- Kısmet olursa pek yakında yeni yeni mebuslarımız olacak..Yeni yeni mebuslarımız taze bismillah,TBMMye ayak basınca ,kürsüden milletin önüne çıkacaklar...
Her biri,birer birer Türk Milletine namusları üzerine söz verecekler,şu yemini edecekler...
Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkilaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim.
Şimdi bu namus sözünü,bu yemini etmeye aday bir milletvekili adayını size takdim etmek istiyorum..
Eğer seçilirse,kürsüye gelerek ,Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkilaplarına bağlı kalacağıma; Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim. Diyecek olan şöyle bir vekili göreceğiz..
Hikaye şudur..
1984 Ağustosu!..
Şemdinlide garnizon kapısında nöbet tutan Mehmetçiklere eşkıya ateş açmıştı...
Silahlı saldırı sonucunda Askerlik Şube Başkanı Tuncay Şenerol ve Jandarma Çavuş Sedat Kurum ağır şekilde yaralandı, Astsubay Memiş Arıbaş şehit oldu.
PKKnın, Haçlı taşeronu olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerine, organize silahlı sürülmesi böyle başladı... Şemdinli saldırısına katılan çete mensupları sonradan ele geçirildi. Bunlardan Hüseyin Tilki Diyarbakır Sıkıyönetim 1 Nolu Askeri Mahkemesine şu açıklamaları yaptı...
...Ben Abdullah Ekinci, Tekin kod adlı şahısla birlikte Seferi YILMAZ ve Abdülmecit YILMAZla buluşmak üzere Altınsu köyünün güneybatısındaki vadiye gittik. Orada Seferi YILMAZ ve Abdülmecit YILMAZla buluştuk. Yanlarında Mahmut BİLİCİ de vardı. Arkadaşlarımız da oraya gelmişlerdi. Birincisi, saldırı grubu idi. Sorumlusu Abdullah EKiNCİydi. Grupta Mahmut kod adlı İrfan PERVANE, Baran, Nasır kod adlı Mehmet AĞAASLAN, Celal, SEFERİ YILMAZ, Halit, Hamit, Şerif ve ben Hüseyin TİLKİ görev aldık.
SEFERİ YILMAZ, Şemdinli İlçesini jyi bildiği için bize kılavuzluk yapıyordu. Bizi de yanına alıp önceki plan gereğince inşaat halinde olan Askerlik Şubesine götürdü. SEFERİ YILMAZ bizi şubenin üst katına çıkardı. Bizi yerleştirdi. Askerlik Şubesi inşaatının üst katına yerleştiğimizde bende Bisifing denilen roketatar, Şerifte G-1, Halitte Diktiriyof, Hamitte G-1 silahları vardı. Önce ben roketatarla gazinoya hedef alıp bir el ateş ettim. Roketatar ağaca çarptı. Diğer arkadaşlarım subay gazinosunu sürekli olarak ateşe tuttular. 4 dakika kadar ateş ettikten sonra inşaattan inip çekildik. Abdullah EKİNCİ, Dişsiz Mahmut, Seferi YILMAZ, biz yukarıda gazinoya ateş ederken onlar da gazinoyu hedef alarak ateş etmişlerdi....
Demek ki neymiş?..
Bu meselenin Büyük miladı, PKK 84 saldırısı nı başlatıp ilk şehidi vermemizi sağlayan ekipte SEFERİ YILMAZ adında bir eşkıya mevcut..
Kimdir bildiniz mi?..
Hani şu son ünlü Şemdinli olayındaki kişi, kitapevi sahibi!.. Astsubayların tuzağa düşürülüp ,sonunda dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Büyükanıta kadar uzatılmak istenilen Barzani-tarikat-eşkıya-malum siyaset bağlantılı tezgahın içerisindeki kişi... F-tipi tarikatçı savcının eli askere kurulan tuzağın önemli ismi.
Astsubayı şehit eden ekipteki PKKlı...
Şimdi bu arkadaş TBMM yolundadır!..
İmralı Partisi, Apo Beyin sayınları aldıkları talimat çerçevesinde PKKyı net biçimde siyasallaştırıyorlar. Türk toplumuna, Türkiyeyi yönetenlerin adeta işbirliği çerçevesinde, çeteyi siyasi varlık olarak kabul ettiriyorlar ve TBMMye doğru emin adımlarla yürüyorlar!..
Adaylarını açıkladılar.
Müseccel PKK militanı, askerlerimize silah sıkmaktan yargılanan Seferi Yılmaz da aday...
Bu nasıl bir iştir diye hiç akıl erdirmeğe çalışmadan, İmralı Partisinin açıklamalarından devam edelim. Partinin başındaki türk (!) açıklıyor, Amblemde mor rengi kullanacağız, Türkiye moraracak!
Türkiyeyi kırmızıya, oluk oluk döktükleri kanın kırmızısı ile kıpkızıl ettiklerine alıştık!. Sıra morarmamıza, bizleri morartmaya gelmiş!.. İşte ıspatı; 1984 yazında, askerlerimizi kurşunlayarak yola çıkan Seferi Yılmaz, patronunun çizdiği yolda, rahat rahat, 2007 yazında TBMMye yürümeye hazırlanıyor!.. Ondan tetiği devir alan yeni nesil eşkıyaların şehit ettiği evlatlarımızın tabutlarını şaşkın şaşkın sırtladığımız camilerin birkaç metre berisinde seçim propagandalarını rahatça yaparak ilerliyor...
Bu meselenin resmi haberide şöyledir..
Yüksek Seçim Kurulu, Seferi Yılmaz'ın Hakkari'den bağımsız milletvekili adaylığı başvurusunu da inceledi. YSK, yaptığı incelemede, Seferi Yılmaz'ın daha önce infazı gerçekleşen ''terör örgütü üyeliği'' suçundan hapis cezasıyla ilgili mahkemeden aldığı memnu hakların iadesine ilişkin karar nedeniyle adaylığına engel bir durum tespit etmedi...
Bu zat,şu anda çete üyesisuçlaması ile de yargılanıyor... Seferi bey ,vatana millete YSKya hayırlı olsun,kendisini yemin ederken demokrat hazzı ile izleyeceklere mübarek olsun!..
Behiç KILIÇ / 12 Haziran 2007 Salı