SEÇİME HAYIR
Demokrasiden yana olup da seçime hayır denilebilir mi ?
Evet hem demokrasiden ve hele temsili demokrasiden yana olup da seçime karșı olmak olasıdır.
Çünkü seçimler demokrasinin gereği olan temsil ișlevini yerine getiremiyor iseler, yapılmasındansa yapılmaması yeğdir.
Genel seçimlerin yapılmasından buyana henüz bir yıl geçmiș olmasına karșın bugün erken bir genel seçim sözkonusu edilmekte ve üstelik bu erken genel seçimi parlamentoda ezici çoğunluğa sahip parti istemektedir.
Türkiye’deki politik rejime ‘parlamenter demokrasi’, seçilmiș temsilcilere parlamenter ve onların toplantı yerlerine de parlamento deniyor.
Sorun bu Parlamento’nun Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yerini alamıyor olmasından kaynaklanıyor.
O Meclis ki, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmak gibi bir büyüklük göstermiștir. O nedenle yücedir.
O Meclis’in kurduğu Devlet, bugün üyesi olmak için çırpınılan Avrupa’nın güçlü Devletleri ile eșit konumdadır.
O Meclis’in üyeleri Millet’ten almak yerine ona canları dahil tüm varlıklarını adamak yarıșındadırlar.
Bugünkü Parlamento üyeleri ise Cumhuriyet’in niteliklerini değiștirmeye teșebbüsten yargılanmaktadırlar.
Devlet’in temelleri ile ilgili olarak, Tansu Çiller’den buyana ‘son sosyal(ist) devleti yıkmak’ yarıșındadırlar.
Millet’ten doğrudan aldıklarının ötesinde, onu beș kușak boyunca ödeyemeyeceği bir borç yükü altına koymuș bulunmaktadırlar.
O Meclis uluslararası sorunlarda söz sahibi iken, bu Parlamento uluslararası kurulușların sözünü yerine getirme çabası içindedir.
O Meclis’in üyeleri, nasıl seçilmiș olurlarsa olsunlar; tüm yurttașların temsilcisi olduklarının bilincinde olup, yurttașların sevgi, saygı ve güvenini kazanmıș idiler.
Bugünkü parlamento üyeleri kendilerini yurttașlardan koruyacak yol ve yöntem arayıșı içerisindedirler.
Her bakımdan yurttan kopuk, yurttaștan uzak, vicdandan ırak bir konumdadırlar.
Seçim yapılacak ve yeniden seçileceklermiș.
Hadi canım sende!
25 Temmuz 2008
Bu yazı 25 Temmuz 2008 tarihinde yazılmıștı.
Bugün 4 Kasım 2009.
Ve yine erken seçim tartıșmaları gündemde.
Yürürlükte olan seçim ve siyasal parti yasaları değișmedikçe, seçim erken olsa ne değișir geç olsa ne olur?
Kaldı ki bu Alaca Karanlık Hükûmeti yarın ‘seçim-meçim yok’ da diyebilir.
Ben bunlara güvenirim; bunlar böyle diyebilecek kadar demokrattırlar.
Ve bunların seçim-meçimle gidebileceklerine de inanmam.
Bu güzel ülkenin güzel insanlarının bunlara verdikleri ‘temsil yetkisi’ni geri almaları için ‘seçim-meçim’e de gerek yoktur aslında.
Size verdiğim vekalet geçersizdir demeleri yeterlidir.
Önemli olan halkın bunu bir an önce dile getirmesidir.
Erkenden…
Onların ‘seçim-meçim yok’ demelerinden önce..
Șimdiden ‘seçim-meçim yok’ denmelidir.
Harç bitti inșaat paydos!
Parlamento demeden halk demelidir.
Ve Türkiye Büyük Millet Meclisi hemen toplanmalıdır.
Üyeleri nasıl seçilmiș olurlarsa olsunlar,
yürürlükteki seçim sisteminden gayri.
Habip Hamza Erdem