Sevr’'in Tamamı Hayata Geçiyor!

Tartışma Alanı

Sevr’'in Tamamı Hayata Geçiyor!

İletigönderen Başkomutan » Cmt Mar 23, 2013 22:43

Sevr’'in tamamı hayata geçiyor!

İmralı süreciyle ve Apo’nun Nevruz mesajıyla birlikte İngiltere ile Fransa’nın 1920 yılında Osmanlı Devletine dayattığı Sevr Anlaşmasının neredeyse tüm maddeleri ya hayata geçti, ya da yakında hayata geçecek bir vaziyet arzediyor

ABD’nin Şubat 2004’te hayata geçirdiği Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kasırgası, Arap Baharıyla alt üst ettiği Ortadoğu coğrafyasından sonra şiddetini arttırarak Türkiye’ye ulaştı. ABD Başkanı Obama’nın Nisan 2009’da TBMM’de yaptığı konuşmayla start verdiği ‘demokratik açılım’ süreci, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş senedi olan ABD’nin tanımadığı Lozan Anlaşması’nın çökmesiyle sonuçlandı.

Nitekim dün AKP Hükümeti yanlısı Milat gazetesi, “Lozan Çöktü” diyerek, yeni sürecin ne anlama geldiğini açığa vurdu. PKK’nın Kürtçe yayınlanan gazetesi Azadiya Welat da (Özgür Ülke) Öcalan ve bir PKK yöneticisinin fotoğraflarına yer vererek, “Manifestoya Azadiya - Özgürlük Bildirgesi” manşetini attı. Bunun anlamı şu: Elveda üniter Türkiye, hoş geldin Sevr ya da bölünmüş Türkiye.


Lozan yerine Sevr!

Sevr Anlaşması, 1. Dünya Savaşı sonrasında İtilâf Devletleri ile Osmanlı İmparatorluğu hükümeti arasında 10 Ağustos 1920’de Fransa’nın başkenti Paris’in 3 km batısındaki Sevr banliyösünde imzalanmıştı. Anlaşmanın 62. ile 63. ve 64. maddeleri adeta bugünkü süreci anlatıyor. Bu maddelerde özetle İngiliz, Fransız ve İtalyan temsilcilerinden oluşan birkomisyonun Fırat’ın doğusundaki Kürt vilayetlerinde bir yerel yönetim düzeni kurması, bir yıl sonra Kürtlerin dilerse Milletler Cemiyeti’ne bağımsızlık için başvurabilmesini öngörüyordu.

Sevr’in yakın geleceğimizi ilgilendiren ürkütücü başka maddeleri de var. Malum 2015 yılı Ermeni iddialarının 100. yıldönümü. Başkan Obama, 2009 yılında TBMM’de irat ettiği konuşmasında Ermeni açılımını da Erdoğan hükümetine salık vermişti. O açılım süreci Ermenistan Anayasa Mahkemesinin devreye girmesiyle sekteye uğradı. Şimdi Sevr süreci iyice hortlamışken, Ermeni Meselesini ısıtmanın da tam zamanı. Nitekim Sevr Anlaşması’nın 88-93 arasındaki 6 maddesi Osmanlı Devletinin Ermenistan Cumhuriyeti’ni tanımasını öngörüyor. Öyle bugünkü Ermenistan değil bu! Anlaşmada Türk-Ermeni sınırını hakem sıfatıyla ABD Başkanı’nın belirleyeceğine özellikle işaret ediliyor. Dönemin Başkan Wilson, 22 Kasım 1920’de verdiği kararla Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis illerini Ermenistan’a vermişti. Bakalım Obama hangi illeri takdir eder!

Onlar ve Erdoğan

Sevr Anlaşmasını Osmanlı devleti adına Rıza Tevfik ve Damat Ferid Paşa imzalamıştı. Demokratik Açılım ve İmralı sürecini ise Başbakan Erdoğan başlattı. Nasıl ki Gorbaçov, Sovyetler Birliği’ni yıkıma götürüp dağıtarak Batıda kahraman ilan edildi, benzer bir sürecin Türkiye’de de Erdoğan’ın eliyle hayata geçmesi güçlü bir ihtimal dahilinde.

Ordu tasfiye edildi

Sevr Anlaşması Türk donanmasının tasfiye edilmesini öngörüyordu. Ergenekon süreciyle bu yaşandı. Donanma komutansız kaldı. Dahası Sevr, Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri kuvvetinin Jandarma dahil 50.700 kişiyle sınırlı olmasını ve ağır silahları bulunmamasını şart koşuyordu. Türk ordusu profesyonel askerlik adı altında küçültülüyor, dahası elimizdeki ağır silahların yüzde 90’ı ABD menşeli olduğu için “varlığıyla yokluğu arasında” bir fark bulunmuyor.

AKP iktidarı Vakıflar Kanunu ile Sevr’in azınlıklarla ilgili maddelerini (104. maddeden 151. maddeye kadar) hayata geçirmişti. Buna göre, azınlıklar her seviyede okul ve dini kurumlar kurmakta serbest.

Gayrimüslimlerin malları da iade edildi. Sevr uyarınca Osmanlı Devleti, “Kıbrıs ve Ege Adaları üzerinde hiçbir hak iddia etmeyecek”ti. Nitekim AKP döneminde pek de hak iddia etmiyoruz. Dahası Ege’deki Eşek ve Bulamaç adalarının Yunanistan tarafından işgaline AKP hükümeti göz yumdu.

Sevr Anlaşmasının 269 ile 414. madde arasında yer alan maddeler “Ticaret ve Özel Hukuk” ile ilgiliydi. Buna göre, Türk hukuku ve idari düzeni hemen her alanda Batılı Güçler tarafından belirlenen kurallara uygun hale getirilecek; sivil deniz ve demiryolu trafiği Batılı devletler arasında yapılan işbölümü çerçevesinde yönetilecekti. 2001 yılından bu yana hayata geçen başta Tahkim Yasası olmak üzere uygulamalara ne kadar da benziyor! Sevr’in hayata geçmeyen maddeleri de var. Mesela İzmir’i Yunanlılara bırakıyordu. Şimdilik İzmir bizde!

Recep BAHAR

Yeni Mesaj
, 23 Mart 2013
Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler!

Eğer bir milletin kurtarıcıya gereksinimi yoksa artık millet olmuştur
Sakın kurtarıcı bekleme‚ yoksa sana karşı olan vazifemi yapamadım sayarım

Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır

Beni hatırlayınız
Kullanıcı küçük betizi
Başkomutan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 2297
Kayıt: Pzt Eki 12, 2009 23:24

Re: Sevr’'in Tamamı Hayata Geçiyor!

İletigönderen Erkan Güçiz » Pzr Mar 24, 2013 8:04

İşte size örnek!!!

İfadeye dikkat edin lütfen; "Kürdistan’ın derhal ya da ilerde bağımsız olması gerektiği". Yani, eninde sonunda biz bunu yapacağız diyorlar, Osmanlı'ya Sevr Anlaşmasını dayatanlar. Onlar bir damla kan dökmeden, bir kuruş para harcamadan, içeriden yardımla çok daha kolay oluyor bu iş.
...
NO. 13’ÜN EK A’SI. (ÇOK GİZLİ)
23 NİSAN
Üçlü Anlaşma Tasarısı
Türkiye’ye yardım etmek ve kaynaklarını geliştirmek ve geçmişte bu amaç ları engellemiş olan
uluslararası rekabetleri ortadan kaldırmak isteğini içten likle duyan Fransız, Britanya ve İtalyan
Hükümetleri;
Ülkenin dinsel, sosyal ya da dilsel azınlıklarının korunması ve ekonomik gelişmesi için adaletin,
maliyenin, jandarmanın ve polisin yönetimini yeni baş tan düzenlemede gereksinme duyulan yardımı
almağa hazır olduğu hususunda Türkiye Hükümetince belirtilmiş bulunan istek uyarınca;

Bağıtlı Devletlerin, Kürdistan’ın derhal ya da ilerde bağımsız olması gerektiğini kabul ettiklerini
ve, bu ülkenin gelişmesini özendirme ve yönetiminde gereksinme duyabileceği yardımı sağlama bakımından
bu konuda uluslararası rekabeti ortadan kaldırmanın iyi olacağını gözönünde tutarak;
....

Kaynak (sayfa 129): http://www.turkhukukkurumu.org.tr/Andlasma/SevrAndlasmasi.pdf
Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa, bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir. Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar ulusun yaşamına giderilmesi olanaklı olmayan zararlar verebilir.
Gazi Mustafa Kemâl Atatürk

Erkan Güçiz

Facebook - TC ERKAN GÜÇİZ
Kullanıcı küçük betizi
Erkan Güçiz
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 421
Kayıt: Çrş Eyl 29, 2010 5:18


Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x