Reddi Hakim

Reddi Hakim

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Çrş Tem 28, 2010 23:39

REDDİ HAKİM

Özel yetkili bilmem ne mahkemesi yargıcı yüzdoksanaltı sanıklı bir davada yüziki sanık için ‘yakalama’ emri çıkarmıș.
Bu yüziki sanığın yetmiș küsuru yüksek rütbeli subay, yirmi sekizi de generalmiș.
Bu generallerin bir bölüğü emekli, çoğunluğu da görev bașındaymıș.
Ve bu ‘yakalama’ kararı, bașka nedenlerin yanısıra, sözkonusu genarallerin birkaç gün sonra yapılacak Yüksek Askerî Konsey toplantısında daha üst bir göreve atanmalarına da engel olmuș.
Bunları biliyor muyuz? Ayrıtılarıyla öğrendik, biliyoruz.
Yakalama kararı Türk Ceza Yasası’nın hangi maddesine dayanılarak verilmiș?
Doksansekize üç.
Ya, Tarı göstermesin, yüzbire iki olsa idi?
Görevde olan yüksek rütbeli subaylar ordudan ihraç edilecekti.
Yine de kimi yorumculara göre ihraç edilecekler ya, göreceğiz.
Bunları ilk kez burada okumuyorsunuz. Hatta aranızda TCK doksansekize üç değil, doksanüçe sekiz diyeniniz bile var.
‘İhraç’ değil, dava sonuçlanıncaya değin ‘erteleme’ olacak diyeniniz bile vardır.
Böylece ‘Türk Silahlı Kuvvetleri daha da güçlenecek’ diyenleriniz bile olabilir.
Zaten ‘demokrasi’ dediğiniz de ne ki; öncelikle ‘düșünce özgürlüğü’ bağlamında bu tür konuları tartıșmak değil midir?
Hem hukuk kendi haline bırakılınca kendi yanlıșlarını bile düzeltmez mi?
Abartılacak ne var? Tartıșarak doğruları aramıyor muyuz sonuçta?
On numaralı mahkeme bașkanı öyle dediyse onbirinci düzeltir.
O da düzeltmezse yargıtay-margıtay düzeltecektir bir yanlıșlık varsa.
O da düzeltmezse yüz numaralı mahkeme de yok mu canım?
Hukuku kendi haline bırakmak en doğrusu, değil mi ama?
Pekiyi bu olayın bir de ‘adalet’ yönü yok mu acaba? Hukuk ne için var?
Birkaç aymaz yargıç, ki üç gündür televizyonlarda konușan onca yetkin hukuk adamından bir tanesi bile bu karar yerindedir demedi, otuza yakın general ve yetmișaltı yüksek rütbeli subayın geleceklerini kararttı mı karartmadı mı?
O aymaz yargıçlar bir bașka aymaz savcının okumakla bitmeyecek kadar çok sayfalı bir ‘iddianame’sine göre almadılar mı bu kararı?
Bir yanlıșlık varsa ‘düzelir’ demeyi içinize sindirerek söylebilir misiniz?
Elinizi vicdanınıza koyun ama. Yüreğinize sorun de denilebilir.
Ve bütün bunların ‘ülke’ için, çocuklarınızın geleceği için yapıldığını söyleyin.
Bu aymaz bölüğünün ‘Türk ulusu adına’ karar verdiklerini söyleyin haydi.
Mahkeme kadıya mülk kalmaz denir Anadolu’da.
Bunlar nereye gidecekler pekiyi? Ellerindeki ‘mahkemeyi’ yitirdiklerinde.
Hiç biri yarın ‘toplum içine’ çıkamayacak.
Hiç biri çocuğunu Türkiye’de okutamayacak.
Hiç biri rahat bir emeklilik yașayamayacak.
Hiç biri ‘güzel’ ölemeyecek.
Ve ırzına geçilmiș ‘Adalet’in ‘gayri meșru’ çocukları olarak gömülecekler.
Onuncuya ‘reddi hakim’ isteği onbirinciden dönmüș diyorlar.
Yüzbirinciden de dönse, bu aymazlar bölüğü, ulus katında ‘red’dedilmișlerdir.
Yetmișiki milyon yurttaș yakalanmıș olsa ne olur, tut deyince tutan savcı ve yargıçlar eliyle.
Adalet duygusu yitirildikten sonra..

Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1665
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Re: REDDI HAKIM

İletigönderen cocukruhlu » Prş Tem 29, 2010 1:24

Offtopic :
Sayın Habip Hamza Erdem
Konu ile ilgili görüşlerinize katılıyorum.
Yazınızda dikkatimi çeken birşey var. Konu ile hiç alakası olmayan birşey!
Yazınızda;
"Yakalama kararı Türk Ceza Yasası’nın hangi maddesine dayanılarak verilmiș?
Doksansekize üç.
Ya, Tarı göstermesin, yüzbire iki olsa idi?"

Benim garibime giden bu cümledeki "Tanrı göstermesin" deki Tanrı kelimesine

Günlük hayata kullanılan ve artık deyim haline gelmiş
Allah göstermesin,
Allah korusun,
Allah Aşkına,
Allah Allah,
Allah bilir,
küfür olarak
Allah belanı/cezanı versin
gibi günlük hayatta deyim haline gelmiş kelimeler,

Tanrı göstermesin,
Tanrı korusun,
Tanrı aşkına,
Tanrı Tanrı,
Tanrı bilir,
küfür olarak
Tanrı cezanı/belanı versin

şeklinde tellafuz edildiğini hiç duymadım.
Bu durum genelde yazılı basında gözüme çarpıyor.
%98 Müslüman olan bu toplum içinde yetişmiş bir insan için doğal/yaygın olan Allah kelimesi yerine Tanrı kelimesini kullanmak kasıtlı bir seçimdir.
ve bu beni gerçekten sinirlendiriyor.

Yüce yaradan müslümanlara, kendisine hitap edebileceği/dua edebileceği 99 isim bildirmiştir.
BU ISIMLER ICINDE TANRI YOKTUR.
Yaradana O'nun bildirdiği isimlarden başka bir isimle seslenmen veya anmak, emrine karşı gelmektir.
Tanrı diyerek Yaradana seslenmiş olmuyor veya onu anmış olmuyorsunuz.
Ozaman bunu anlamı; Allahtan başka birine hitap etmek, ondan başka birini anmak olur.
Buda O'na ortak koşmak yani ŞİRK'tir.
Allah'u te ala avf etmeyeceği tek günahın şirk olduğunu bildiriyor.
O halde Tanrı diye seslenen Allah'a şirk koşmuş olur.
Ama bu durum sadece müslümanı ilgilendirir. Bu hükümler Müslümanı bağlar.

Bu sebeple genelde yazılı basında Tanrı ismini kullanan yazar için ilk aklıma gelen,
gayrimüslim olduğu, veya müsülüman ise, dini bilgilerinin kelime-i şehadetten öteye gitmediği'dir
Müslüman'ın Allah-u te ala'ya Tanrı deme hakkı yoktur. Aksi Şirktir.

Bu gibi görüş'ler yüzünden AKP GİBİ DİNİ KENDİNE ZIRH EDİNEN akımlar iktidar olabilmiştir.
ve Mr. Tattip Erdoğan, seçim ertesi, pişkin pişkin dini kullandık demiştir. (Ergün Poyraz-Musanın Çocukları sayfayı hayırlamıyorum)

Ben dinbilgini değilim, din adamı/hoca değilim,
Sade bir vatandaşım, kimilerine göre cahil, Sen nebilirsin denilen vatandaşım,
Ben sadece Dinin temel/basit kurallarına bakarım.
Eğer bu görüşlerim size ağır geliyor olabilir,
Ama amacım suçlayıcı olmak değil uyarıcı, olmaktır.
Kullanıcı küçük betizi
cocukruhlu
Üye
Üye
 
İletiler: 4
Kayıt: Cmt Mar 29, 2008 1:43

Re: REDDI HAKIM

İletigönderen fesbasima » Prş Tem 29, 2010 10:10

Offtopic :
Tanrı ismi 'Tan Yeri' nden gelir. Türkçe bir kelimedir, öyle bilindiği gibi yabancı bir ifade değildir. Ancak islâm'ın Allah kavramını nasıl karşılar işin o tarafı tartışılabilir. Ancak böyle şeyler üzerinden tartışma çıkarmayalım, çok gereksiz. Ben Allah derim, sen Tanrı dersin, diğeri yaratıcı der vs. ...
Kullanıcı küçük betizi
fesbasima
Üye
Üye
 
İletiler: 10
Kayıt: Çrş Tem 28, 2010 23:27

Re: REDDI HAKIM

İletigönderen Ram » Prş Tem 29, 2010 11:59

Offtopic :
Ne yazmıştık şurada:

    "Yaratmak" sözcüğüne takılıp "yaratmak Allah'a mahsustur" diyebilecek kadar ahmak ve göz dönmüş şakirtler, "Tanrı" sözcüğü de Türkçe'dir; "Tanrı olmak Allah'a mahsustur" diye gereksiz bir tümce kurabilecek misiniz? Oysa "Tanrı" sözcüğünü kullananlar için de "dinsiz" diyenleriniz gözleri yaşartıyordu.



Ahsenü'l-hâlikîn
el- Bâri'
el- Bedî' (Tirmizî, Hâkim Neysabûrî, İbn Hıbban, Beyhakî)
Bedîu's-semâvâti ve'l-erd
Câ'ıl(ûn)
ed- Dârr (İbn Mâce, Tirmizî)
Fâil(ûn)
el- Fâtır (İbn Mâce, Hâkim Neysabûrî)
Fâtıru's-semâvâti ve'l erdı
el- Hâlik
el- Hallâk
Mâhid(ûn)
el-Mu'îd (İbn Mâce, Tirmizî, Hâkim Neysabûrî, İbn Hıbban, Beyhakî)
el-Mübdi' (İbn Mâce, Tirmizî, Hâkim Neysabûrî, İbn Hıbban, Beyhakî)
Münşi(ûn)
en-Nâfi' (İbn Mâce, Tirmizî, Hâkim Neysabûrî, İbn Hıbban, Beyhakî)
er-Rabb
el-Vitr (İbn Mâce, Hâkim Neysabûrî)


Dipçe: Yanlarında yay içinde adlar sıralanmış olan sözcükler, yay içindeki adların (hadis ezbercilerinin) eserlerinde geçmekte ancak Kur'an-ı Kerim'de geçmemektedir.Diyanet


Offtopic :
Yukarıdaki, -anlamlarında, yaratmak eyleminden (fiil) oluşan "Yaratıcı" veya "Yaradan" sıfatları bulunan- sözcükleri kullanmayıp da Yaradan demek ve buna karşın ilâh anlamına gelen Tanrı sözcüğüne karşı çıkmak oldukça bilinçsizce bir çıkıştır. Bundan ayrıca, bir kimse, inandığını veya inanmadığını belirtmek zorunda değildir; Tanrı sözcüğüyle neyi kastetmek istediğini de belirtmek zorunda değildir.

el- İlâh; ma'bûd: Tanrı
Hüvallahüllezî lâilâhe illâ hû: Kendisinden başka tanrı bulunmayan, Allah

Peki, Yaradan sözcüğü sözlükte nasıl tanımlanmış olabilir¿? Evet, Tanrı.


http://www.tdk.gov.tr/TR/Genel/SozBul.a ... me=Yaradan
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: REDDI HAKIM

İletigönderen cocukruhlu » Cmt Tem 31, 2010 0:21

Offtopic :
RAM'ın yazısına cevap

Ben Tanrı kelimesi yabancı bir kelime iddiasında bulunmadım ki
Akside bahsettiğim 99 isimin tamamı yabancı kelime (Arapca)

Bir konu da haklısınız yanlış bir tanımlama kullanmısım.
Allahın 99 isminde yarada ismi yoktur
Yaradan yerine Bari veya Bedi demek daha doğru olurdu, ama Allahu Cellu Celelu demek daha kolay ve basittir.
bunun haricinde Tanrı ile ilgili sözlerimin arkasındayım.

Konuya verdiğiniz linkteki açıklamalarıda okodum.
Saidi nursi le beraber anılmak aynı kefeye konmak veya onun müridi veya takipcileri sevenleri vb. ile aynı görüş çuvalına konmak istemiyorum.
Din, Allah-u te ala ile kul arasındadır. Araya birilerinin veya birşeylerin girmesine karşıyım.
Din kişilere indirgenemez. kişilerlede tanımlanamaz. Bir kişi veya guruba veya bunların görüşüne göre din şekillenemez kalıplanamaz.
Din, kişiler, gruplar, toplumlar, üstüdür.
Din adına yaptığını iddia eden kişilerin veya grupların yaptığını,
görüş ve fikirlerinde benzerlik var diye, yapmayanlara mal edilemez. Aynı kefeye konamaz.
Aksi durum, Amerikanın kendi yetiştirdiği adamı vasıtasıyla uyguladığı 12 eylül operasyonu sonrası, her müslümanı potansiyel tehtit saymasının gibi olur.

Dini olarak Tanrı kelimesine hakkındaki fikrim, o bahsettiğiniz kişilerle aynı veya benziyor diye benide onlarla bir anıp hakkımda şakirt tanımlaması yapmışsınız.
(Şakirt kelimesiban ban eşkiya çağrışımı yapıyordu. sözlüğe baktım; Kedisini bir yolair amaca adamış kise imiş)
Bunun anlamı tarikat müridi. benim hiç alakam olmaz.
Tarikatlara nekadar karşıysam okadar mason dernekelerine de karşıyım.(Atatürk zamanında ikisinide kaldırmıştı)

Buna mukabil bende aynı ağırlıkta bir kellime etmekten imtina ederim. Bana yakışmaz
Kullanıcı küçük betizi
cocukruhlu
Üye
Üye
 
İletiler: 4
Kayıt: Cmt Mar 29, 2008 1:43

Re: REDDI HAKIM

İletigönderen Ram » Cmt Tem 31, 2010 17:45

Offtopic :
1) Ortada bir karşılık var ancak bu, yazdıklarıma yanıt oluşturmamaktadır. Size göre "Yaradan" sözcüğünün kullanımı yanlştır. Önceki iletinizle bağlarsak, "Yaradan" sözcüğünü kullanarak, yanlışlıkla şirk koşmuş oluyorsunuz. Acı-gülünç bir durum söz konusu...

2) Kimsenin size "şakirt" dediği yoktur, bunu ima ettiği de yoktur. Öyle olsaydı, doğrudan yazardım; onlarcasına yazdığım gibi... "Şakirt" sözcüğünün geçtiği, bir yazıdan alıntıdır ve alıntılanan ile verilen yanıt arasındaki çizgi de açıktır; ilgili içerik, buradaki iletinizin içeriği ile uyuştuğu için alıntılanmıştır. Dolayısıyla bu konuda yazdıklarınızdan tek anlam çıkıyor: Kötülediğiniz şakirtlik-mürşitlik kavramlarını benimsemişlerle, "Tanrı", "Yaradan" vb. sözcüklerin Müslümanlar tarafından kullanılmaması yönünde ve kullanılırsa, bunun Allah'a ortak koşma olacağı, dolayısıyla bunun Müslümanı dinden çıkarıp dinsizleştireceği yönünde aynı düşüncedesiniz.

3) Diyanet'in sunduğu verilerde, Kur'an'da geçen adlar, saydığıma göre 201 tanedir. Buna ek olarak hadis ezbercilerinin sunduğu adları da ekleyebiliyorlar. Bu durumda 99 sayısı da nereden çıkıyor¿?

4) Buradan gözüken duruma dayanarak, Türkçe ezana da karşı olduğunuz çıkarımı yapılabilir.

5) Din bilgini değilim demişsiniz. Ben de değilim. Ancak, din bilgini olmadığınız bilgisi ve din Allah ile kul arasındadır düşüncenizle, bu konudaki iletilerinizdeki bilgi ve belgeye dayanmayan karşı çıkmalar ve karışmalar, birbiriyle uyuşmamaktadır. Bu, tıpkı, ilâh anlamına gelen Türkçe "Tanrı" sözcüğüne karşı çıkıp yukarıda sıraladığımız ve Türkçe "yaratıcı" anlamına gelen Allah'ın adları arasında geçen sözcükler yerine "Yaradan" sözcüğünü kullanmanızdaki gibi bir uyuşmazlıktır.


Yönetici : Çıkma: Yazarın yazdıkları hakkında görüşünüz varsa yazın. Konu dışı yazmayı sürdürmeyin. Bunun için tartışma bölümümüz vardır.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!


Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 5 konuk

x