Satıyorum... Satıyorum... Saatttııımmm...

Satıyorum... Satıyorum... Saatttııımmm...

İletigönderen İrfan Tuna » Cmt Kas 27, 2010 20:23

27 Kasım 2010

SATIYORUM… SATIYORUM… SAATTTIIIMMM…

İrfan Tuna


Dün gece gördüğüm bir rüyayı sizlerle paylaşmak istiyorum dostlar.

Yazdıklarımda gerçeklerle bir benzerlik bulursanız, bilin ki bu sadece bir rastlantıdır.

Dedim ya, sadece bir rüya bu.

***

Rüyamda, çok sevdiğim bir arkadaşımla ömrümüzde hiç görmediğimiz Dubai’ye gidiyoruz. Dubai caddelerinde dolaşırken bir yandan da arkadaşımla güncel konuları tartışıyoruz.

Arkadaşım, ’’19-20 Kasım’da Lizbon’daki NATO toplantısında Türkiye’yi temsil edenler büyük bir zafer kazandılar’’ diyor.

Şaşkınlıkla yüzüne bakıyorum. ’’Ne zaferi?’’ diye soruyorum.

’’Baksana’’ diyor, ‘’Türkiye bastırınca, NATO stratejik konseptinde İran’ın adı geçmedi. Topraklarımıza yerleştirilecek olan ‘Füze Savunma Sistemi’ de İran’ı hedef almayacak’’

’’İyi de’’ diyorum, ’’hiçbir NATO belgesinde ülke adı zaten geçmez. Bu ‘Füze Savunma Sistemi’ adı verilen ABD projesinin, ABD’nin tehdit olarak algıladığı ülkeleri ve bu arada İran’ı hedef aldığını anlamak için bu belgede İran’ın adının açıkça yazılmasına zaten gerek yok ki. ABD, NATO şemsiyesi altında topraklarımıza yerleştirmek istediği bu sistemi, sence İsrail’e karşı mı kullanacaktır, İran’a ya da kendisi için tehdit olarak algıladığı bir başka ülkeye karşı mı kullanacaktır? Üstelik bu sistem iddia edildiği gibi bir savunma sistemi değil, saldırı sistemidir. Yerleştirildiği ülkeyi de, askeri yönden tümüyle ABD’nin kontrol ve denetimi altına sokacaktır’’

’’Ama ’’ diyor, ’’kontrol bizde olacak, üstelik düğmeye de biz basacağız’’

Gülerek yüzüne bakıyorum. Anlıyor saçmaladığını ve susuyor…

***

Bu arada bir müzayede salonunun önünde toplanmış kalabalık ilişiyor gözümüze. Öğreniyoruz ki içeride bir açık arttırma varmış. Merak ediyoruz, kalabalıkla birlikte müzayede salonuna giriyoruz. Özenle düzenlenmiş bir salon. Müzayedeye katılanların hepsinin de kılığı kıyafeti yerinde. Kimler var diye göz gezdiriyorum. İlk gözüme çarpan George Soros oluyor… Sonra Morton Abramowitz’i görüyorum, daha sonra Graham Fuller’e, Paul Henze’ye ilişiyor gözlerim… Bir bakıyorum, Karen Fogg da orada…



Derken açık artırmayı yönetecek olan kişi konuşmasına başlıyor.

’’Pek saygıdeğer baylar, bayanlar, müzayedemize hoşgeldiniz.

Açık arttırmamızda çok nadide bir parçayı satışa sunacağız. Gösterdiğiniz bu yoğun ilgi için teşekkür ederiz.

Açık arttırmamızda, bir ’’kişilik’’ satışı gerçekleştreceğiz. Evet evet yanlış duymadınız, ’’kişilik’’ satacağız. Tanzimat’tan günümüze dek canlılığını koruyan bu asil kişiliğin, onu satın alacak olan sahibinin çıkarı için yapamayacağı yoktur.

Açık arttırmada satışa çıkardığımız bu kişiliğe, şu an müzayede salonumuzda bulunan pek sevgili Karen Fogg hanımefendi ’’uyuyan güzeller’’ adını vermişti.

Öyle ‘güzel’ bir kişiliktir ki bu, sahibi tarafından ‘uyandırıldığında’ sahibi için herşeyi yapar. Bir papağan gibi sahibinin her dediğini tekrar eder. Sahibinin çıkarı için tetikçilik yapar, iftira atar, tertip düzenler, yalanlar üretir… Gazeteci ve yazarsa bir dolma kalem gibi, sahibinin doldurduğu mürekkep ne renkse o renkte yazar. Politikacıysa, sahibi neyi emrederse onu yapar. Akademisyense,sahibinin çıkarları neyi savunmasını gerektiriyorsa onu savunur. Örneğin, sahibinin çıkarları, Kıbrıs’ta iki farklı milletin tek devlet çatısı altında birleştirilmesini gerektiriyorsa ’Kıbrıs’ta tek devleti’ savunur. Sahibinin çıkarları, Türkiye’de kaynaşmış, Türk ulusal kimliğiyle ulusal bir devlet kurmuş, tek millet olmuş insanların ayrıştırılmasını gerektiriyorsa, bu kez de ayrışmayı savunur.

Çok hünerli bir üründür. Solmaz, sararmaz, yüzü kızarmaz, ensesi kararmaz, utanmaz, arlanmaz, kullananı mahcup etmez. Her zaman, her daim sahibinin hizmetindedir.

Halkçılığa, devletçiliğe, devrimciliğe, milliyetçiliğe, cumhuriyetçiliğe, laikliğe düşmandır... Etnik milliyetçidir, bölücüdür, dincidir, mezhepçidir, satıcıdır, yalancıdır, işbirlikçidir, Amerikancıdır... Her ortamda gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz...’’


Bu uzun tanıtım konuşmasının ardından ürünün satışına geçiliyor.

’’Evet baylar, bayanlar, bu nadide ürünü satın almakla kendiniz için çok yararlı bir iş yapmış olacaksınız.

İzninizle açık arttırmamızı başlatıyorum. Açılış fiyatımız 1 milyar dolar, var mı arttıran?

-1,5 milyar dolar...

-Evet ortadaki beyefendi 1,5 milyar dolar verdi, var mı arttıran?

-2 milyar dolar...

-2,5 milyar dolar...

-3 milyar dolar...

-3,5 milyar dolar...

-4 milyar dolar...

-Evet baylar, bayanlar, var mı arttıran?

-4,5 milyar dolar...

-5 milyar dolar...

-6 milyar dolar...

-7 milyar dolar...

-7,5 milyar dolar...

-8 milyar dolar...

-8,5 milyar dolar...

-Evet baylar, bayanlar, 8,5 milyar dolar... Var mı arttıran... 8,5 milyar dolara satıyorum, satıyorum, yok mu arttıran, 8,5 milyar dolara saaattttttıııımmmm...’’


Bu nadide ürünü sekiz buçuk milyar dolara satın alanın kim olduğunu merak edip yanımızda oturana soruyoruz. Bu asil kişiliği satın alanın, ABD Başkanı olduğunu söylüyor bize.

Arkadaşımla ’’Bu nadide ürünü satın alanın, satın aldığı ürünü iyi günlerde güle güle kullanmasını’’ dileyerek ayrılıyoruz salondan.

***

Herhalde rüya sırasında çıkardığım seslerle eşimi rahatsız etmiş olmalıyım ki, eşimin dürtüklemesiyle uyanıyorum.

Eşime gördüğüm rüyayı anlattığımda ’’Hayırdır inşallah’’ diyor.

Ben de ’’Hayırdır inşallah’’ diyorum... Ama gördüğüm rüyaya yine de bir anlam veremiyorum.

Ne dersiniz dostlar, gördüğüm rüyanın ne anlama geldiğini bir de uzman bir rüya yorumcusuna sorsak mı?

Moğollar - Dinleyiverin Gari
Uyanacağız, uyandıracağız... Bilinçleneceğiz, bilinçlendireceğiz... Ne ülkemizin , ne de bölgemizin zenginliklerini küresel haramilere ve onların uşaklarına yağmalatmayacağız, soydurtmayacağız... ENİNDE SONUNDA ALİ KEMALLER DEĞİL, MUSTAFA KEMALLER KAZANACAK...
Kullanıcı küçük betizi
İrfan Tuna
Üye
Üye
 
İletiler: 1059
Kayıt: Pzt Nis 06, 2009 12:23

Şu dizine dön: İrfan TUNA

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

cron

x