsetti ya.. Anahtar kelime bu!
Amerikan derin devletinin baş adamı Kissinger da 6 Ağustos’daki televizyon konuşmasında operasyonlar çağını hatırlattı. ‘1945’lere geri dönmeliyiz’ diyordu: ‘Amerika’da seçimlerin önemi yok. Şimdi iktidara kim gelirse gelsin, bugünlerde benimseyeceğimiz politika, 1945-55 arasında uyguladığımız politika olmalı!’
1945-1955 dönemini özetleyen kelimeler: ‘Örtülü operasyonlar’dır.
2. Dünya Savaşı ve sonrasında ABD Stratejik Hizmetler Ünitesi ve Politika Koordinasyon Merkezi gibi istihbarat üniteleri, çeşitli ülkelerde gizli faaliyetler, örtülü operasyonlar örgütlüyordu.. 1947’de CIA kuruldu (Central İntelligence Agency).. Kimileri teşkilatın baş harflerini, Cocain İmport Agency olarak anmıştı : Kokain İthalatı Teşkilatı! Teşkilat uyuşturucu gelirleriyle büyüdü.. ‘Örtülü operasyonlarla’ serpildi.. Kara para, silah ve petrol baronlarının istihbarat teşkilatıyla sıkı işbirliğiyle, ölüm çeteleri ağı/gladyo örgütlendi..
CIA elini attığı tüm ülkelerde siyasi yapıların, ekonominin, eğitimin, kültürün içine sızarak, sivil ve askeri örgütleri yönlendirerek, suikastler ve darbeler yaparak ‘ilerledi’.
Dünya Para Fonu, İMF, BM, NATO ile işbirliği içinde ülkeleri istediği noktalara itti..
ABD çıkarları için çalışan ‘dost’ ülkeler ve ‘düşman’ ülkeler vardı.. ‘Dost’ ülkeler, ABD çıkarları yerine kendi çıkarlarını öne çıkardıkları an ‘düşman’ ülke’ kategorisinde yeralırlardı!
Kissinger’in örnek gösterdiği 1945-1955 yılları arasında, CIA ‘düşman’ bellediği ülkelerde hükümetler devirdi, darbeler yaptı, siyasi partilere sızdı, liderler öldürdü, liderler satın aldı, milli hükümetleri devirip, diktatörleri iktidara taşıdı.. Orta Amerika’dan Afrika’ya, Ortadoğu’dan ve Asya’ya kadar onlarca ülkede ortaya çıkan bu ‘operasyonel resim’ tüyler ürperticidir!
CIA eski ajanlarından John Stockwell In Search of Enemies adlı kitabında yazmıştır:
- ‘CIA küresel şirketlerle içiçe çalışmaktaydı. Yıllar içinde onbinlerce ‘operasyon’ gerçekleştirdi . 1947’den bugüne CIA örtülü operasyonları sonucu 6 milyon kişi hayatını kaybetti! Çeşitli ülkeleri istikrarsızlaştırmak, yönetim şekillerini bozmak için yaklaşık 3bin gizli , 10 bin küçük çapta operasyon yapıldı. Bu ülkelerin çoğu demokratik kurallarla yaşayan toplumlara yapılan, yasadışı operasyonlardı.’
CIA kurulduktan bir yıl sonra Filistin operasyonunda ‘çalıştı’! 1948’de İtalya’da seçim sonuçlarını beğenmeyince , en kirli yöntemlerle parti lideri Togliatti’yi safdışı bıraktı.
1950’li yıllarda, Suriye’de, Mısır’da, İran’da darbeler düzenledi. Laos’tan Haiti’ye, Kongo’dan birçok Doğu Avrupa ülkesine kadar ‘operasyonlar zinciri’ onlarca yıl boyunca birbirini takip etti.
‘Operasyonel resim’de medya had safhada önemliydi. Örtülü operasyonlar yalan haber yayarak, şaşkınlık yaratarak, kaos kışkırtarak, halk canbaza bakarken, ‘iş’ tamamlayarak yürütülecekti. CIA’nin ilk büyük propaganda merkezi, Hür Avrupa Radyosu 1949’da Berlin’e kuruldu, bugünkü CNN, EL CEZİRE yalan haber merkezlerinin yaptığı gibi, operasyonların hedefe yürümesi için ‘haber’ yapacaklardı.. Ardından Doğu Avrupa ülkelerine ‘Ajan Okulları’ açıldı. Eşzamanlı olarak, ABD medyasına el kondu... 25 basın yayın organı ve 400 gazeteci CIA çalışanı haline getirildi, Washington Post, ABC, CBS, Time, Newsweek, Associated Press, UPI, Reuters ve daha birçok yayın organı, o tarihten sonra CIA ile işbirliğine girdi.
Aynı tarihlerde Wiskonsin Senatörü Mc Carthy elinde ‘hain’ listeleri, ‘uyanan’ Amerikan halkını ebediyyen susturacak olan cadı avını başlattı.. Amerika’da tüm demokrat aydınlar,sanatçılar, yazarlar, bilimadamları fişlendi, komünistlikle suçlandı, korkunun hükümranlığı yayıldı. Küresel para babaları hem içerisini, hem dış ülkeleri aynı anda ‘operasyon’ odağına aldı..
CIA gizli tüzüğünde, örgütün sorumluluk alanı gayet açık tanımlanmıştı:
"Propaganda, finansal harp, sabotaj, yıkım ve tahliye süreçlerini de kapsayan önleyici hamleler yapmak, düşman devletleri devirmek için, yasadışı direniş gruplarını ve ‘hür’ dünyayı tehdit eden ülkelerde, anti-komünist unsurları desteklemek.’
İşte Kissinger’ın sözünü ettiği yol haritası budur.. Ve Hillary Clinton’ın Suriye kapsamında ifade ettiği ve Türkiye’yi yönetenlerin rıza gösterdiği ‘operasyonel resim’ yukardaki gladyo faaliyetlerini tanımlamaktadır.
‘Operasyonel resim’de Türkiye, hem cellat hem kurban rolündedir!
ABD çeteleri, Suriye için ‘Hür’ Suriye Ordusu denen canileri, Libya’da İslami Cihadistleri, El Kaide’yi, Türkiye’de PKK terör yuvalarını ‘operasyonal resim’ içinde beslemekte ve Türkiye’yi terörün operasyon merkezi haline getirmektedir.. Kendi teröristine karşı eli kolu bağlanmış bir Türkiye, her an kendine dönebilecek, CIA teröristlerini bal börek beslemektedir.. Bağrını terör çetelerine açmakta, milletin ölüp ölüp dirilmesine seyirci kalmaktadır..
Türkiye’de medyaya fırlayan haberleri, çeşitli siyasi partilerin tavır ve beyanlarını, dağa kaldırılan ya da Habur’dan sokulanları, ‘ Dersim dağlarındaki , saygılı çocuklarla buluşanları, Atatürk’ü ‘deccal ve cani’ olarak gösterip, kafa kesen teröristlere yamananları, Washington’da ‘pazarlık’ yürütüp, Soros’la kırıştırıp anti emperyalist parti pozuna yatanları, solculuktan dem vurup ‘Kürt ırkçılığı’ savunanları’ ‘Türkçüyüm’ deyip CIA ajanlarıyla kaynatanları, ‘Dindarım’ deyip Allahu Ekber’ nidalarıyla Müslüman kesenlere alkış tutanları, bu çerçevede değerlendirin…
Operasyonlar dizinini izleyin.. Siyasi partilerde kimin hangi seks videosuyla gittiğine, kimin gelirken hangi kadroyu seçtiğine, kurultaylarda öne çıkarılan aday isimlerine ve ilişkilerine, kimin hangi partiyi böldüğüne, partiler içindeki mason, siyonist, kürtçü, ermenici aktörlere; basın mensupları içinde, kimin neden ne kadar bahsettiğine ve neden bahsetmediğine, kimlerin medyada yer bulabildiğine dikkat edin…
Türkiye ‘kurban’ ve ‘cellat’ olarak, gırtlağına kadar CIA’nin ‘operasyonel resmi’ içinde…
Aynı operasyonun hedefinde olan Suriye, İran, Rusya ile ittifak etse, bir yüzyıl önceki yol haritasını izlese, Haçlı saldırısını savar, tarumar edilen kaynaklarına sahip çıkar, onuruyla refah içinde yaşar, sınırlarından içeri sızan bu işgal operasyonunu yerle bir ederdi..
Bu bir hayal değil, tüm şartları olgunlaşmış bir durumdur.. Siyasi partiler operasyon odağındadır.. Karşımızda demokrasi adı altında kukla oyunu vardır.. Ülke işgâl altına alınmaktadır.. Mülteci kampları gizli işgal mangalarıdır.. Herkes yaklaşan tehlikeye karşı YEREL OLARAK, birlik olmanın, her cenahtan vatandaşın fikir teatisi yapacağı platformlar kurmanın yolunu bulmalıdır.
Banu AVAR, 16 Ağustos 2012
banuavar@superonline.com