Şehit Albay Murat Özenalp'in Washington Mektubu

Uzun yıllardır gazetecilik yapıyorum Balyoz ve Ergenekon’dan tutuklu esir askerlerimizle ilgili haberler kadar her harfi yüreğime kurşun gibi saplanıp acıtan haberler yazdığımı hatırlamıyorum.

Pazar günü Beyaz Saray'ın önünde gurur, hüzün ve acı vardı.

Atatürk'ün askerleri siyah giysi ve sarı fularlarıyla şehit Albay Murat Özenalp'ı andı.

İlk Gezi protestosuna 3 aylıkken katılan Melike bebek artık yürüyor.

2 buçuk yaşındaki Efe'yi babası zaptedemiyor. İkiz kızkardeşi Mustafa Kemal'li bayrakların gölgesinde yarına umutla bakıyordu.

Pazar günü Beyaz Saray’ı gezmeye gelen yüzlerce turist Atatürk'ün kızlarını ilgiyle izledi.

Pensilvanya Caddesine konan dev siyah çelengin önünde duran şehit Albay Murat Özenalp'in saatlerce fotoğrafına baktılar.

İstiklal marşımız söylendi, Andımız okundu. Onuncu yıl marşı eşliğinde hep bir ağızdan Atatürk'e tekrar "Ya istiklal ya ölüm" sözü verildi.

Mine, Sevtap, Dilek, Gülgün, Güliz, Fidan, Ferah, Mirat, Seçil, Nurhan, Filiz ve ismini yazamadığım onlarca Atatürk'ün kızları Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’de tutuklu bulunan esir askerlerin ismini okudu.

Bedriye Özdağ, 'Vardiya Bizde' Washington nöbetini aylardır gururla tutan Mustafa Kemal'in Askerlerine Murat Albayın mektubunu okudu:

Temmuz ayı sonunda Hasdal'dan Ankara Mamak Askeri Ceza ve Tutukevine nakledilen Murat Albay, şöyle diyor:

'14 yaşında iken üzerime giydiğim ve her seviyesinde namus, şeref ve gururla taşıdığım üniformamı bundan tam 25 ay önce hiç bir maddi ve somut israda dayanmayan suçlamalarla tutuklanmam üzerine üniformamı ilk giydiğim günde olduğu gibi tertemiz ve lekesiz olarak çıkarmak zorunda bırakıldım.

Görevim süresince bir saniye olsun doğruluktan, kanunlardan ve Atatürk'ün bizlere çizmiş olduğu yoldan ayrılmadım.

Bunun mükafatını da 25 aydır çocuklarımdan, eşimden ve ailemden ayrı bırakılmak suretiyle aldım.

Ama inanın bugün borçlu olduğum devletime ve ülkeme bir an olsun kızgınlık ve kırgınlık duymadan içinde bulunduğumuz akıl tutulmasının bir an önce bitmesini umutla bekliyorum.

Bu umutla bekleyişimizi de sizin gibi binlerce kilometre uzakta olan ve tanımadığım mektuplar ve iyi niyet dilekleri canlı tutuyor. Sağolun, varolun."

Suçsuz kahramanlar bir bir şehit olurken Tayyip Erdoğan mezar ve hasta ziyaretinde seçim kampanyası yürütüyor.

Bir yandaşı ''seni Cumhurbaşkanı olarak görmek istiyoruz" diye bağırmış.

Sen ve yandaşların ne derse desin bizde "Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacak'' diyoruz.

Yılmaz POLAT, 6 Mayıs 2014
yilmaz.polat@yurtgazetesi.com.tr