PARİS’TEKİ SİLİVRİ
Duyduk duymadık demeyin !
Zekeriya Öz Hukuku Paris’e geldi dayandı.
Zekeriya Öz’ün hukuku varmıydıki diye sormayın.
Her ‘çağdıșı hukuk anlayıșı’ Türk Alaca Karanlık Partisi’nin tekelinde değildir.
Yirmibirinci yüzyıl emperyalist ülkeleri ve onun kuklası olan tüm ülkelerde vardır.
Önünüze bir Eski Dünya haritası koyun; soldan bașlayın.
Fransa, Belçika, Hollanda, güneyde İtalya, Kuzeyde Almanya, biraz daha kuzeyde İsveç, Norveç, Danimarka..
Haritanın soluna bakmayın sakın.
Atlantik ötesine.
Hani Okyanus ötesi diyorlar ya.
Batan uygarlığın kalesi olan Amerika’ya.
Tümünde ya bir Zbigniev Brezinski ya da bir Zekeriyanus Özunus bulacaksınız.
Fransa’da da bir Zarkozi var bir de Alen Züppe.
Ve sosyal demokrat mı desem sosyalist mi bilemem François Hollandanus.
İște bu Fransa’nın Zekeriyanus Özünus beyinlileri, us yoksunları da denilebilir,
Ermeni Soykırımını Yadsıyanı yakmaya karar vermek üzereler.
Kim ki, ‘acaba böyle bir kırım oldu mu olmadı mı’ diye soracak olursa doğru hapise.
Kırkbeșbin euro da para cezası.
Büyük Fransız Devrimi’nin yapıldığı Fransız ‘Millet Meclisi’nden çıkaracaklarmıș bu yasayı.
2011’in Aralık ayının 22’sinde.
Türkiye’nin Paris Büyükelçisi’nin Ermenilerce katlediği gün.
Fransız Devrimi ‘yasama gücünün halkın eline geçmesi’ olarak tanımlanır.
Yeryüzünde ilktir.
İkincisi Mustafa Kemal ve arkadașlarının kurduğu ‘Büyük Millet Meclisi’dir.
İște bu ‘Büyük büyük’ ‘Millet Meclis’lerinin aldıkları kararlara bakıp ne kadar halktan koptuklarına ve ne kadar insalıktan uzaklaștıklarına bakın tanrı așkınıza.
Bu ‘Büyük büyük’, koca koca da denilebilir, bilmem ne kadar büyük de deyin isterseniz; kendi yurttașları için bile değil, Atlantik’in kıyısından ta Ön-Asyadaki bir ülkenin yurttașları için, özel olarak, çıkartacakları ‘yasa’ya bakın bir.
Kim ki Türkler Ermenileri kesmedi derse bir yıl hapis yatacak, 45 000 € da para cezası.
Ve ben, sen , o; biz Türkiye için canımız feda diyenler korkup ‘evet diyeceğiz öyle mi?
Türkiye’nin Zekeriyanusları diyebilirler oysa.
Adını aynen yazıyorum Cemil Çiçek’leri de diyebilirler.
Bütün Alaca Karanlıkçılar ve onların diplomatları bile diyeceklerdir.
Ben demeyeceğim.
Ermeni Soykırımı Emperyalist Bir Yalandır diye haykıracağım.
Ermeni Soykırımı Uluslararası Bir Yalandır.
Talat Pașa Komitesi ile birlikte Lozan’da, Berlin’de, Paris’te haykırdığım gibi.
Ve yakında Paris hapishanelerinden birine yerleșeceğim.
Fransız Zekeriyanus Özunus’un yüzüne tüküreceğim.
İsterlerse hapishanede öldürsünler, isterlerse hapiste öleyim.
Dünya dönüyor diyeceğim.
Ve halkların bir gün kendi ‘Meclis’lerine el koyacakları günü bekleyeceğim.
Habip Hamza Erdem

Sevgili Habib Hamza Erdem

Yorma kendini.
Ciddiye alma.
Libyada daha yenice 40 bin kişiyi öldürdüler.
Haçlı ordusu katil Nato.

Toplu cinayet ve soygun yapıyorlar.
Bin yıllarca cinayet ve soygunlarını sürdürdüler.
Türkülerimizdeki Sarızeybek de,
Kırkharamiler de bunlardır.

Nato bir Sarızeybektir.
Elinde silah vardır. Rablarını temsil etmektedir.
Toroslara İncirlikde yaslanmıştır.
Karamandağına, İzmirde yaslanmıştır.
Orta Asyada Everese, Himalyalara yaslanmak istemektedir.

Hava bulutlu.
Bulutlar, okyanuslarca su içmişler.
Bulutlar ana.
Yağmur geliyor.
Yağmur öyle geliyor ki,
Nuhun Tufanı bizim yağmuru kıskanacak.

Tüm ülkelerde kurulacak fırkanın adı Yağmur.
1) Kesin Silahsızlanma
2) Yemekhanelerde yemek içmek bedava.
3) Giyimhanelerde, gyinmek soyunmak beleş.
4) Her aileye bir ev
5)Eğitim ücretsiz. Hem de Tüm Yelkensiz Gemide.

Şehit Kaddafi bunu yanlız başarmıştı.
Silahlanmaya giden yıllık harcama,
kişi başına dünayada 4biniki yüz Oyro.

Her hafta sonu ibadet yerine geçecek gösterilerimiz olacak.
'Sarızeybek’le açılacak ibadet.
Bayrak olmayacak.
Yağmur damlası gibi bir halka oluşturacak fırka üyeleri.
Ortada bir metre yüksekliğinde bir kürsü.
Her dilde mutlak silahsızlanma için bağırmak için yarışacak üyeler.
Çocuklar gibi oynayacaklar.
Sonra her ülkenin halk oyunları oynanacak.
Torbalar içinde kuru üzümler, incirler, kaysılar paylaşılacak.

Tanrının dinin kuralı,
yelkensiz gemimizin her yerinde geçerli olacak.

Düşün ben diyeyim altı ay, sen de bir yıl.

Ben kolları sıvadım.

Yarın saat ikide Almanya Yağmur Fırkası ana rahmine düşüyor.

Sarızeybek şu dağlara yaslanır
Yağmur yağar, silahları ıslanır
Deli gönül elbet
bir gün uslanır.

Evet o gün geldi.
Sarızeybeklere deli olduklarını,
uluslararası halk mahkemelerinde belleteceğiz. Uhingen 16.12.11

Saygılarımla, İsmet Aydemir