Televizyonda SEKSENLER diye bir dizi var bilmem dikkatinizi çekti mi? o dizide Almanya’dan bedelli askerlik için Türkiye’ye gelen PÖF ŞAHİN karakteri var. İşte o karakter aslında izlediğim zaman bana bugünlerin daha o dönemden verilen sinyallerini yansıtıyor.
Almanya’ya çalışmaya giden ailelerin orada doğup yetişen çocuklarının kendi kültürlerini tam öğrenemediklerini ve hatta Alman kültürü ile de yetişmeyip arada kaldıklarını ve kayıp bir nesil olduklarının yansıması o karakterin her hareketinde mevcut…
Bu konu bir çok sinema filminde de ele alınmış aslında televizyonlarda yayınlanan eski Türk filmlerin bir dönemine nerede ise bu konu damgasını vurmuş. Orada kaybolan ve kültüründen, örfünden uzak eksik yetişen gençliğin yok oluşu defalarca anlatılmış.
Ve…
Bütün bu örneklerin göz önünde olmasına rağmen günümüzde artık kültürümüzün bozulması, kayıp bir neslin yetişmesi için yurtdışına gitmeye gerek kalmamış…
Başlayan AB masalı ile yurtdışının kültürü yaşam tarzı uyum paketleri ile ülkemizdeki insanlara, kanunlarımıza, eğitimimize, yaşam tarzına işlenmeye başlanmış.
Eğitim sistemimiz AB standartları denilerek milli kültür ve örften adeta soyutlanmış durumda…
Çocuklar bugün eğitim adı altında kendi kültürünü değil de AB kültürünü almaya mecbur bırakılmaktadır. Sadece eğitim mi?
Değil tabi…
Bizim Türk ve İslam kültürüne hiçbir zaman uyum sağlayamayacak olan zina bugün yasalarımızla serbest bırakılmıştır ve bunun adı AB standartlarına uyum olmuştur. Peki bizim kültürümüz ne olacak?
Bu soruyu soran yoktur. Şimdi bazı noktalarda çok eşlilikten bahsedilmektedir. Nikahsız yaşama almış başını gitmiştir. İdareci konumundaki merciler bunu yumuşatarak imam nikahı ile evli masalının arkasına sığınmış olsalar da işin aslının bir çok Avrupa devletinde olduğu gibi birlikte yaşama olayı olduğunu sağır sultan bile bilmektedir.
Diğer tarafta AB daha rahat sömürebilmek için sen üretme demiştir. Bir çok yasada yapılan uyum çalışmaları ile adeta AB – ABD – İSRAİL patentli firmaların mallarını kullanmaya mecbur bırakılan bir toplum olup çıktığımızın kimse farkında bile değildir.
Türk İslam inancına göre haram kabul edilen Domuz etinin kullanımı uyum paketi adı ile serbest bırakılmıştır. Farkında olmadan aldığımız bir çok ürünün içerisinde domuz eti kullanıldığı tespit edilmektedir. Peki alınan bir önlem veya uygulama var mıdır?
Hatta bir bakanımız gençlik için şöyle bir itirafta bulunmuştur. Çocuklar okullarda Türkçe’yi öğrenecek okuyacak ama anlamayacak diyen bakan yetiştirilmek istenen neslin fotoğrafını sunmuştur.
Peki bu fotoğrafı gören olmuş mudur? Maalesef ki pek olmamıştır.
Önce Türk kültürü, örfü, gelenekleri ve hatta İslam inancı bile ılımlaştırılarak yok edilme aşamasına gelinmiştir. Uyum paketi adı altında milli değerler yıkılmış yerlerine AB kriterleri gelmiştir.
Ve…
En son görünen o dur ki TÜRKLÜK kelimesi anayasadan da çıkarılmaktadır. Kısaca Türklüğün yok edilmesi işlemi tamamlanmıştır.
Bir AB hayali uğruna bütün kültürümüz, örfümüz, milli değerlerimiz yok edilmiş ve dini değerlerimiz ise yumuşatılmıştır.
Şu meşhur takla at inanayım diyen bakanımız misali AB’de her seferinde bize takla at, parende at, amuda kalk, olmadı ters takla at diyerek kriterler sunup tankla, tüfekle yıkamadığı Türk Milletini parça parça etmektedir. Kültürünü, milli değerlerini, örfünü bilmeyen bir nesil yetiştirip istediği kıvama getirerek kendi kültürünün içinde eritmektedir.
Nasıl ki Anne baba Türk olmasına rağmen ben Alman milli takımını seçtim diyen Mesut Özil var.
Ve…
Bu Mesut Özil nasıl ki doğru dürüst Türkçe bilmiyorsa…
Bugün Almanya’da değil Türkiye’de yaşayıp da doğru dürüst Türkçe bilmeyen ve Türk kültürü yerine özenti AB kültürü ile yetişmeyi başarı sayan ne TÜRK nede AB’li olan bir nesil yetişmekte…
Tıpkı bizim Pöf Şahin gibi…
Peki…
Bütün bunlara rağmen AB’li olabilecek miyiz?
Ve…
AB en sonunda yetiştirdiği bu PÖF nesle …
Nasılsa aynı tanrıya inanıyoruz ah İslam dinine göre ah Hıristiyan dinine göre dua etmişsin sonuçta Tanrı aynı değil mi AB’ye uyum için Hıristiyan olacaksınız der mi?
Yada…
Derse…
Bizim siyasilerimiz ve vatandaşımız AB hayali ile bunu ters parende ile kabul edip din değiştirir mi?
Yada…
Birileri o noktaya gelmeden çıkıp…
Yeter…
PÖF AB diyebilir mi?
Bunları zaman gösterecek…
Umarım çok geç kalmadan PÖF diyecek cesarette biri çıkar…
Yoksa…
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün asildir dediği Türk Milleti AB hayalinin peşinde PÖF’ten bir millet olup çıkacak…

Burçak YAZICI
29/07/2012

pöf değil de karşıki dağları yıkacak büyük bir offf lazım...