Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Falan ülkede, falan dernek yöneticileri suiistimal yapmış. Bunun sorumlusu da sizsiniz diyorlar. Bana ne ya. Bana ne. Almanyadaki bir derneğin yöneticileri yanlış yapmışlarsa, yargılanmışlarsa, benim iktidarımdan buna ne? dedi.
Öyle ya, Zahid Akman Almanya RTÜK başkanlığını yapıyor! Akmanı göreve atayan da Alman Meclisi ve Merkeldir!
Veya Kanal 7, bir Almanya şirketidir; Zekeriya Karamanı şirketin başına getiren de olsa olsa Helmut Kohldür!
MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, bu konuşmayı yorumlarken, Madem bu konu AKPyi ilgilendirmiyordu, neden Alman büyükelçisi ve Almanyada tutuklu bulunan bir isimden konuyla ilgili bilgi alma lüzumunu hissettiler? Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın belediye başkanlığı döneminde kuruluşu başlamış Kanal 7 ile iç içeler. Almanyada ortaya çıkan yolsuzluğun Türkiyede uzantılarının olduğu Alman mahkemeleri tarafından tespit edildi. Bu uzantıların üzerine gidecek, gerekli dosyaları Alman hükümetinden isteyecek kişi ise en başta Şahin olmalı. Ama siyaset üslubunu aşağıya çekerek yaptığı açıklama, AKPnin içindeki paniği ortaya koyuyor dedi!
* * *
İşte başını kuma gömmek deyimi, bana ne, buna ne gibi kaçışlar için kullanılmıştır.
AKP hükümetinin ekonomiden sorumlu bakanları da ABDdeki krizden bana ne yahu veya Benim iktidarımdan buna ne diyebiliyor mu?
Bu gidişle onu da diyebilirler!
Fakat Amerikan Temsilciler Meclisinin Başkanı Nancy Pelosi, Bushun 700 milyar dolarlık yardım paketi konusunda bakın ne diyor:
700 milyar dolar... İnanılmaz bir rakam. Ancak, başarısız Bush ekonomi politikalarının ülkemize maliyetinin sadece küçük bir bölümü. Pervasızlık üzerine kurulu politikalar. Başkan Bush, yönetime geldiğinde, Clinton döneminin bütçe fazlasını devralmıştı. 5.6 trilyon dolarlık bir fazla. Ve Başkan Bush, pervasız ekonomi politikasıyla bunu iki yılda tersyüz etti.
Şimdi, 8 yıl sonra, mali sorumsuzlukla, ekonomide her şey mübah zihniyeti birleşti ve bugün bulunduğumuz noktaya geldik. Yani, düzenleme yok, denetim yok, disiplin yok. Ve eğer çakılırsanız, vergi ödeyen vatandaşların paralarıyla size altın bir paraşüt veriliyor.
Wall Streeti kurtarmak için Main Streetten (asıl sokaktan) toplanan para bu şekilde kullanılamaz. Wall Streete bir haberim var: Beyler sizin için parti zamanı bitmiştir. O günler geride kaldı.
* * *
AKP için de parti zamanı bitmiştir. Deniz Feneri olayının her tarafında AKP vardır. Deniz Fenerinin kuruluşundan Kızılayın yerine geçirmek için vergiden muaf tutulması yönündeki Bakanlar Kurulu kararına kadar, AKP bu işin içindedir. Halktan muhtaçlara dağıtılacak diye toplanan paraların Kanal 7 yöneticileri tarafından ticari şirketler kurulmak için harcanması, hem Deniz Fenerinde hem bu şirketlerde çalışan kişilere yardım paralarından çok yüksek maaşlar ödenmesi, Nancy Pelosiyi ilgilendirmiyor herhalde!
Gerçi Amerikan yönetimi, devlet teminatı altına alınacak mevduat limitini 100 bin dolardan 250 bin dolara yükselterek bankalara hücumu durdurmayı planlıyor ama nedense batan kuruluşları hep City Bank ile Morgan satın alıyor!
Yani alınan sözde önlemler, Amerikan ekonomisinin, bütünüyle bir iki kişinin eline geçmesi için!
Eh AKP iktidarında Türkiyede yapılmak istenen de buna benziyor.
Benziyor ama ne diyor Pelosi?
Parti bitti beyler!
Artık kurtarma planları da işe yaramayacak!
-/-kaynak: yenicaggazetesi.com.tr / Yazar: Arslan Bulut