
ORG. KALYONCU: "FOL YOK YUMURTA YOK"
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Kalyoncu tanık olarak dinlendi
(SÖZDE) Balyoz davası kapsamında tanık olarak dinlenmek üzere çağrılan Genelkurmay eski Başkanı Yaşar Büyükanıt ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu ifade için Silivri'deki mahkemeye gitti.
Kalyoncu, 1. Ordu Komutanlığınca düzenlenen seminere Genelkurmay Başkanlığını temsilen katıldıklarını belirtti. Hakimin "Sonuç raporunda dışına çıkılarak darbe hazırlığı yapıldığına dair bir duyum aldınız mı?'' sorusuna Kalyoncu, ''Anadolu'da bir tabir vardır. Fol yok yumurta yokken böyle bir şeyin aklıma gelmesi mümkün değil'' yanıtını verdi.
(SÖZDE) "Balyoz Planı" iddialarına ilişkin 249'u tutuklu 365 sanıklı davanın 81. duruşması başladı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmaya, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, MHP İstanbul milletvekili Emekli Korgeneral Engin Alan, Orgeneral Bilgin Balanlı ve emekli Albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu 220 tutuklu sanık katıldı. Hakim albay Ahmet Zeki Üçok'un da aralarında bulunduğu 29 tutuklu sanık ise gelmedi. Ayrıca 5 tutuklu sanığında hazır bulunduğu duruşmada hakkında yakalama kararı bulunan sanıklar emekli Orgeneral Ergin Saygun ve İkinci Ergenekon davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ise duruşmaya katılmadı.
BÜYÜKANIT VE KALYONCU MAHKEMEDE
Duruşmaya ayrıca tanık olarak dinlenmek üzere Genelkurmay eski Başkanı Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu, emekli Korgeneral Köksal Karabay'ın da aralarında bulunduğu 7 kişi tanık sıfatıyla dinlenmek üzere duruşmada hazır bulundu. Müdahil, Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği yöneticisi olan Rıdvan Kaya ve avukatları da duruşmada hazır bulundu.
TANIKLIK YEMİNİ YAPTIRILDI
Mahkeme Başkanı Ömer Diken tanıkların dinleneceğini belirtti. Ömer Diken ilk olarak Kalyoncu'nun dinleneceğini belirterek diğer tanıkların duruşma salonundan dışarı çıkmasını istedi. Büyükanıt'ın da aralarında bulunduğu 6 tanık, hakim ve savcıların duruşma salona giriş yaptığı kapıdan duruşma salonundan ayrıldı. Tanık olarak dinlemek üzere kürsüye çağrılan Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu'ya ilk önce tanık hakları hatırlatıldı. Kalyoncu'ya daha sonra "Bildiğimi dosdoğru söyleyeceğime namusum ve vicdanım üzerine yemin ederim" şeklinde sözleri söyleyerek tanıklık yemini yaptırıldı. Kalyoncu yemin metnini okuduğu sırada mahkeme heyeti ve sanıklarda dahil olmak üzere herkes ayağa kalktı. Kimlik tespiti yapılan Kalyoncu ikamet adresi olarak Jandarma Genel Komutanlığı'nı söyledi.
HAKİM TANIK KALYONCU'YA İDDİAYI HATIRLATTI
Mahkeme Başkanı Ömer Diken iddianamedeki suça değinerek, "5-7 Mart 2003 tarihinde 1. Ordu Komutanlığı'nda bir seminer düzenleniyor ve iddiaya göre seminerde darbe planı yapılıyor. Sizinde dava konusu plan seminerine ilişkin düzenlenen Genelkurmay Bakanlığı sonuç raporunda imzanızın bulunması nedeniyle tanık olarak dinlenmenize karar verildi" dedi.
"OLAĞANÜSTÜLÜK FARK ETMEDİM"
Başkan Ömer Diken'in, "Sizin Genelkurmay sonuç raporda imzanız var. Seminerde olağanüstü görüşme yapıldığına yönelik bir şüpheye vardınız mı?'' şeklindeki sorusuna tanık Bekir Kalyoncu, seminerin sonuç raporuna askeri hiyerarşi gereği kendisinin de 21 Mart tarihinde imza attığını söyledi. Kalyoncu, "20 Mart tarihinde Amerika, Irak'a savaş başlatmıştı. Çok yoğun dönemdi. Ben raporda sadece semineri düzenleyen ordunun bir talebi olup olmadığına baktım" diye konuştu.
Kalyoncu sonuç raporunda imzasının olduğunu belirterek, "Plan semineri oyun şeklinde yapılır. Seminer adeta bir tiyatro oyunu şeklinde yapılır. Bir senaryo vardır. Çeşitli enjekteler ile durum kötüleştirilerek çözüm arayışları yapılır. Ben raporda herhangi bir olağanüstülük fark etmedim. O dönemde" dedi. Bekir Kalyoncu 1. Ordu Komutanlığı'nda seminer düzenlendiği dönemde Genelkurmay Plan Harekat Daire Başkanı olarak tümgeneral rütbesiyle dava konusu plan seminerine ilişkin düzenlenen Genelkurmay Başkanlığı sonuç raporunda imzası bulunuyor.
Plan seminerine ilişkin Genelkurmay Başkanlığı sonuç raporunda imzası bulunan Bekir Kalyoncu, "Gözlemci raporunda herhangi bir anormallik yoktu. O zaman rapora baktığımda olağandı. Şimdi baktığım zaman ve iddianamelerden dolayı objektif olamayacağımı değerlendiriyorum" dedi.
"FOL YOK YUMURTA YOK"
Kalyoncu'nun ifadesinin tamamlanmasının ardından heyetin, sanıkların ve avukatların sorularını yanıtladı. Mahkeme Başkanı Ömer Diken'in "Sonuç raporunda dışına çıkılarak darbe hazırlığı yapıldığına dair bir duyum aldınız mı? Hissettiniz mi?" sorusuna Kalyoncu, "Hükümetin kurulmasından 3 ay geçmiş. Anadolu'da bir tabir vardır. Fol yok yumurta yokken böyle bir şeyin aklıma gelmesi mümkün değil. Olsa olsa senaryoda böyle bir durum yaratılmıştır. O sırada Irak savaşı başlamıştı. Afganistan'daki Genelkurmay Karargahı'nda yoğun bir hareketlilik vardı. Aklıma geleceğini zannetmiyorum" diye konuştu.
"SİZ KARGALARA KATILIYOR MUSUNUZ?"
Savcı Savaş Kırbaş'ın "Seminer tarihinde Türkiye'de irticai bir ayaklanma belirtisi gibi bir durum var mıydı?" sorusuna Kalyoncu, "Hayır o tarihte böyle bir durum yoktu" yanıtını verdi. Tutuklu sanık emekli Korgeneral Metin Yavuz Yalçın'ın "Seminer döneminde hem sizin hem de Genelkurmay Başkanlığı'nda işlerin yoğun olduğunu söylediniz. Bu kadar yoğun dönemde Çetin Doğan ve diğer komutanlar işi gücü bırakmış darbe hazırlığı yapmışız. Buna kargalar bile güler, siz kargalara katılıyor musunuz?" sorusuna Kalyoncu gülümseyerek cevap vermedi.
"SENARYOYU BURADA OYNAMAYA HAZIRIZ"
Seminere ilişkin sorularını yanıtlayan Kalyoncu seminere katılmadığını belirterek "Ne oynandığını sadece önümdeki kağıttan biliyorum" demesi üzerine tutuklu sanık emekli Orgeneral Çetin Doğan, "Senaryoyu biz burada oynamaya hazırız arkadaşlarda burada zaten. Seminerde geçen her konuyu saniye saniye ses kaydına aldırdım zaten" dedi.
''BİLİRKİŞİ GİBİ HİSSETTİM''
Kalyoncu, ifadesinin tamamlanmasının ardından yaptığı açıklamada mahkemede kendini tanık olarak değil, bilirkişi olarak hissettiğini söyledi.
Duruşmada salonunda yaklaşık 2 saat kalan Orgeneral Kalyoncu, tanıklığına başvurulmasının ardından işleri olduğunu belirterek, salondan ayrılmak istedi. Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, tanığın Jandarma Genel Komutanı olduğu için işleri olabileceğini belirterek, Orgeneral Kalyoncu'ya ayrılabileceğini söyledi.
Bunun üzerine Orgeneral Kalyoncu, mahkeme heyeti ve savcıların kullandığı kapıyı kullanarak salondan ayrıldı.
ASKERHABER, 2 Mart 2012

G.Kurmay asla yalan söylemez
Balyoz davası kapsamında ifade veren eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ 'Genelkurmay Başkanlığı hiçbir zaman yalan söylemez. Darbe planı iddialarını hiç duymadım' dedi.
“Balyoz Darbe Planı” iddialarına ilişkin 249’u tutuklu 365 sanıklı davanın 81. duruşmasında Genelkurmay eski başkanları Yaşar Büyükanıt ve İlker Başbuğ ile halen görevde olan Jandarma Genel Komutanı Org. Bekir Kalyoncu tanık olarak ifade verdi
Büyükanıt ve Kalyoncu, darbe provası olduğu iddia edilen 1. Ordu’daki seminere ilişkin G. Kurmay raporundaki imzalarıyla ilgili ifade verdi. Başbuğ ise, Olasılığı En Yüksek Tehlike Senaryosu’nun oynanmaması için gönderdiği mesaja ilişkin tanıklık etti
G.Kurmay asla yalan söylemez sayın hakim
İnternet Andıcı Davası kapsamında tutuklanan Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ ilk kez hakim karşısına çıktı. Mahkeme Başkanı Ömer Diken, ‘’5-7 Mart 2003’te 1. Ordu’da düzenlenen plan seminerinden önce sizin de imzanızın bulunduğu, Kara Kuvvetleri’nin 1. Orduya gönderdiği bir mesaj formu var. Bunda Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo’nun (OEYTS) oynanmaması yer alıyor. Bu mesaj emrini neden gönderme ihtiyacı hissettiniz? Seminerde OEYTS oynandığı anlaşılıyor. Daha sonra bir müeyyideniz oldu mu?” diye sordu.
‘OEYTS’yi oynamayın demedik’
Tüm tanık ve sanıklara ısrarla sorulan OEYTS’nin ne olduğuna ilişkin açıklama yapan Başbuğ, İddianameye konu olan mesaj emrinin verildiği 2002- 2003 yılları arasında Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu: “1. Ordu 12 Aralık 2002’de yazı yazarak bize bilgi vermiştir. Biz de 3 Ocak 2003’te mesaj emri çektik. Plan seminerini öyle oynayın ki amacına daha uygun olsun. Mesaj emrinin birinci maddesinde ‘1. Ordu’nun öngördüğü OEYTS’yi Kara Kuvvetleri reddediyor’ deniliyor. Oynamayacaksın dedi deniliyor. Hayır yok öyle bir durum. Sadece OEYTS’yi modifiye edin, bazı maddelerini tadil edin deniliyor.”
‘Suç varsa bize sormalısınız’
Başbuğ, “Senaryonun içeriğinde eğer bir suç unsuru varsa bize sormanız lazım. “Neden oynanmasına müsaade ettiniz” diye... 1. Ordu bizim mesaj emrimizden sonra çalışmalarına devam ediyor. Bir boyutuyla Kara Kuvvetleri’nin isteklerini büyük ölçüde karşıladığını değerlendirdik. 31 Ocak 2003 tarihli yazıya uygun olarak icra edildiğini değerlendirdik” diye konuştu. Başbuğ şöyle devam etti. “Genelkurmay raporlarına şüpheyle bakılması bizleri çok üzüyor. Genelkurmay asla yalan söylemez Sayın Hakim. Seminer evraklarının neden imha edildiği sorusuna da tüm seminer evrakları 5 yıl sonra emir gereği güvenlik nedeniyle imha edilir. Gözlemci heyeti tatbikatta en ufak olağandışılık görürse bize rapor eder. Böyle bir şey olmadı.“ Prensip olarak sonuç raporunun komuta katına sunulması gerektiğini belirten Başbuğ, “Bugün net olarak bize sunulduğunu hatırlamıyorum. Eğer sunulmuş olsa ve olağanüstü durum belirtilseydi bunu unutmamız söz konusu olmazdı.”
Raporu onayladım içeriğini değil
Genelkurmay eski Başkanı Yaşar Büyükanıt, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada önemli açıklamalarda bulundu. Raporu Genelkurmay 2. Başkanı olarak imzaladığını belirten Büyükanıt, “Raporu onayladım ama bu kesinlikle içinde bulunanları onaylama anlamına gelmez. Onayım, sadece raporun askeri yazım kurallarına göre hazırlanıp hazırlanmadığına ilişkindi. Ancak içeriği konusunda da şunları söyleyebilirim. Hukuk müşavirliği ve gerekli makamlara incelettirdik. Hukuk dışı bir durum görmedik” diye konuştu.
‘O mesajını bilmiyorum’
Mahkeme Başkanı Ömer Diken, “Başbuğ, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı olduğu dönemde, Olasılığı En Yüksek Tehlike Senaryosu’nun o zaman oynanmaması yönünde bir mesaj emri göndermiş. Buna rağmen OEYTS oynanmış. Bilginiz var mı?” diye sordu. Büyükanıt, böyle bir emirden haberinin olmadığını söyledi. Büyükanıt, kendisi imzaladıktan sonra raporu Genelkurmay Başkanı’na gönderdiğini belirterek, “Birkaç gün sonra da komutanın makamına çıkarak bu konuda bir direktifi olup olmadığını sordum. Olmadığını söyledi” şeklinde konuştu.
‘Raporun altını kim çizdi?’
Büyükanıt, raporda bazı bölümlerin altının çizilmesinden haberi olmadığını söyleyince, Üye Hakim Ali Efendi Peksak, “Körfez Savaşı sonrası Milli Mutabakat Hükümeti’nin kurulması, sivil toplum örgütlerinin yeniden yapılandırılması ve MİT Başkanlığı‘na asker kişilerin getirilmesi” konularının altının kim tarafından çizilmiş olabileceğini sordu. Büyükanıt bu konuda bir fikrinin olmadığını söyledi.
‘İrtica her zaman tehdit’
Üye hakim Murat Üründü, 2002-2003’te irticanın 1. öncelikli iç tehdit içerip içermediğini sordu. Büyükanıt ise “O dönemi bilmiyorum. İrtica, Silahlı Kuvvetler tarafından her zaman bir tehdit olarak görülmüştür. İrtica, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel esaslarına tehdittir. Anayasamızın temel değerlerine karşı tehdit varsa bu bir tehdittir tabii. İrticayı herkes kendine göre değerlendirebilir” diye konuştu.
JANDARMA GENEL KOMUTANI ORGENERAL BEKİR KALYONCU
‘Ortada fol yok, yumurta yok darbe niye aklıma gelsin?’
Ordu Komutanlığı’nda seminer düzenlendiği dönemde, Genelkurmay Plan Harekat Daire Başkanı olarak plan seminerine ilişkin sonuç raporuna imza atan Bekir Kalyoncu, “Gözlemci raporunda herhangi bir anormallik yoktu. Rapora baktığımda olağandı. Şimdi baktığım zaman ve iddianamelerden dolayı objektif olamayacağımı değerlendiriyorum” dedi.
‘Genelkurmay çok hareketliydi’
Kalyoncu, Mahkeme Başkanı Ömer Diken’in “Sonuç raporunda dışına çıkılarak darbe hazırlığı yapıldığına dair bir duyum aldınız mı, hissettiniz mi?” sorusuna, “Hükümetin kurulmasından 3 ay geçmiş. Fol yok yumurta yokken böyle bir şeyin aklıma gelmesi mümkün değil. Olsa olsa senaryoda böyle bir durum yaratılmıştır. O sırada Irak savaşı başlamıştı. Afganistan’daki Genelkurmay karargahında yoğun bir hareketlilik vardı. Aklıma geleceğini zannetmiyorum” diye yanıt verdi.
‘İrtica ayaklanması yoktu’
Savcı Savaş Kırbaş’ın “Seminer tarihinde Türkiye’de irticai bir ayaklanma belirtisi gibi bir durum var mıydı?” sorusuna Kalyoncu, “Hayır, yoktu” yanıtını verdi. Kalyoncu, tutuklu sanık Org. Bilgin Balanlı’nın avukatı Şeref Dede’nin “Raporda bir darbe planı harekete geçirileceğini gözlemlediniz mi?” sorusuna,”Böyle bir izlenime rastlamadım” dedi. “Plan icra edilseydi bunu bilebilecek konumdaydınız, değil mi?” sorusuna ise Kalyoncu, “Evet” dedi. Tutuklu sanık emekli Korg. Yavuz Yalçın’ın, “Seminer döneminde Genelkurmay Başkanlığı’nda işlerin yoğun olduğunu söylediniz. Bu kadar yoğun dönemde Çetin Doğan ve diğer komutanlar işi gücü bırakmış darbe hazırlığı yapmışız. Buna kargalar bile güler, siz kargalara katılıyor musunuz?” sorusuna Kalyoncu gülümseyerek cevap vermedi.
DURUŞMADAN NOTLAR...
ÖNCE YEMİN ETTİLER: 14.00’da tanık kürsüsüne alınan Büyükanıt’a, hakları hatırlatıldı. Büyükanıt, “Bildiğimi dosdoğru söyleyeceğime namusum ve vicdanım üzerine yemin ederim” şeklinde yemin etti. Org. Kalyoncu, sadece “Ederim” deyince başkan yemini tekrarlattı.
SANIKLARDAN GEÇMİŞ OLSUN: Aralarında emekli Albay Dursun Çiçek’in de bulunduğu bazı tutuklu sanıklar Büyükanıt’ın rahatsız olduğunu bildiklerini belirterek, geçmiş olsun dileklerini iletti.
İSTERSENİZ AYRILABİLİRSİNİZ: Mahkeme Başkanı da ifadesi alınan Yaşar Büyükanıt’a “Geçmiş olsun” dedi. Başkan, istediği takdirde duruşma salonundan ayrılabileceğini söyleyince Büyükanıt ayrıldı.
ZIRHLI AUDİ’YE BİNMEDİ: Büyükanıt da görüntüsünün alınmaması için duruşma salonunun arka kapısından çıktı. Büyükanıt, zırhlı Audi marka makam otosu yerine sivil plakalı bir araca bindiği görüldü.
İŞİTME CİHAZIYLA ZOR DUYDU: Bu arada işitme cihazı kullandığı öğrenilen Yaşar Büyükanıt’ın mahkemede kendisine yöneltilen bazı soruları duymadığı gözlendi.
TUTUKLU SANIKLAR EL SALLADI: Kalyoncu ve Büyükanıt gazetecilere görüntü vermemek için duruşma salonunun arka kapısından içeri girdi. Duruşmanın muvazzaf tutuklu sanıkları ise otobüslerle Hasdal Askeri Cezaevi’nden Silivri’deki duruşmaya gelirken yolda kendilerini bekleyen ailelerine otobüs içinden el salladı.
‘İKAMETİM SİLİVRİ’: Başbuğ tanık olarak geldiği Balyoz Davası’nda ikamet adresi sorulduğunda “Biliyorsunuz, bir süredir Silivri” cevabını verdi.
Salonda alkışlar yükseldi: Avukat Süha Tanyeli “İddianamede darbenin, dönemin Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı tarafından engellendiği iddia ediliyor. Teşebbüs edenleri bilseler terfi ettirirler miydi?” sorusuna Büyükanıt “Bırakın terfiyi, yasal işlem yapılması gerekir” diye yanıt verdi.
Bu sözler salonda alkışla karşılandı.
VATAN, 2 Mart 2012

BÜYÜKANIT: "İRTİCA LAİKLİĞE TEHDİTTİR"
Büyükanıt ifadesinde ilk olarak şu sözleri söyledi:
“Hukuk dışı bir şey olmadığı kanaatindeyim. Seminer sonuç raporunun altında imzam olması, içeriğini onayladığım anlamına gelmez. Bir senaryo yapmak o ülkeye taarruz yapılacağı anlamına gelmez”
Büyükanıt ifadesinde şunları söyledi:
“Seminer planları, harp oyunlarıyla ilgili gözlemcilerin hazırladığı raporlar, üst komutanlıklara silsileler yoluyla gönderilir. Sonuç raporu, 2003 yılı Mart ayında Genelkurmay 2. Başkanı olarak bana sunuldu. Raporu imzaladım. Raporu imzalamak, içeriğinin onaylandığı anlamına gelmiyor. Raporun Genelkurmay usullerine uygun olup olmadığı, uygun şekilde hazırlanıp hazırlanmadığına bakılır. Raporu imzalayıp Genelkurmay Başkanı'na arz ettim. Bu rutin bir işlemdir. Raporu Genelkurmay Başkanı'na arz etmeden önce hukukçulara incelettik, görüş aldık. İçeriğine bakınca da hukuk dışı herhangi bir şey olmadığı kanaatine varıldı. Savaş kapsamında senaryolar yaratır, oynarsınız ama bu o ülkeye taarruz edeceksiniz anlamına gelmez. Bu kapsamda olduğunu söyleyebilirim. Raporlarda alınan tedbirler olabilir. Bu raporu bu kapsamda bir belge olarak görebiliriz. 2003'te irtica tehdit olarak görülüyordu. İrtica laikliğe karşı bir tehdittir. Öncelik değişir ama şuan öncelikli tehdit terör. Askeri hukukçular semineri hukuka uygun buldu.”
İŞTE AN AN YAŞANANLAR
Savcı: "İrtica 1 numaralı tehdit midir?"
Büyükanıt: "Valla sırasını bilemem ama mutlaka büyük bir tehdittir"
Savcı: "Genelkurmay Başkanı, 1. Ordu'nun istediği ek 4 tugayı vermemiş ve darbeyi engellemiş"
Büyükanıt: "Yok öyle birşey. Kaldı ki takviye yapıldı. Zaten bu kadar kuvvetle İstanbul'da darbe olmaz"
SAVCI: "KULİS BİLGİLERİ AMA..."
Savcı: "Kulis bilgileri ama dönemin Genelkurmay Başkanı, Orgeneral Çetin Doğan'ın İstanbul'da yasal olmayan işler yaptığını duymuş, engellemiş"
Büyükanıt: "Hiç duymadım"
Büyükanıt: "Milli güvenlik Siyaset Belgesi'nde tehditler bellidir ve bu belge başbakanın onayı ile yayınlanır"
Büyükanıt: "Harp oyunu zaten bir senaryodur. Olası kötü senaryoyu bile hukukçular inceledi. Son derece normal buldular"
Büyükanıt: "Bakın sayın hakim bu rapor hukukçulara inceletildi ve hiçbir anormallik, hukuk dışı birşey bulunmadı"
Hakim: "Sonuç raporuna en son imzayı Genelkurmay Başkanı'nın atması gerekmiyor mu?"
Büyükanıt: "Şart değildir"
Hakim: "Genelkurmay Başkanı seminere katılır mı?"
Büyükanıt: "Programları uygun ise katılır. Şart değildir"
Hakim: "Evrakta altı çizili yerler var. Siz mi çizdiniz?”
Büyükanıt: "Genelkurmay Başkanı'nın önünden her gün binlerce kağıt geçer. Kağıdın çizgisini hatırlamam mümkün değil. Aradan 9 sene geçti"
Büyükanıt: "Ben bu raporu bir seminer raporu olarak görüyorum. O kadar"
Büyükanıt: "O raporunda içindekiler hayata geçecek demek değildir! Örnek: Taarruz çalışmak bir ülkeye taarruz edeceğiz demek değildir"
Büyükanıt: "Bu sonuç raporunda herkesin incelemesinin sonucu aynıdır: Hukuk dışı birşey yoktur"
Büyükanıt: "Ben bu raporu hukukçular dahil, başkanlıkları dahil herkese gönderdim. Paraf ile Genelkurmay Başkanı'na gönderdim"
Büyükanıt: "Yazışma usullerine göre hiyerarşideki herkes içeriğinden bağımsız olarak paraflar. Yoksa Genelkurmay Başkanı'na gitmez. İçeriği de son derece olağan"
Büyükanıt: "Seminer / harp oyunu sonuç raporu komutanlıklara rutin olarak gönderilir. Bu seminerle ilgili sonuç raporu bana da sunuldu"
AVUKATLAR SORU SORUYOR
Avukatlar: "Göreve atandığınızda darbe girişimi olduğuna dair bir duyum, dedikodu duydunuz mu?"
Büyükanıt: "Hayır"
Avukatlar: "Bunu engellemiş olduğu iddia edilen emekli Orgeneral Aytaç Yalman bu girişimde bulunanları terfi ettirir miydi?”
Büyükanıt: "Hayır. Tam tersine haklarında işlem başlatılırdı"
Avukatlar: “Darbe girişiminin Aytaç Yalman tarafından önlendiğine dair iddia var. Siz bundan haberdar oldunuz mu?”
Büyükanıt: "Hiç öyle birşey duymadım"
Büyükanıt: "Suga, çarşaf gibi planların hepsini emekli olduktan bin sere sonra basından duydum"
ASKERHABER, 2 Mart 2012